Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Haziran '10

 
Kategori
Edebiyat
 

Ne alırsan beş milyon

Ne alırsan beş milyon
 

"RESİM: BİRHARF NET'TEN ALINTI" Sayfalar boyunca nostalji rüzgârı yalayıp geçiyor dimağınızı.


NE ALIRSAN BEŞ MİLYON Nur Ersen’in dördüncü kitabı. Kitaba ismini veren öyküsü, Kadının Sosyal Hayatını Araştırma ve İnceleme Derneği (KASAİD) tarafından 2005 yılında açılan Kadın Oyunları ve Öyküleri Yarışmasında mansiyon almış.

Yazarın ilk kitabı PAPATYALAR AĞLAR MI? 2000 yılında yayınlanmış. Diğer kitapları YANLIŞ MESAJ 2002’de, BİR ÜSKÜDAR MASALI ise 2004 yılında okuyucu ile tanışmış.

NE ALIRSAN BEŞ MİLYON birbirinden güzel yedi öyküden oluşuyor. Belki de kadınlara dair anlatılacak çok fazla şey olduğundan öykülerin konuları kadın. Satırlarda yürekten kopup gelen bir samimiyet kucaklıyor sizleri. Sayfaların arasında dolaştığımda gözüme ilk çarpan duru bir anlatıma sahip olduğu. Dildeki yalınlığı okuyucuyu yormuyor. Hikâyeden hikâyeye geçerken hayatın içinden özenle çekilip çıkarılmış olduklarını fark ediyorsunuz. İçinde kendinizden ya da yakın çevrenizden bir şeyler buluyorsunuz. Aslında sadece kadınlar değil anlatılan hepimizi bağlayan, toplumu ilgilendiren sorunlar. Geçmişten geleceğe uzanan kocaman bir yelpaze.

İçimizde kalan ukdeler… Meraklarımız… Hurafelere hala inananlar… En yakınındakini üzüp üzmeyeceğini düşünmeden komşular ne dere kulak asanlar ve hayatını bu lakırdılarla yürütenler… Doğum kontrolünü hiçe sayanlar… Hiç ummadığımız bir zamanda hatta belki de hayata küstüğümüz bir anda karşımıza çıkan ve hayata tutunmamızı sağlayacak mucizeler… İş yok demeyip çareler üreten, el emeği göz nuru dökerek her türlü zorluğa göğüs gererek ekmek parasını kazanmaya çalışanlar… Kısaca yok, yok bu kitabın içinde.

Kitabı bitirdikten sonra durup düşündüğümüzde ilerleyen zaman içinde kadının yerinin pek de fazla değişmediğini üzülerek görüyoruz. Büyükşehirlerde aza indirgenmiş olsa da kırsal kesimlerde ezilen, horlanan, pek çok haktan mahrum bırakılan, hayat mücadelesini yeri geldiği zaman tek başına vermeye çalışan, her koşulda ayakta kalmak için direnen analar, bacılar, kardeşler var günümüzde de.

Sayfalar boyunca nostalji rüzgârı yalayıp geçiyor dimağınızı. Güğümlerle sobalarda ısıtılan sular. Elektrik süpürgelerin olmadığı dönemlerde ev ve bahçeyi süpürmek için hemen her evde bulunan iki ayrı süpürge. Gaz ocakları. Isınmak ve yemek pişirmek için kullanılan mangallar. Kuzinenin üzerine yerleştirilen maşanın üzerinde ekmek kızartılması. Dökme demirden yapılmış, ağır ütüler. Kolalı yakalar, gömlekler. Amerikan bezinden dikilmiş, kenarları tığ ile oyalanmış bebek bezleri. Dantel ve kanaviçe karyola takımları. Aydınlanmak için kullanılan çıralar, gaz lambaları.

Elimden geldiğince, dilimin döndüğünce anlatmaya çalıştım sizlere NE ALIRSAN BEŞ MİLYON’u. Diyeceğim o ki çok geç olmadan siz de alıp okuyun ve geçmişe doğru, bildiğimiz ama kulak ardı ettiğimiz kadınlarımızın gibi görünse de toplumu ilgilendiren sorunlar hakkında yolculuğa çıkın.

Yazma sürecinde Sevgili Nur Ersen’e başarılar diliyorum. Yolu açık olsun.

04.06.2010

 
Toplam blog
: 755
: 776
Kayıt tarihi
: 13.06.07
 
 

Ankara'da doğdum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi Ankara'da tamamladım. AÜİF iş idaresi b..