Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ağustos '12

 
Kategori
İlişkiler
 

Ne ben onların adamı olabildim; ne de onlar benim kadınım...

Ne ben onların adamı olabildim; ne de onlar benim kadınım...
 

Sevdiğim kadınlarım, acaba şimdi nerelerde? Sorsam, adımı hatırlarlar mı acaba?


Şimdi düşünüyorum da şöyle bir... Ne ben onca kadınımın adamı olabilmişim; ne de onca sevdiğim benim kadınım olabilmiş...

Bir yerlerde bir eksik var; ama nerde, acaba nerede?

Bir kadının, seven bir kadının hangi beklentisini karşılayamamışım ki ben; yine yanlız kalmışım... Acaba gerçekte neymiş ki aradığım; sevdiğim hiçbir kadınımda bulamamışım...

Bir yerlerde bir eksik var; ama nerde, acaba nerede?

Biliyorum... Ben çok da matah bir adam değilim. Hatta sadrazamın sol ta...ından da düşmedim! Ama be birader!... Ben, çok kötü bir adam da değilim... Yalan mıdır söylediğim?

Elimden geldiğince herkesi dinlemeye, derdini anlamaya çalışırım. Hatta o dertlere çözüm bülmaya da alışığımdır ben...

Ama kim bilir, hangi kadınımın, hangi derdine çare olamamışım?

Oysa hepsini de ne çok sevmiştim ben... Hem tek tek, hem de hep beraber... Ama ya onlara derdimi, sevgimi anlatamadım ya da ben düşündüğüm kadar da mükemmel bir adam değilmişim; benim güzel kardeşim...

Yoksa... Düşündüğüm kadar mükemmel bir adam olsaydım ben, sevdiğim kadınlarımdan en azından biri yanımda olurdu; bırakıp gitmezdi beni... Sizce de öyle değil mi?

Onların hepsi de akıllı, zeki, duyarlı kadınlardı... Belki de benim aklım, zekam, duyarlılığım onlarınkinin yanında yavan kaldı; hatta belki de yalan oldu...

Bir yerlerde bir eksik var; ama nerde, acaba nerede?

Akılsa akıl... Zekaysa zeka... Duyarlılık, empati yapabilmek, halden anlamak, hele karizma... Fazla fazla, hatta tastamam ben de!... Ama bir yerlerimde bir eksiğim var demek ki... Ama neyimde, acaba neremde?

İnsanları da severim, hayvanları da... Hatta yerine göre, ağacı, otu, taşı toprağı da... Ama ben, bir kadını hakkıyla sevebilmeyi mi beceremiyorum acaba?

Ya da... Karşıma geçip " Gidiyorum ben..." diyenlere kal demem mi lazımdı? Ben kal dedim diye kalan bir kadın, hangi derdimizi, hangi çilemizi çözebilrdi ki?

Ben kimseye, sırf onu denemek için, gidiyorum demedim. Ama sırf beni denemek için " Gidiyorum ben..." diyeni de, hiç sevmedim, sevemedim ben... İyi de olsa, kötü de... Ben böyleyim. " Gidiyorum." diyene kal diyemiyorum.

Hayatı tiyatroya çevirenleri de, tiyatroda rol keser gibi hayatı yaşayanları da sevmiyorum; sevemiyorum ben... Neyse ruhu, o ruha uygun olmalı insanın yürüdüğü hayat yolu...

Bir yerlerde bir eksik var; ama nerde, acaba nerede?

Ne ben onların adamı olabildim; ne de onlar benim kadınım...

Sevdiğim kadınlarım, acaba şimdi nerelerde? Sorsam, adımı hatırlarlar mı acaba?

Not: Yazıda kullanılan görsel www.acilkitap.com adresinden alınmıştır.

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..