Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Nisan '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ne çabuk genç olmayı unuttu büyükler....

Ne çabuk genç olmayı unuttu büyükler....
 

Benim Mezitli genç ilçesi konulu yazıma istinaden bir köşe yazısı kaleme almıış Baki bey... Baki bey?

Baki bey Mersin akdeniz olay gazetesi yazı işleri müdürü...

***

''Daha önce yazılarımızda defalarca dile getirdiğimiz gibi Mezitli'de eğlence sektörü neredeyse yok! Hoş; Mersin genelinde de yok! Bunca genç insanın büyük bir çoğunluğu, eğlence adına, iki şişe bira (ya da kola çekirdek; her neyse!) alıp kendini parklara atıyor. Bunun nedeni de gayet tabii ekonomik..!

****

Habire araştırma yapıp dururlar. Anımsarsınız... "Mersin'de genç nüfusta işsizlik oranı şu kadar, bilmem ne kadar üniversite mezunu işsiz var" biçiminde de sonuçlar açıklarlar! Ve oran hep yüksektir. Bunlar işsizler... Bunlara bir de "işli" oldukları var sayılanları ekleyin!... Yani ya asgari ücrete ya da sigortasız çalışanları ekleyin; parkta eğlenmeye mahkum genç sayısını biraz daha artırırsınız! Öte yandan Mersin'de hangi sektörü eline almaya kalksan sapır sapır dökülüyor! Ağalar "istihdam yarattım" diyorlar ama içi seni yakar dışı beni misali, istihdam ettikleri personele verdikleri maaşı sorsan gençlerin hepsinin aslında "ha işli ha işsiz" olduğu gerçeğini görürsünüz

Demem o ki "Eğlence mekanı olsa bile bu ekonomik şartlarda gençler parklardan nasıl kurtulsun?!!" Hal böyle iken Mersin'in, Mezitli'nin gençleri nasıl eğlensinler Nefise Hanııım..?''

***

-Üüüüüü...
Benim yazı işleri canımmmm müdürüm Baki bey'in yazısını okuyunca...
-Ağlaaaamaaaa...
O kadar dramatik yazı mı bu?
Üüüüü...Üüüüüü...

***

Ne yapayım zil takıp oynayayım mı?
İnsanın bir rahat ağlamasınada müsade yok ya, ne demek ağlama.
-üüüüü ağlayacağım iştem.

***

-Tamam ağla, bari niye ağladığını söyle.
-Üüüü...(burada hafiften bir burun çekmesi)
-Ağlamadan anlat!
-Anlatmama gerek var mı?
Sinirlendirme beni.
Görmüyormusun canımmmm yazı işleri müdürümün yazdıklarını?
Kelimelerin bittiği yer. Aslan yazı işleri müdürüm. Kalemine sağlık...

***

Gençlik ...
Ah! yazık olan gençlik...

***

Baki beycim bir tek noktada, üüüüü...katılmıyorum size.
''Eğlence adına, iki şişe bira (ya da kola çekirdek; her neyse!) alıp kendini parklara atıyor. Bunun nedeni de gayet tabii ekonomik..! ''
Sadece ekonomik değil Baki beycim, başka şekilde eğlenmesini bilmiyorlar.
Çünkü biz büyükler onlara bir başka eğlence ortamı yaratmıyoruz.
İki genç annesi olarak bunu iyi gözlemlediğimi düşünüyorum. Bir sinema, tiyatro, yok ilçede.
Mersin'e gitmek için yolparası, bilet parası, yemek parası....
Sermayeyi kediye yükler genç.
Hele bir değil iki gençse aileden ...Offfff!

***

Bowling salonu, sporla eğlencenin bir arada yapılacağı tesisler yok ellerinin altında.
Olanlarsa el yakmakta.
İlçe yetkilileri bu alanları gençlere sunsa?
Önce duysaaaaa...
Belediye tesisi altında çok küçük meblalarla biletler satılsa.
Sineması, tiyatrosu, bowling salonu, spor aletlerinin, kafesinin olduğu bir belediye tesisi ...
Yatırımcı desteğiyle. İlçe sakinleri desteğiyle... İmece usülü.
O tiyatro sahnesinde gençler kendi oyunlarını sergilese ...
Konserler verseler...

***

Yani pek ekonomik değil, gençlerin eğlence adına, iki şişe bira (ya da kola çekirdek; her neyse!) alıp kendini parklara atıyor olmaları .
(Bazı sitelerde oturanlar, emeklilere özel sanıyor kendilerini ve çocuklara, gençlere site içinde oturma, oynama hakkını vermiyorlar. (Eh! emekliler nede olsa. Yaşları gereği çocuk olmaya, genç olmaya öylesi uzaklar ki))

***
O kadar da zevksiz sayılmaz ayrıca bu eğlence anlayışıda. Aralarında büyüklerin yapamadığı yardımlaşmayıda pek güzel yapıyorlar. Birinin yoksa harçlığı diğeri ..
İmece usülü.
Biz büyükler beceremiyoruz bunu.

***

Halbu ki bizde gençtik, onların geçtiği yollardan geçtik.
Büyüdük ve ne çabuk unuttuk.
Dimi ama efendim?

 
Toplam blog
: 334
: 456
Kayıt tarihi
: 26.07.07
 
 

Yaşama değer veren bakış açısıyla biraz antika sayılabilecek düşüncelere sahip bir insanım. Geçmişte..