Ne istediniz bu develerden!

Zorbaların, kötü insanların, saldırgan devletlerin haydutluklarına maruz kalanları anlatan bir söz var: “Filler tepişir, çimenler ezilir.” diye…

Şimdilerde ise bu söz şu şekilde ifade edilmeli: Filler tepişir, develer ölür!..

Kötü insanlar, saldırgan devletler varoldukça başı belalı bu coğrafyada yaşayan tüm canlıların -sadece insanların değil- bakalım başlarına daha neler gelecek!..  Neler getirilecek!..

Bugünlerde bir plan gereğince ortaya çıkardıkları ve adına da “Katar Krizi” dedikleri bir “kriz” var; devam eden bu kriz neticesinde çok sayıda deve telef olmuş, güneş altında kalmaktan, susuzluk ve açlık sonucu ölmüşler. Yüzlerce değil, binlerce deve telef olmuş. O Arap çöllerinde yaşayıp da bu develerden faydalanmayan, develerin iyiliğini görmeyen belki de bir tek Arap şahıs, aile ve devlet yoktur. Ne acı bir durum: İyilik gördükleri hayatlarının bir parçası olan o develer bugünlerde onar, yüzer, biner… ölüyorlar.

Gerçek olan: Öldürülüyorlar!..

Ne istediniz bu develerden?!..

Çölün bu güzellerinden?!..

Bugünkü gazetelere yansıyan haber içler acısı:

“Katar krizi yüzünden yüzlerce deve telef oldu…

Suudi Arabistan'ın, Katar'la yaşadığı diplomatik krizin ardından, Katarlı çiftçileri sınır dışı etmesi nedeniyle yüzlerce deve susuzluktan telef oldu. İki ülke arasındaki sınırdan günde yalnızca birkaç yüz devenin geçişine izin verildi. Suudi Arabistan topraklarında kalan develer de büyük ağıllara sürüldü ve 50 derece sıcaklıkta dışarıda bekletildi.

Independent.co.uk internet sitesinde yer alan habere göre, bazı çiftçiler Ramazan ayında sahibi oldukları develeri tespit etmeye çalıştı. Sahibi bulunmayan veya sahipleri ülkeden sınır dışı edilen develer de yol kenarında ölüme terk edildi.

'NEREYE GİDECEKLERİNİ BİLEMEDİKLERİ İÇİN YORGUN DÜŞTÜLER'

Said Al Hajari adlı bir çiftçi: "Çok üzücü, develer nereye gideceklerini bilemedikleri için çok yorgun düştüler." dedi. Çiftçi Hussein Al Marri de: "Suudi Arabistan'dan dönmüştüm. Ben de yolda 100'den fazla deve leşi, 100'den fazla sahipsiz deve ve koyun gördüm." dedi.

Katar'da da Çevre Bakanı sınırı geçebilen 8 binden fazla deveye sığınak sağlayıp su ve yem verdi. The Peninsula gazetesi Katar'da çok sayıda veteriner ve uzmanın develere yardım etmek için harekete geçtiğini yazdı.

'SİYASİ TARTIŞMALARIN UNUTULAN KURBANLARI'

Körfez'deki kriz nedeniyle 12 bin ila 15 bin arası hayvanın telef olduğu bildiriliyor. Uluslararası Hayvan Hakları Savunucusu SPANA'nın sözcüsü: "Dünya genelinde çalıştırılan hayvanlar ve çiftlik hayvanları çatışmaların ve siyasi tartışmaların unutulan kurbanları oluyor." dedi.

Sözcü, "Daha önce defalarca Somali'de, Mali'de ve diğer bölgelerde bu durumu yaşadık. Hayvanların sağlına önem verilmesi ve gıda, su, sığınak, gerekli tedaviye erişim gibi esas ihtiyaçlarının karşılanması mühim." diye konuştu.”(Gazeteler, 12 Temmuz 2017 Çarşamba)

…

Savaşlar kötü zamanlarda çıkar.

Bütün savaşları kötü insanlar, saldırgan, zorba devletler çıkarır.

İnsanlık, elinde cep telefonu ve iyi-kötü geçineceği bir kazançla yuvarlanıp gidiyor; kendini kaptırmış gidiyor da diyebiliriz.

Kötü insanların çoğaldığı zamanlar kötü zamanlardır; böyle zamanlarda savaş olur, yokluk olur, -varlık içinde de yokluk olur-kıtlık olur, acılar çoğalır ve daha acısı acımasızlık genel geçer bir tarz olur.

Saldırgan devletlerin saldırganlıkları ve aynı oranda da zorbalıkları artar; işte böyle zamanlar kötü zamanlardır, tarihe kötü zamanlar olarak geçer…

Tekrar soralım:

Birbirinizi haklı-haksız yere suçluyorsunuz, en gelişmiş silahlardan, paradan güç alarak savaşla tehdit ediyorsunuz!..

Peki bu develerden ne zarar gördünüz?!?..

Ne istediniz bu develerden!..

Çölün bu güzellerinden ne istediniz!..

Hatırlatalım: Hesabı görülür her acının!..

En başta kendini güçlü sananlar ve hiçkimse unutmasın: Bu dünya, etme bulma dünyasıdır!..