Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '12

 
Kategori
Deneme
 

Ne istiyorsun...

Ne istiyorsun...
 

Hayatta, insan çoğu zaman ne istediğini bildiğini söyler. Şöyle derinine inince belki de tam olarak ne istediğini bilmediğini görürüz. Ya da yaşadığı şeylerde hep bir eksiklik hep bir yanlışlık vardır. Yaşam koşulları, ortam onu bir yöne doğru sürüklüyordur kendi müdahalesi olmadan.

Şan, şöhret, para, kariyer, saygınlık, güzellik, sağlık, huzur bunların hangisine ihtiyaç hissediyorsanız o yönde bir açlık içerisine giriyorsunuz. Hırs gözlerinizi kör ediyorsa bu uğurda hiç istemediğiniz bir yöne doğru şartlar ve bulunduğunuz durum sizi alıp götürüyor. Siz bilmeden o döngünün içersinde ilerlemeye çalışıyorsunuz. Şan, şöhret uğruna başkalarının size söylediği yalanlara aldanıp olmadık tuzaklara düşüyorsunuz. Paranın tatlı yüzü sizi çirkin dalaverelerin kucağına düşürüyor. Yumuşak oturduğunuz koltuğunuzda sizi her an sokacak bir halka yılanın varlığı yüreğinizi hop oturup hop kaldırıyor.

Acaba dürüstçe kaç kişi bu dünyada ne istediğini söyler veyahut bilir.

Diyelim ki, bir şeyler istiyoruz. İş, kariyer, saygın olmak, aşk, sağlık… Peki, bu uğurda ne yapıyoruz. İşimizle ilgili yükselmeyi hayal ediyoruz. Kendimize kısa ve uzun süreli planlar yapıyoruz. İşin komiği de bu planları ne kadar uygulayabiliyoruz. Bir öğrenci en iyi şekilde okulunu bitirmek ve geleceğini sağlam temeller üzerine kurmak istiyor. Davranışları ve yaşam tarzı bu isteği ile tamamen zıt. Zamanını sosyal ağlarda oyun oynayarak, kızların peşinde koşup onları tavlayarak, mesajlaşarak, geceleri arkadaşlarıyla geç saatlere kadar dolaşarak geçiriyor ve işin garip tarafı da ilerde iyi bir mühendis olmak istiyor. Nah olur. Demekten başka bir söz varsa siz bana yardımcı olun.

Saygın olmak ise bambaşka bir şey, her zaman söylemişimdir. Saygınlık kişinin kendisiyle baş başa kaldığında verip veremeyeceği sözler ve davranışlar, tutumlar ile ilgilidir. Hiçbir koltuk, rütbe makam, kariyer kişiyi saygın yapamaz/yapmaz. Yaptığınız bütün işlerde, toplumda saygınlık kazanmak için zaaflarınıza da dur demeniz gerekiyor. Dürüst, güvenilir, sözü, özü bir insan saygındır kim olursa olsun.

Birbiriyle çelişen şeyler düşünüyorsak, henüz ne istediğimizi bilmiyoruz demektir. Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgâr yardım etmez. Atasözü ne güzel anlatır bu söylediklerimizi. Dibine kadar düzenbaz olup toplumda saygın olamayız. Spor yapmayıp, sürekli yersek istediğimiz kiloda olamayız. Her şeye kızar, küser, küfreder barışamazsak dünyayla/kendimizle hastalık hastası olur çıkarız. İşimizde ilerlemek için zamanı ve koşulları iyi organize edemiyorsak gün gelir çuvallarız.

İşte eğitim sistemimizden tutunda da, yaşam koşullarına varıncaya kadar bir şeyler bizi bir yerlere doğru sürüklüyor. Bazen istediğimiz mesleği yapamadığımız için bazen ruhsal sıkıntılarımızdan kaynaklanan aşağıya çekilmişliklerden kurtulamadığımız bazen de bunların etkisiyle sağlıkla ilgili sorunlarımızdan dolayı aynı yerde sayıp kalıyoruz.

Geçen gün farklı yaşam öykülerini dinliyordum bir kanalda. Koşuşturmacalardan, stresten, bir yerlere yetişememekten şikâyet eden birileri tüm yaşantılarını değiştirerek başka bir şehre, başka bir ülkeye gitmişler. Üstelik bıraktıkları yer Paris ve kariyerli işlerini bırakarak bambaşka bir yaşama kucak açmışlar. Akşamları iş çıkışı denize girebiliyorlar. Hafta sonları arkadaşlarla toplanıp doğanın, sohbettin ve sakinliğin keyfine varıyorlar.

Şimdi kendinize dürüstçe sorun. Ben ne istiyorum. Ne hayal ediyorum. Neler yapıyorum. Kazanmak için ve elimdeki değerli şeyleri kaybetmemek için neler yapıyorum. Ne yaparsam amacıma ulaşırım. Haydi, bütün sır sizde gizli.

e-mail:belginturan@gmail.com

09.05.2012

 
Toplam blog
: 439
: 512
Kayıt tarihi
: 04.02.09
 
 

Lisansını Anadolu Üniversitesi/ İşletme Bölümü ve Anadolu Üniversitesi/ Sosyoloji Bölümlerinde “O..