- Kategori
- Siyaset
Ne sağcıyım ne solcu
İş adamı, su altı fotoğraf sanatçısı Cem BOYNER (03 Eylül 1955 İstanbul)
Gündemimiz yine ç o k dolu.
Bir sağ bir de sol ‘kroşe’ yemiş gibiyiz.
Umarım bir de Osmanlı Tokadı yemeyiz yakında.
Öyle ki hangi darbe nereden gelirse gelsin kime ne diyeceğimizi şaşırdık.
Kimin eli kimin cebinde belli değil.
Her kafadan bir ses çıkıyor.
Kim yanımızda kim karşımızda o da belli değil.
Eskiden olduğu gibi yine, ‘emir demiri kesiyor!’ şakkadak.
Birileri zırvalarken birileri onun pisliğini temizliyor.
Bir cezalandırılma beklenirken yeni bir yasa ile sular duruluveriyor.
Can mal bir anda uçup gitse de önemli değil.
Ya devlet yardımı ya sigorta ödemesi ya da zaman aşımı çıkageliyor.
Son Gezi Parkı olayından önce de böyleydi durum.
H e p gördük ki:
Her şey, ‘eski tas, eski hamam’ biçiminde dimdik ayakta!
Düşününce şaşırmamak elde değil.
Yaşadıklarımız:
Oyun mu tezgâh mı
Bulmaca buldurmaca mı belli değil.
Öyle ki ben de yoruldum tek tek saymaktan:
Aylık mı alıyoruz ulûfe mi
İşsizlere havanı alırsın mı deniliyor
Yoksa işsizlik aylıkları yeni işe başlayınca topluca mı ödenecek?
Son otuz yıldan bugüne gelmeye çalışalım bir bir:
Yüksek zam mı hayat pahalılığı mı
4+4+4 mü yoksa 4x4x4 mü
Toprak Ağalığı mı feodalite mi
Savaş mı barış mı
24 Ocak Kararları mı Batı’ya teslimiyet reçetesi mi
Yerli araba mı gelsin tır’lar gemiler dolusu yabancı araba mı
İktidar mı hükümet mi
Devlet baba mı ahtapot devlet mi
Laik demokrasi mi Ilımlı İslami demokrasi mi
Dört başı mamur demokrasi mi Liberal Kapitalist Muhafazakâr Demokrasi mi
Davet usulü ihale mi şeffaf ihale mi
Talan mı rantiye ekonomisi mi
Adalet yerini bulur mu bulmaz mı
Kara Para Aklama mı birilerinin birdenbire zengin oluvermesi mi
Zenginlik mi siyaset yaptırır yoksa siyaset mi zenginliğin yolunu açar
Suriye İç Savaşı mı Londra ve Paris Konferansı mı b e l l i değil.
Yoksa işler h e p böyle mi kurgulanıyordu?
Gerçekten şu dayatılan İleri Demokrasi nasıl bir şey, bilen var mı? Başbakan Erdoğan dünya barışı ve daha çok dış satım için sürekli olarak ABD ile Almanya dışında bazı Arap Devleti ileri gelenleri ile sık sık görüştüğüne göre durup düşünmemiz gerekecek.
Özellikle AK Parti'yi her konuda alkışlayan yazarların vurguladığı İleri Demokrasi ABD, Almanya ve Arap karması bir seçme seçilme ve adalet düzeni getirecek bize.
Gezi Parkı eylemleri için bazı kişiler töhmet altına girmiş.
Otuz kırk kişi sorgulanmış bırakılmış.
Oysa nice ‘çam deviren’ yazarlar, aydınlar, sanatçılar evlerinde.
Olmadık sözler söyleyen milletvekilleri de öyle.
Doğru onlara zaten ‘dokunulmaz’ ki!
İşte son çarpıcı gelişmelerden biri:
Başbakan Erdoğan’ı havaalanında karşılayan kitlenin attığı, 'Yol ver gidelim, Taksim’i ezelim' sloganına AK Parti’den eleştiri gelmiş. AKP Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş: Havaalanında atılan sloganları doğru bulmuyorum, demiş! (08 Haziran 2013 Cumartesi)
Darmadağın etme, yaralama, talan, yakma yıkma ve çapul içeren o slogan İleri Demokrasi için az da olsa var gücü ile çalışan AKP'ye h iç de yakışmadı.
Bakalım Gezi Parkı protesto eylemleri üzerinden doğacak gelişmeler için daha neler neler duyacağız.
Bence Elitaş'a bir şey olmazsa ileri geri yorumlar yapan bize de olmaz.
Eski siyasetçi ancak benim gibi dokunulmazlığı bulunmayan Cem Boyner'in düşüncesinden esinlenerek:
'Ne sağcıyım ne solcu. Müslüman ve Cumhuriyetçi bir çapulcuyum çapulcu’ desem ne olur?
Bekleyeyim bakalım.