Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Temmuz '15

 
Kategori
Deneme
 

Ne zaman öleceğimizi bilsek ne olurdu?

Ne zaman öleceğimizi bilsek ne olurdu?
 

NEBAHAT ÇEHRE TÜRKİYE'NİN EN AKILLI KADINI, ÖLÜMDEN KORKMA GEREKÇESİNE BAKIN LÜTFEN!


Ya zaten aşağı yukarı ne zaman öleceğimizi biliyoruz da (normalde insanlar 70 ile 90 yaş arasında ölüyor)  istisnalar var, kazalar, sağlıksızlık durumları filan. Yani yine de değişebilir. Kati olarak bilseydik ne olurdu?

“Başlık ne olur ne zaman öleceğimizi bilelim” şeklinde de anlaşılıyor. Düzeltmiyorum kalsın; çünkü insanlarda böyle bir istek de olabilir. Olmayan bir şeyin neyini tartışıyorsun diyenlere de cevabım hayat bu belli olmaz, bir gün ne zaman öleceğimizi de bilecek duruma geliriz belki.

Ne zaman öleceğimizi bilirsek-şimdi nasılsa öleceğiz diye stres altındayız ya bir de zamanını bilirsek diye- bu konuda olumsuz tahminler var. Ne zaman öleceğimizi bilmediğimiz zaman sanki hiç ölmeyecekmişiz gibi bir duygu da taşıyoruz. İyi mi oluyor, iyi oluyor. Gerçek olmasa da ölmeden önce hayalen uzun bir hayat yaşıyoruz. Valla ben kendimi hiç ölümlü hissetmedim ve halen öyleyim. Sahi ben ölecek miyim? Ama bir gün çekip gidiyorsunuz.

Ne zaman öleceğini bilmek bizi sadece meraktan kurtarır ama tarih de yaklaştıkça stresimiz artar ve ihtimal ki benim gibi ölümden çok korkanlar (bu arada akıllı insanlar ölümden korkar) ha bu gün, az kaldı, üç gün, beş gün derken stresten korkudan günü gelmeden ölebilir. Ya bir de ne zaman öleceğimizi Tanrı’nın takdiri dışında bilmemiz mümkün değil (zaten o söyleyecek, ya da bize söylenecek; doğduğumuzda boynumuzda bir kolye olacak mesela) Yani bir nedene bağlı(kaza, kalp krizi vs) ölümler her zaman olabilir.

Hayat düzenimiz de bozulurdu. Yapmak istediklerimizi bu belli süre içinde yapmak için elimiz ayağımıza dolaşır çuvallardık. Şimdi ne zaman öleceğimiz belli değil, ölmeyecek gibi Ali Baba’nın düzünde bir tarlaya başlıyoruz ha babam de babam. Başladığı işin yarısında ölen çok. Adam evlenmiş zifafa girmeden eyvallah. O kadar özlemini çekti Azrail Efendi, bıraksan da zifaftan sonra ölseydi, hevesi kursağında kaldı adamın. Yaaa Azrail’e danışmadan bir işe başlamayacaksın!

Ben ne zaman öleceğimi biliyorum! Haydaaaa yapma etme Korkut, millet zaten senin sağlam olmadığını düşünüyor! Kazalar dışında biliyorum. Kazalar da 60 yıldır olmadı bundan sonra da olmaz diyorum. Hastalıklara yakalanacağım ama ölümcül olmayacak diyorum. Tanıdığım bu bedenim beni daha 30 yıl çeker. Sonrası için bir şey diyemem.

Çok yaramazım. Tehlikeli sularda yüzmeyi severim. Ama çok plancıyım. En önemlisi ölümün vakti yoktur sözüne inanmıyorum. Bal gibi var da biz bilmiyoruz. Hazırlıksız tuvalete bile gitmem. Korkaklar çok yaşar ben de pimpirikliyim; 100 metre uzaktan gelen arabayı hesap ederim.

İnsanların beni sevmediğini düşünüyorum; ha bu beni öldürebilir işte bakın. Ailemin bile gerçek ailem olduğundan emin değilim. Bir sahipsizlik duygusu var içimde, kimsesiz çocuk gibiyim. İnsanlar neden beni sevmezler? Selam vermediğimden selam alamıyorum. Selam aleyküm, aleyküm selam; arkası yok. Benim sevdiklerim beni sevmiyor, beni sevenleri de ben sevmiyorum. Ha bu dert beni öldürebilir işte. İnsanların beni sevmelerini sağlamak için para vermeyi bile düşündüm.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..