Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '12

 
Kategori
Dilbilim
 

Nece yazıyor, nece konuşuyoruz?

Nece yazıyor, nece konuşuyoruz?
 

Parantez işareti olmasaydı nasıl mutlu olacaktık?


Türkçeyi bu kadar berbat ve hoyrat kullanmaya hangimizin hakkı var?
Kendi dilimizi rezilce kullanırken, bir taraftan da yabancılaşma özlemi ve yarışı içinde olmanın anlamı ne?
Nedir bu özenti, kime bu yaranma duygusu?

200 kelimeyle yazıp konuşan bir insan; anlamanı dahi bilmediği yabancı kelimelerle, cümlelerini "sözde" süslemeye çalışıyor.
Gazete ve televizyonlar, beyinlerimizi uyuşturan köşe ve programlarla doldu.
Bir çoğunda Türkçenin "T" si yok...

Bir de öğrenme sorunu yaşadığı her hali ve harfiyle belli olduğu halde, hala yazmaya devam edenler yok mu?
Okuyor, görüyor, üzülüyoruz...
- Onlar adına...

 Şimdi, "çoğumuzun" dikkatsizlik sonucu yaptığı "bazı" hatalara göz atalım:

Soru ekleri ayrı yazılır.
Özel ismin ardından gelen soru eki "üst tırnak" ile ayrılmaz.
"dahi" anlamında "te" yoktur.
"dahi" anlamındaki "de" ayrı yazılır.
"ama" anlamına gelen bağlaç "de" ayrı yazılır.
Bulunma görevi almış "de" birleşik yazılır
Sıfat ve zamir yapan "ki" eki birleşik yazılır.

 "Ya da" her zaman ayrı, "veya" her zaman birleşik yazılır.
"birçok", birleşik, "pek çok" ayrı yazılır.
"mademki", "sanki", "belki", "oysaki", "çünkü"
Bu kelimelerdeki "ki" eki ayrılmaz.
Birleşik yazılır.

"Yazılı ve görsel medyada (İnternet dahil)", yazarken ve konuşurken yaptığımız hataların bazıları ise şöyle:

İnsan "tane" ile belirtiliyor;
"Giden insanların 3 tanesi geri geldi."
Doğrusu "kişi".
Yani, "Gidenlerden 3 kişi geldi."

İnsanı "tane" ile ifade ettiğimiz yetmiyormuş gibi, bir de "sürü" diyoruz.
"Orada bir sürü insan vardı."
Doğrusu;
"Orada birçok insan vardı."

 "4. kattan aşağı atlayarak kendini intihar etti."
 Kısacık cümlede iki yanlış var.
 - Başkasının yerine intihar edilir mi?
 - 4. kattan yukarı atlanır mı?

"ÖSS sınavı" diyor ve yazıyoruz.

"ÖSS" kısaltmasının içinde "sınav" zaten var.
"Öğrenci seçme sınavı sınavı" demiş oluyoruz.

"Sele kapılan 5 hayvan öldü."
Doğrusu;
"Sele kapılan 5 hayvan telef oldu."

Televizyonlarda;
"Yayınımız RTÜK tarafından 1 gün süre ile geçici olarak durduruldu."
"1 gün" süre değil midir?
Doğrusu;
"Yayınımız RTÜK tarafından 1 gün durduruldu."

"Beğenmediğim için geri iade ettim."
Doğrusu;
"Beğenmediğim için iade ettim."

Birkaç kelime de yazım hatalarımızdan:

"Müteahhit", mütayit veya mütahit değil.
"Alüminyum", aleminyum veya aliminyum değil.
"Şoför', şöför değil.
"Doküman", döküman değil.

"Meyve", meyva değil
"Takdir", taktir değil.
"Herkes", "herkez" değil.

Ayrıca;
"Grup" "Gurup"
Ayrı anlamlı iki kelime fakat karıştırıyoruz.

"Fotoğraf"a "resim", "resim"e de, "fotoğraf" diyoruz.

Bir de acayip bir yazılım;
"Devlet Üretme Çiftliği"
Nedir, ne değildir?
Neyi nasıl üretilir?
 - Garip değil mi?

Hatalarımız böyle uzayıp gidiyor.
Biz de kendimizi Türkçe konuşup, Türkçe yazıyor zannediyoruz.

  *  *  *  *  *  *

İnatla Türkçeyi katlediyoruz

- Yüz ifadeleri cümlenin başında mı kullanılmalı?
- Cümle arasında kullanırsak anlam kaybı yaşanır mı?

- Cümlenin sonunda kullanırsak daha mı etkili olur?
- Nokta işaretinin yerine hangisini kullanabiliriz?
- Virgül işareti için bir önerisi olan var mı?
- Yüz ifadeleriyle noktalama işaretleri aynı anda belirtilirse ne olur?
- Hangisi daha çarpıcı oluyor?
- Hiç harf kullanmadan mektup yazabilir miyiz?
- Parantez işareti olmasaydı nasıl mutlu olacaktık?

Türkçeden bir hayli uzaklaşmış, hatta Türkçe'yle yolları çoktan ayrılmış ama bunun farkında olmayan kişi; Türkçeyi bilmediğini belgeleyen Türkçesiyle arkadaşına işte böyle diyordu.
(Aslında kullandığı dili; dilimin döndüğü kadarıyla Türkçeye ben çevirdim)

Alameti kendinden meçhul kişi "yüz ifadeleri"ne öylesine takmış ve kendisini öylesine aşmış ki(!)
 - "Yüz ifadelerini yanlış vereceğime hiç vermem daha iyi" diyor, "yazı dilimizde büyük eksiklik var, vurguların anlatamadığını yüz ifadeleri ile anlatıyorum" diye de ekliyordu...

İşte böyle...
Sonunda bu da oldu.
Türkçeden noktalama işaretlerini de kaldırıp, yerine garip "yüz ifadeleri"ni getirdik.
İnatla kullanıyoruz.
İnatla Türkçeyi katlediyoruz.
Artık, kendi samimiyetimize kendimiz de inanmaz hale geldik...


 Not:
 Sadece hatırlatma amacıyla yazılmıştır.

 
Toplam blog
: 660
: 862
Kayıt tarihi
: 15.04.08
 
 

Atatürk, cumhuriyet ve Türkçe sevdalısıyım. Hayatımda hiçbir konu veya olay karşısında 'keşke' de..