Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '15

 
Kategori
Güncel
 

Neden 28 Şubat'ta açıklandı? Halkın düşmanlarına göz dağı

Neden 28 Şubat'ta açıklandı? Halkın düşmanlarına göz dağı
 

Sırrı Süreyya Önder on maddelik çözüm başlıklarını yol haritasını okuduğunda ve Öcalan'ın PKK'ya "Silahlı Mücadeleyi Bırakmak için Kongre Çağrısı" 28 Şubat'ta yapıldı. Bu asla bir tesadüf değildi.

Hepimiz o resmi görmüşüzdür hani smokinli köylüler ellerinde "Cumhuriyeti Biz Böyle Kurduk" yazılı olanı, Cumhuriyeti ilk meclis kurdu ama Halk Cumhuriyeti daha sonra elitistlerin Cumhuriyeti oldu, bir avuç azınlık devleti yönetmeye başladı. Demokrasi bir türlü oturtulamadı çünkü elitistler iktidar gücünü asla kırsaldan insanlarla paylaşmak onların seçtikleriyle paylaşmak istemediler.

27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 17 Aralık halk iktidarlarına yapılan darbelerdir. Bu darbeler başarılı olmamıştır. Çünkü köyden kente gelen yoğun nüfus ve bu nufusun kent yaşamı içinde ve kurumların içinde yavaş yavaş yer alması darbelerin sonuçlarının başarılı olmasına engel olmuştur. Esasen dikkat edilmeyen husus nüfusun demografik hareketliliğidir. Köylü çocukları ülkenin kaderini belirlemişlerdir.

Bu darbeler Türkiye'nin demokratikleşme sürecine katkısı oldu mu?

Size belki tuhaf gelecek ama şunu itiraf etmeden geçemeyeceğiz. Türkiye'e geleneksel İslam her zaman ülkenin yönetim şekli yapılmaya çalışılan demokrasiye tehdit olmuştur. İran devriminden sonrada gerçekleştirilen 12 Eylül aslında İran İslam devriminin Türkiyeye sıçramaması ve geleneksel İslamcı özelliği yüksek olan olan Kürt halkının İslamcı değil Kürt milliyetçisi olarak dağlarda hak aramasının demokrasinin korunması adına daha uygun bulunmuş ve uygulanmıştır.

12 Eylülde kurulan PKK ve onun hak arama mücadelesi bir kaç konuda ülkede değişime yol açtı.

1- İran islam devriminin Ümmetçi Kürtler üzerinden Türkiye'ye girişini başarıyla engelledi.

2- Jakoben devlet erkinin anti demokratik uygulamalarını ve militarist zihniyetin kısa vadede güçlenip uzun vaadede çökmesine yol açtı.

3- Kürt halkının geleneksel islamcı ve ümmetçi (Tarikatçı, mezhep faşizmini) çizgiden toplumcu ve Kürt Milliyetçisi, demokratik çizgiye çekilmesini sağladı.

4- Türk halkındada var olan geleneksel islamcı çizgi daha muhafazakar ve milliyetçi militarist çizgiye kaydı. Bir dönem halkın beyni TRT'de Ertürk Yöndem'le yıkandı.

5- 28 Şubat ile hem Türk hemde Kürt halkları arasında devletten kopuş ve devletle göbek bağını kesiş hızlandı. Bu bağın yeniden güçlenmesi için Apo Uluslararası güçler tarafından Türkiye'ye getirildi, karşılığında sigorta olarak Ciamaat lideri ABD'ye götürüldü.

Hükümet Erbakan hoca'ya yapılanları unutmamışa benziyor. 28 Şubat'ın intikamını geçmiş jakoben devlet yöneticilerinden ve zihniyetinden açıklamayı 28 Şubat'a denk getirerek aldı.

"28 Şubat 1000 yıl da bitmez" deniyordu ama Hükümet 28 Şubat'ı 14 yılda bitirdi.

Necmeddin Erbakan'a Osman Özbek adlı komutan ağır hakaretler ediyordu, TSK halkın seçtiğine o dönemde asla saygı göstermedi. Kabineden bir Bakan resmen bir general tarafından "Meclisin bahçesinde asmakla" tehdit ediliyordu.

O generallerin hepsi sorgu gördü, nezarethane gördü sonrada hepsi de dışarı çıktı. Ancak bugün hala 28 Şubat'tan dolayı hapiste tutulan Müslümanlar var. Aileleri dağılanlar, acılar yaşayanlar.

Ergenekon ve Balyoz davalarında uzun süre tutuklu yargılananlar ve hapisten çıkanlar var ama 28 Şubat'ta üretilen terör suçlarından içerde yatan insanlarla kıyaslanabilir mi onların yaşadıkları. Evinizden alıyorlar size bir terör örgütü lanse ediliyor tehditle ifadelerinizi imzalıyorsunuz ve hayatınız ve sizi sevenlerin hayatları kararıyor.

Kürt sorunu Türkiye'de ister kabul edelim ister etmeyelim, ister doğrudan olsun isterse dolaylı olsun ülkemizde tüm sorunların demokratik yoldan çözülmesine zorlamıştır ülkeyi.

İşte jakoben militarist kafaların bunu anlaması mümkün değil zira faşizm insanı kör eder. Hükümet ve HDP heyeti barış başlıklarını okuyup da PKK'ya "Silah Bırakma" çağrısını Öcalan'ın yaptığı tarih olarak 28 Şubat'ın seçilmesi çok anlamlıdır.

Bundan sonra ülke kaynakları ABD'li teksaslı İllimünatici silah tüccarlarına gitmeyecek. Ülke gençleri dağlarda ölerek halklarımız arasında kan davası sürmeyecek. Tüm halklar özgür ve demokratik haklarını rahatça kullanabilecek.

Bundan sonra elitist beyaz Türklerin borusu ötmeyecek. Bundan sonra Anadolu ve Trakya'da yaşayan tüm sesi az çıkan Milletin borusu ötecek. Buna itirazı olup yeniden ülkeyi karanlığa götürmek isteyenler kendilerini çelik gibi duran halk iradesine toslamış bulacaklar.

 
Toplam blog
: 722
: 3755
Kayıt tarihi
: 23.01.09
 
 

A.Ü İktisat Fakültesi mezunuyum, daha önce Kazakistan ve Hollanda'da eğitmenlik ve tercümanlık iş..