Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '10

 
Kategori
Siyaset
 

Neden CHP?

Neden CHP?
 

Önümüzdeki yılın haziran ayında inşallah genel seçimler var. İnşallah diyorum, çünkü genel seçimlerin yapılacağından hala emin değilim. Umarım boşuna karamsarlık ediyorumdur. Yanılırım. Seçimlerin yapılacağını var sayarsak bu seçim bu ülke benim diyen herkes için çok şey ifade edecek, çok önemli bir seçim olacaktır. Sağcısından solcusuna, faşistinden sosyalistine, dincisinden ateistine kadar herkes oyunu CHPye vermelidir. Hatta bir kişinin kendinin oyunu CHP ye vermesi yetmez, yanına bir başka kişiyi de alıp, onun da oyunu CHP ye vermesini sağlamalıdır. Değilse bir daha çok uzun bir süre göreceğimiz seçimler, Saddam’ın Irak’ında yapılan seçimler gibi olacaktır.

Yaşanan olaylar gösteriyor ki, daha iyi bir yaşam özlerken daha çok yoksullaşmaya, daha şeffaf bir hayat isterken daha da yolsuzlaşmaya, ileri bir demokrasi isterken tam tersi olan diktatörlüğe doğru hızla ilerliyoruz. Bu çok tehlikeli gidişe dur demek için hep birlikte oylarımızı CHP ye verip onları iktidar yapmalıyız.

Neden CHP? Sorusuna doyurucu bir cevap verebilmek için önce CHP nin ne olduğuna bir bakmak, iyice incelemek lazım.

İstiklal savaşı bitip de askeri çözüm yerini sivil çözüme bırakınca 9 Eylül 1923 : Cumhuriyet Halk Partisi, Atatürk tarafından, "Halk Fırkası" adıyla 9 Eylül 1923de kuruldu. Kurtuluş Savaşını örgütleyen ve yürüten "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti"nin devamıdır. 20 Kasım 1923'de, "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti" Halk Fırkası'nın bünyesine katıldı. Partinin adı 10 Kasım 1924'de "Cumhuriyet Halk Fırkası", 1935 yılında da (4. Kurultay) "Cumhuriyet Halk Partisi" oldu. Halk Fırkası'nın kuruluş dilekçesi 11 Eylül 1923 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na verildi.

Bir anlamda bu parti gerçek bir halk partisiydi. Çünkü kurtuluşu hayata geçiren halkın kendisi idi. Atatürk’ten başlayıp dağdaki çobana kadar herkes kendini eşit ve halk olarak hissediyordu. Diğer yandan ise bu duygusal yan dışında halk ile devletin bütünleşmesi ve Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda halkı da örgütlemek yönlendirmek amacı da vardı kurulan partinin.

Atatürk’ün sağlığında bile her türlü hücumu sergileyen ama Mustafa Kemalden çekindikleri için bir çizgiyi aşamayan padişahlık yanlılarının onun ölümünden sonra doğrudan onu halka kötüleyemeyeceklerini bildikleri için, İsmet İnönü ve CHP yi bıkmadan sanki düşman örgütü gibi kötüleyip halkın gözünden düşüren bu günkü zihniyetin o günkü temsilcileri, CHP yi denildiği gibi bir devlet partisi olmaya adeta zorlamışlardır.

Bin yıldır savaşmak dışında bir iş bir sanat edinmeyen Türk erkeği, savaş bitip azınlıkların çok büyük bir kısmı Türkiye’yi terk edince şaşkın bir şekilde ortada kalakalmıştır. Açıkçası çalışmak bir çoğuna zor gelmiştir. Bu yüzden de sürekli beyin yıkayan malum guruba teveccüh göstermişlerdir. Atatürk’ün “Türk çalışkandır, zekidir” diye başlayan söylemleri bu şaşkın çoğunluğa özgüven aşılamak, onları yüreklendirmek içindir.

İşte yeni kurulmuş, büyük çoğunluğu fakir, cahil ve çaresiz insanlardan kurulu bu ülkeyi kalkındırmak görevi CHP ye düşmüştür. Mustafa Kemal’in ölümüne kadar olan 15 yılki icraatı on üzerinden onluktur. 1950 ye kadarki İnönü dönemine ise ikinci dünya savaşına rağmen on üzerinden beş verebiliriz.

Abarttığımızı düşünenlerin özelleştirmelere bir bakmasını öneririz. O kısa dönemde neler yapılmış ki, hala sata sata bitiremediler.

Zor dönemlerde CHP hep elini taşın altına koymuştur. İlke olarak tam olarak Atatürk’ün CHP si olmamakla birlikte genlerinde o ruhu, o vatan sevgisini, o bağımsızlık ateşini yaşatmaktadır. O yüzden diğer partiler ikidebirde yıklıp yeniden kurulurken o dimdik ayakta kalmıştır.

CHP yi nöbetçi eczaneye benzetebilirsiniz. Gecenin bir saati sancılarınız tuttuğunda koşacağınız bir yer gibi düşünebilirsiniz.

1950 den beri bozulan düzeni yeniden tesis etmek, hayatı rahatlatmak için artık CHP şart oldu. Bu seçimleri CHP kazanamaz ise korkarım insanlar haklarını şiddette aramaya başlayacaklar. Bu yollardan daha önce geçmiş, bu filmi daha önce görmüş olduğumuz için endişeliyiz. Bir fark olarak daha önceki dönemlerde şöyle veya böyle akmakta olan kanı ordu araya girip durduruyordu. Bu sefer orduyu da bulamayabiliriz.

İşte bu yüzden bu seçimleri (eğer yapılırsa) çok iyi değerlendirmeliyiz…

İzmir. 12/2000

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..