Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Haziran '14

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Neden Obezite Cerrahisi?

Neden Obezite Cerrahisi?
 

Neden Obezite Cerrahisi?


Obezite hastalığı, Dünya’nın en önemli ve yaygın şekilde karşılaşılan problemi haline gelmiştir. Her sene Dünya’da obezite sebebiyle milyonlarca insan hayata gözlerini yummaktadır. Bunun sebebi de obezitenin asla tek başına devam eden bir hastalık olmaması ve arkasından yüksek tansiyon, kalp ve damar hastalıkları, astım, diyabet, bağırsak, meme ve prostat kanseri gibi rahatsızlıklara da yol açmasıdır. Obezite ile bağlantılı olarak arttığı kanıtlanmış rahatsızlıklar içerisinde Hipertansiyon yani, yüksek tansiyon, Kalp hastalıkları, Hiperkolesterolemi, Diyabet (Tip 2 DM), Uyku-Apne, Kemik ve Eklem Bozuklukları, Reflü ve Toplardamar Bozuklukları olduğu belirtilmektedir. Halbuki obezite cerrahisi tedavi yöntemlerinden kişiye uygun olanıyla tedavi edilen ve kilo verme sürecine giren obezite hastaları, 6 ay içerisinden bu sorunlardan ve bu hastalıkların yol açtığı engellerden kurtulabilmektedir. ''Klasik Obezite Diyeti Davranış Değişikliği'' başlıklı yazımda klasik obezite diyeti ve davranış değişikliği hakkında bilgi vermeye çalıştım.

Obezite cerrahisi, şu işlemleri kapsar; obezite cerrahisi için, günümüzde en yaygın şekilde uygulanan metod, gastrik-bypass yöntemidir. Gastrik Bypass ameliyatı için genelde,  hem mide hacmini küçültüp,  hem de bağırsakların bir bölümünü devre dışı bırakarak besinlerin emilimini kısıtladığı söylenir. Ancak Gastrik Bypass temelde mideyi en fazla küçülten ameliyattır. Bypass işlemi metabolik bir emilim kısıtlamasından ziyade, küçücük bırakılan mide poşuna yeni bir yol yapılması amacıyla yapılan zorunlu bir işlemdir.  Bunun dışında yine midenin bir bölümü alınmasını ve silikon bir bantla mideyi iki bölüme ayrılması işlemine dayanan, mide hacminin küçültülüp, kısa sürede tokluk hissinin gerçekleşmesine yol açan, Vertikal Gastrik Bant, Tüp Mide (Sleeve Gastrektomi)  ve Mide Bantı teknikleri de obezite cerrahisi içinde olan yöntemlerdir. Obezite Cerrahisi başlığı altında ent etkili kilo kaybı elde edilen ve bu etkin kilo kaybını 20 yılın üzerinde koruyabilen temel ve eetkin obezite cerrahisi yöntemleri Scopinaro Ameliyatı (Biliopankreatik Diversiyon) ve Duodenal Switch (Biliopankreatik Diversiyon + Duodenal Switch) ameliyatlarıdır. Tabi ameliyata karar vermeden önce,  öncelikle obezitenin ne olduğuna ve ne gibi problemlere yol açtığı hakkında bilinçlenmek gerekmektedir.

Obezite Hastalığı Nedir?

Obezite hastalığı, en kısa tanımı ile, tedavi edilmesi gereken şişmanlıktır. Kişinin sağlığını bozacak ölçüde vücutta anormal ve aşırı yağ birikmesi ya da diğer bir değiş işe yetişkin kadınlarda vücut ağırlığının yaklaşık %30 ‘dan fazla yağ olması, erkeklerde de % 25’ten fazla olması obezite hastalığı şeklinde tanımlanır.

Obezite Cerrahisinin Faydaları

Obezite cerrahisi ile, obezitenin yol açtığı hastalıklardan da kurtulmak mümkündür. Bunlar:
Tip 2 diyabet
Tip II diyabet hastalığı, şeker hastalığı da olan morbid obezite hastası kişilerin  neredeyse yüzde sekselik bir kısmında kilo kaybıyla ortadan kalkar.
Koroner arter hastalığı
Hipertansiyon
Kalp yetmezliği
Uyku apnesi
Solunum bozuklukları
Gastroözofageal reflü
Depresyon
Kısırlık
Adet düzensizlikleri
Osteoartrit
Varis
Beyin kanaması ve Felç
Safra kesesi taşı
Meme, kalın bağırsak ve prostat kanseri gibi bazı kanserler
İdrar inkontinansı
Uyku bozuklukları
Doğum zorlukları
Polikistik over sendromu
Aşırı kıllanma
Toplumsal uyumsuzluk
Metabolik sendromu
İnsulin direnci
Kolesterol ve lipid yüksekliği

Obezite Cerrahisi Sonrası

Obezite cerrahisi yöntemleri operasyonları ardından kişiler düzenli olarak bir beslenme düzeni uygulamalı ve bunun yanında da belirlenmiş egzersizleri uygulamaları gerekmektedir. Bu şekilde hedeflenen kiloya ulaşmak ve obezite cerrahisinin başarılı olmasını sağlamak mümkündür. Operasyonun başarısı ile hastanın bu koşullara uyması birbiriyle yakından ilişkilidir.

Bu şartları yerine getiren tüm obezite hastaları, oldukça ivedikle kilo verebilmektedir. Yaklaşık 1 ila 1.5 yıl arasında istenilen kilo erişmek mümkündür. Kilo vermek dolayısı ile obezitenin yol açtığı hastalıkların da iyileşmesi hız kazanmaktadır.

Obezite cerrahisi sayesinde hastaların sağlık durumlarında aşağıdaki düzelmeleri sağlamak mümkündür:
Hastaların yüzde 70'i tansiyon ilaçlarını tamamen kesmektedir. Bunun sebebi de yüksek tansiyonun düzelmesi dolayısıyladır.
Kan kolesterolü düzelmesiyle obezite cerrahisinden 2-3 ay sonrasında kişinin değerleri tamamen normale döner. Hastaların yaklaşık olarak yüzde 80'inde kolesterol seviyelerinin düşmektedir.
Kalp hastalığı riskleri azalan yağ oranları ile düşmektedir..
Tip II diyabet tanısı konmuş kişilerin, büyük bir çoğunluğunun ilaç kullanmasına gerek kalmamaktadır.
Diyabet yani, şeker hastalığı sınırındaki kişiler, çoğunlukla tamamen düzelebilmektedir.
Obezite sebebiyle astım hastası olan kişilerin, obezite cerrahisi ardından astım atakları büyük bir oranda ortadan kalkmaktadır. Veya oldukça azalmaktadır.
Solunum sorunu yaşayan hastalar, bu problemlerinin obezite cerrahisinden sonraki 1-2 ay içerisinde düzeldiklerini fark etmeleri mümkündür.
Uyku apnesi sendromu gibi obezitenin yol açtığı uyku bozuklukları obezite cerrahisi ile tamamen ortadan kalkmaktadır.
Asit reflü hastalığı meydandan kalkmaktadır.
Migren %57'lik bir oranda ortadan kalkar.
Obezitenin yol açtığı depresyon, %60'lık bir oranla ortadan kalkar.
Obezitenin yol açtığı mesane kaslarındaki zayıflama ya da çeşitli sebeplerle idrar tutamama, kaçırma sorunları %88'e kadar yok olur.
Alkole bağlı olmayan karaciğer problemleri de, %90 oranında yağlanmada iyileşme, %37 yangının ortadan kalkması, %20 sertleşmede iyileşme olarak kişiye geri döner.

Yalancı beyin tümörü %97'lik bir oranda ortadan kaldırılmaktadır.
Yumurtalık çoklu kist hastalığı, %80'lik bir oranda kıllanma ortadan kalkar, %100'lük bir oranda ise, adet düzensizliklerinin ortadan kalkması gerçekleşir.
Toplar damarda dolaşım bozuklukları %80'lik bir oranda ortadan kalkar.
Gut %75'lik bir oranda ortadan kalkar.
Eklem hastalıkları ise, %44 ila 76 arasında ortadan kalkar.
Yaşam kalitesinde %95'lik bir yükselme olurken, ölüm riskinde %90'lık bir oranda azalma meydana gelmektedir.

Bu yöntemlerde hedeflenen kilo kaybını sağlamak, belirlenen koşullara uymak şartıyla kalıcı olmakadır.

 

 

Op. Dr. Tuğrul Demirel

www.tugruldemirel.com

 
Toplam blog
: 37
: 3311
Kayıt tarihi
: 11.02.14
 
 

1999 Yılında İstanbul Tıp Fakültesi'nde başladığı mesleki eğitimini, fakülteden sonra yine İstanb..