Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Şubat '09

 
Kategori
Dostluk
 

Nedir ki arkadaşlık, dostluk?

Nedir ki arkadaşlık, dostluk?
 

İnternetten


Uzunca süredir içinde olduğum boşluğu doldurmaya çalışırken buluyorum kendimi hep. Nedendir bilmem yaşlanmaktan ya da öyle demiyelim olgunlaşmaktan ve hayatı anlamaya başlamaktan olsa gerek daha başka bakıyor insan hayata, daha çok dostluk, daha çok sevgi, daha çok ilgi bekliyor hayattan.

Gerçek dostlarımı düşünürken içimde bulunduğum ortamdan içim bulanıyor, bunalıyorum. Kendimle baş başa kaldığım zamanlarımın çoğunda bunu daha çok hissederken bu boşluğu kitap okuyarak doldurmaya çalışıyorum. Evet buradaki gerçek yegane dostum canım kitaplarım. En yakın gördüğünüz insanların bile kendinizden uzaklaştığını görürsünüz. Kendimi hergün çabalarken buluyorum. Sonra dönüp bakıyorum benim çabam nereye kadar diye.

Hayatı paylaşmak, güne güzel bir merhaba demek için uğraşırken iki kelam edecek insan ne kadar da az diye hayıflanıyorum hergün. Bazen bırakın günaydın demeyi, söyleyene bile cevap vermeyen aciz insanların içinde çalışırken, bende gün geçtikce onlar gibi olmaya başlıyorum. Kimsenin kendisine sevgiyi hatta saygısını bile unuttuğu bir ortamın içinde çalışmaya çalışıyorum.

Her gün acaba akşam ne zaman olacak diye düşünülen bir iş ortamı ne kadar haz verir ki insana? Ben ne kadar verimli olurum yaptığım işte ya da salla başını almağışını hesabına dönmez mi bu iş? Çok sıcak kanlı olmadığım halde ki aslında tam anlamıyla öyle değilimdir, mümkün olduğunca bulunduğum ortamı her zaman enerjik ve neşeli tutmaya çalışarak esprili bir ortam yaratmaya çalışan ben bile artık usanmaya başladım.

İnsanlara günaydın, geçmiş olsun gibi sözleri söylemek bu kadar zor mu acaba, iki kelime ama varsın kimse konuşmasın diyorum bazen. Neden mi ? Gerçekten beni sevmeyen ya da saygı duymayan insandan beklemem zaten bu sözleri. Gün geçtikçe içimizde büyüttüğümüz bu canar vari insan davranışları beni çok ama çok üzerken kendimden utanmama sebep oluyor. Benim bulunduğum ortam böyle olmamalıydı, insanların birbirini sevmediği ortamlara tahammülüm kalmıyor artık.

Oysa gerçek dostluk, arkadaşlık can yoldaşlığıdır. Kalk gidiyoruz dediğinde, gittiğin yeri sorugulamadan hadi gidelim diyendir. Zamanın mekanın yok olduğu sadece yeri gelip onun varolduğudur. Hiç beklemediğin anda yapılan bir süprizdir. Bir fincan türk kahvesinin köpüğünde acı tadın paylaşımıdır. Kötü gününde başını yaslayıp ağladığındır. Paylaşmaktır dostluk, arkadaşlık. Yıllar geçsede mesafeler uzak olsada görüştüğün ilk anda bile kaldığın yerden devam edebilmektir. Karşılık beklemeden sevgiyi vermektir. Hiç olmazsa kalbinde gönlünde seni taşıdığını bilmektir. Gönlünüzden sevginin ve güzel dostluklarınızın eksik olmaması dileğimle...

Sevgilerimle...

 
Toplam blog
: 164
: 4548
Kayıt tarihi
: 26.03.08
 
 

Hayatı sevmek ve düzgün yaşamak isterken bulurum kendimi. Yaşamın bana verdikleriyle yetinmeye çalış..