Nehirler bir ülkenin olamaz; doğduğu yerden denize döküldüğü yere kadar bütün ülkeler hak sahibidir

Atıyorum Dicle gibi Fırat gibi komşu ülkeden(Türkiye) gelip sizin topraklarınızda (Irak, Suriye) denize dökülen nehirler var. Bu sular doğal seyriyle her üç ülkeye de faydalı olur. Ama önceki ülke(Türkiye) nehirlerin önünü kesiyor, baraj yapıyor, yönünü değiştiriyor, sulamaya aktarıyor…

Tabi bu durumda nehrin suları azalıyor. Hele de böyle Suriye Irak gibi sıcak çöl iklimleri nedeniyle bir damla suya muhtaç ülkelerse meydana gelen bu durum o ülkeler için yıkım oluyor. Doğrusunu söyleyeyim, ben böyle bir ülke olayım, benim nehrimi kessinler savaşırım!

Örnek ülke Türkiye bunu nehirlerin kendine ait olduğunu düşünerek yani buna dayanarak yapıyor. Oysa nehirler kimsenin değildir. Ülkemizden doğup/geçip başka ülkelere giden Fırat, Dicle gibi nehirlerin biz sadece bizim ülkemizdeki bölümünün kullanım hakkına sahibiz. Ve bu hakkı da nehirlerin doğal akışını bozmadan yapmak zorundayız.

Madem öyle mesela Mısır Afrika’nın can damarı olan Nil nehrini kessin. Nehirler içlerinden geçtiği ülkeler için hayattır. Lakin yararlanma diyoruz ya baraj yapma, sulama yapma nasıl yararlanacağız. Uzaktan seyredip resmini mi çizeceğiz? Baraj yapıp sulamada kullandığımız zaman da nehrin doğal akışı bozulur sanırım. Zor bir durum. Sen barajdan sulamadan bahsediyorsun aşağısı çöl, içmeye suyu yok; hangisi öncelikli. Bana ne Fırat Dicle bizim nehirlerimiz, kimseye vermeyiz. Nehirlerin sahibi olmaz gibi geliyor bana.