Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Temmuz '08

 
Kategori
Güncel
 

Nerde aydınlarımız, nerde entellektülllerimiz?

Nerde aydınlarımız, nerde entellektülllerimiz?
 

herkes yazamaz...


Küçük bir vilayetiz…

Zenginlerimiz var, siyasetçilerimiz var, her şeyimiz var ama aydınlarımız yok gibi!

Entellektülllerimiz yer yarılmış, kaybolup gitmişler veya ben göremiyorum..

Neden böyle serzenişte bulunuyorum?.

Zorum var, aydınlara, entelektüellere ihtiyacımız var.

Entelektüel, 'kendi düşüncelerini kendisi üreten kişi', aydın ise, 'bilgi edinme, eğitim yoluyla zihni aydınlanan kişi' anlamını taşır. İkinci anlamıyla 'aydın', Tanzimat döneminde Türkçe'ye 'münevver' olarak girmiş bir kavram. Ama günümüzde bütün bu kavramlar genellikle okumuş, yazmış insanları tanımlamak için kullanılıyor.

Türkiye'de okumuş, yazmış, aydın denilen insanların oldum olası bir 'misyon' üstlenmeleri gerekmiştir. Bu misyon kaba anlamıyla, biraz da alaycı bir biçimde 'memleket kurtarmak', daha ince bir deyişle toplumun sorunlarına çözümler aramak, öncü, lider olmak olarak açıklanabilir.

Aydın böyle bir misyon üstlenince ister istemez toplumla arasına bir ayrım konulmuş, onlardan farklı, üstün bir yerde duran 'bilge kişi' haline gelmiş

Neden verdim bu tanımları?

Fark etsinler, hatırlasınlar ve içinde bulundukları topluma önderlik etsin, sorunlarına çareler üretsinler, seslerini çıkarsınlar, köşelerine çekilmesin yukarıdaki tanıma uyanlar diye yazdım bütün bunları…

Dün davetiyeleri dağıtmak için ziyaret ettiğim ilimizin üst düzey yöneticilerinde bir sıkıntı tespit ettim… Anlaşılamamaktan yakınıyorlar.

Özellikle bana sitemde bulunuyorlar… Hak verdiğim yerler var, karşı çıktığım yerler var ifade ettim kendilerine…

Yazar ailemize katılan insanlar arttıkça zannedersem yöneticilerin istedikleri de dile getirilmiş olacak bir şekilde. Kendi doğası içinde birileri yererken birileri övecektir.

Bu anlamada bölgemizde’mizde bir yarış yok. İlk adımı attık ve yazar sayımız çoğalıyor. Yazar aydın mıdır, entelektüel midir oda bir tartışma konusu ama burada yazan insanlara ben hem aydın hem de entelektüel gözüyle bakacağım. Bir şekilde görüşlerini çekinmeden toplumda dile getirebiliyorlar ya.bana göre bu adım bile güzeldir…

Karşı çıkmak değil elbette aydın olmak, elbette entelektüellik çevreden bağımsız değil, ama bilinen kabullere de bilerek boyun bükmesi beklenemez.

Memleketi kurtarma havasına girmeden sorunlarımıza çareler üreten insanlar maalesef geri planda duruyor.

Var biliyorum, çok değerler var aramızda ama bir türlü bu insanları harekete geçiremedim…

Ülkemizde Rize kökenli o kadar yazarçizer insan var ki şaşarsınız ama bizim için yazmıyorlar. Birazda aşmışlar bu çevreyi hak veriyorum…

O zaman buradan bulmak zorundayız aydın insanlarımızı, düşüncelerine baş vurmak zorundayız…

Yoksa kalıplaşmış bilinen davranışların üzerine çıkamayız. İl olarak gelişemeyiz…

Kim daha güzel olanı gösterecek bize, kim yeni ufuklar açacak bize, kim yönetenlerin yanlışlarını belirleyecek ve yeni öneriler getirecek söyler misiniz bana?…

Halkın karşı çıkması, yeni öneri getirmesi başkadır, aydın ve entellektüelin başka…

Bu ayırım zorunludur.

Aydınlarımızı, entellektüellerimizi sabırsızlıkla gazetemizin sayfalarında ve diğer gazetelerin sayfalarında görmek istiyorum Rize de…

Sıradanla olmaz bu iş.. Bir adım ilerleyemeyiz , hep yerimizde sayarız.

Sokakta veya bir salonda bir masa etrafında eleştirinin de öneririn de en güzelini dile getiren insanlar lütfen kalemi eline alsınlar. Mikrofonları cahillerden teslim alsınlar, seslerini yükseltsinler…

Sevgi ve saygılarımla

 
Toplam blog
: 449
: 609
Kayıt tarihi
: 24.06.08
 
 

Rizede yayınlanan ilk renkli gazete ViraHaberin kurucusuyum 5 sene baş yazarlığını yaptım. İLESAM..