Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Sabiha Rana Melekler Yüreğinizden Öpsün

http://blog.milliyet.com.tr/sabiharana

14 Aralık '16

 
Kategori
Blog
 

Nerede şimdi o organik bilgeler... :)

Nerede şimdi o organik bilgeler... :)
 

Abe beni görürsünüz


Hayatta yaşarken sabır ve şükrü felsefe edindim.
 
Edindim ama nereye kadar sabır edilir, nereye kadar şükür edilir, onu da yaşarken öğreneceğimi öğrendim.
 
Biz Milliyet Blog Yazarlarına verilen bu köşelerde, aklımız yettiğince, yüreğimiz sevdiğince her yazar kendine göre bir şeyler yazıyor. Nasibince de okunuyor tabi.  Burası farklı bir deyişle de blog arenası.
 
İşte bu blog arenasında 26.10.2006 tarihinden beri en Çingene kalemimle yazmaktayım.  Ölene kadar yazacağımı da hep dile getirmişimdir. Hatta bir bloğumda (eski dostlar, okuyanlar hatırlayacaklardır) öldükten sonra da Milliyet Blog da yazmaya devam edeceğimi  beyan etmiştim. Bugün yine söylüyorum! Dünya durdukça kainat var oldukça ne zaman canım yazmak isterse emekleyen kalemimle beni okumayı tercih edenlere buradan (CE Ö diyeceğim) sesleneceğim.
 
Yukarıda da dediğim gibi, buradaki her Milliyet Blog Yazarı kendi aklı yüreğiyle bir şeyler yazıyor.
 
Artık müsaade ederseniz ağzımda ki baklayı çıkarmak istiyorum. Yoksa kusacağım. Benim demek istediğim burada yazmak için, bay ya da bayan ‘’bilen’’ veya ‘’bilge’’ (!) olmaya gerek yok kardeşim.
 
Anladınız siz onu.
 
Önceden ‘’bilge’’ lafını, kelimesini, her neyse o işte, duyduğumda saygıyla bir düşünmüşlüğüm vardı. Şimdi  mi?
 
Öğ  geldi.
 
Bizim buradaki bilgemizi bileceklerdi ki o eski bilgeler, üstlerini başlarını paralamakla da kalmazlardı hepsi otomatikman bunalıma bağlarlardı vallahi… Bir kısmı da kesin intihar ederlerdi. Benim bildiğim bir insan nasıl kendisine ‘’ben Ayşe Hanımefendiyim’’ veya ‘’ben Ahmet Beyefendiyim’’ demiyor, diyemiyorsa nezaketen, ‘’ben bilgeyim’’ de dememeli diye düşünüyorum. Ha bunu bir tek ben mi düşünüyorum onu bilemiyorum. Bu bizim bilge o kadar bilge ki bırakın Milliyet Blogu kendinin doğurduğunu neredeyse dünyayı da ben doğurdum diyecek kadar bilge.
 
Bu bizim blog bilgesinin tek işi gücü var. O da blog mahallesine seslenmek, onları kendince hizaya getirmek. Önceden fazla sesi çıkmazdı bu bizim blog bilgesinin. Şimdi az buçuk uzak kalmamı fırsat bilmiş olmalı ki, ha babam, de babam, komiklik peşinde.
 
Nasıl mı?
 
Millete (millet burada biz, Milliyet Blog Yazarları oluyor) durmadan şunu yazın, bunu yazın, felsefe yazın, komik şeyler yazın diye, biloglar döşüyor… 
 
Kendisi ne yazıyor dersiniz?
 
Sıkı durun geliyor…
 
Sucuk kılıfları zararsız mı :) 
 
Dünyanın bir numaralı bilgesinden de böyle bir bilog (!) beklenirdi… Aslında bizim bilgenin bilogları (!) değil, kendisi komik. Mesela benim, Serotonin (mutluluk hormonu) seviyemin yüksek olmasına sebeptir bizim bilgecik.
 
Canım ya … Aklıma geldi de eskiden biz bilgecikle yorumlarımızla nasılda sevişirdik. Hatırladın mı bilgecim? Bilgecik M.Ö. yorumlara açıktı. Sırf ben ona yorumlarda sataşmayayım diye kendisini M.S. aldı. İnsan bir bilgeyi özler mi? İçinde insan sevgisi olan (benim gibi) vallahi de özlüyor. Buralarda olamasam da bilogtan (!) sorumlu melekler okuyorlardı bütün (!) bilogları. Üşenmedim saydım bizim bilgecik milyarlarca bilog (!) yazmış… Hem de bilog (!) kategorisinde.
 
Kardeşim sizde ki sabır vallahi… Kimse de çıkıp bir şeycikler dememişler bizim bilog (!) bilgesine. Ama ben dayanamadım. Taa burama geldi ayol. Bir bilge düşünün ki bir tek kendini bilmiyor. Düşündüm, düşündüm, ya bu bilgenin evinde hiç ayna yok. Kendinin nasıl olduğuna dair hiç fikri yok. Ya da bu bilgenin evi boydan boya ayna kaplı, bir tek kendini görüyor. Hani şu dev aynasında.
 
Ay sıkıldım ayol.
 
BİTTİ. (Yücel Beyinde kulakları çınlasın) :)
 
Gönül notum: ben yorumlarına acıktım (açığım) bilgecim.
 
Hadi uzat şu bilgecik yüreciğini de kırmızı rujlu melayikeler öpücük alsınlar… :) 
 
Ben kim miyim?
 
Milliyet Biloğun Baş Editörü Çingen Sabiş Beya :)
 
Toplam blog
: 1989
: 4996
Kayıt tarihi
: 26.10.06
 
 

Gazeteci - Yazar (NLP Uzmanı - İlişki ve Yaşam Koçu) Yaşarken dünyayı dolaşmayı, topraktan güneşe..