Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '11

 
Kategori
Siyaset
 

Nereden baktınız, baktığınızda da ne gördünüz?

Nereden baktınız, baktığınızda da ne gördünüz?
 

Bakacaksınız…


Bir; nereden baktığınız önemli…


İki; baktığınızda da ne gördüğünüz…
 

Evinizin penceresinden dışarı baktığınızda gördüğünüz şey, mahalle ortasında çeşitli oyun oynayan çocuklar, mahallenin işinde gücünde olan esnafı, bir köşede de kavgaya tutuşmuş çocuklar görüsünüz belki…

Pencereden bu kez evin içine bakıyorsunuz…


Ev dağınık, toparlamaya ihtiyaç var ama kadın bıkmış usanmış. Oğlan bir halde, kız bir başka halde, yardım eden d e yok. Evin adamı, işsizlikten oturmuş koltuğuna, olanı biteni anlamsız boş gözlerle seyrediyor…


Küçük oğlan, büyük oğlanın karşısına geçmiş çemkiriyor. Büyük, arada bir küçüğe şöyle bir sallıyor, iteliyor ama küçüğün aldırış ettiği yok, dağıtıyor abiyi…


Abi isyanlarda, babasına sesleniyor “Şu oğluna bi şey söyle” diye…


Baba zaten sıkılmış, hanımından da çevresinden de laf işitiyor. Lakin kimseye aldırış ettiği yok, koltuğundan kıpırdamıyor bile…
 

Aynı zamanda mahallenin bıçkın abisi olan baba, bir daha pencereden dışarı bakıyor ve koltuğundan kalkıp sokağa düşüyor. Kavga edenlerin arasına giriyor, ortalığı toparlamaya çalışıyor. Sağdan soldan, olumlu olumsuz laflar gelse de aldırış ettiği yok. Asayiş ve mahallenin namusu ondan sorulur çünkü. Daha doğrusu, kendine görev edinmiştir.
 

Hanımı pencereden kafayı uzatmış sesleniyor “Bırak orayı da gel evin içindeki kavgaya bak efendiiiii…” dese de aldıran kim?


Efendi, oturuyor sokaktaki çaycının taburesine, etrafına toplananlara sesleniyor…


Kah mahalle esnafına akıl veriyor, kah mahallenin isyankar bebelerine.


Kadın evde bunalmış, hangi işin peşinden koşacağını, hangi bebeye laf anlatacağını bilemez vaziyette…


Akşama yemek de gerek ama evde bulgur ve kuru soğandan başka bir şey kalmamış, ekmeği sacda yapacak ama nasıl?


Öyle bir hale gelmiş ki, üstünü başını giymiş “Ben anamın babamın evine gidiyorum” diyerek sokağa düşecek düşmesine de, bebeler arkasından gülerek sesleniyorlar…


“Hangi ananın, hangi, babanın evine gidiyorsun, onlar dünyasını değiştireli yıllar oldu anaaaaa.” Diyorlar…
 

Ev perişan, evdekiler perişan, mahallenin bıçkın abisi, sokakta ahkam kesiyor…


Mahalleli, bıçkın abisine “Önce sen kendi evine bak” diyemiyorlar.


Daha doğrusu deseler bir türlü, demeseler bir başka türlü, aşağı tükürseler sakal, yukarı tükürseler bıyık…


Bakacaksınız…


Bir; nereden baktığınız önemli…


İki; baktığınızda da ne gördüğünüz…
 

Şimdi bakın işte…


Bir Türkiye’nin içine bakın, bir de dışına.


Ne gördüğünüzü düşünüp yorumlayın…


21 Ağustos 2011
İBRAHİM PEKBAY

DİP NOT: Bayram sonrası İran seyahati yaptım ve yeni döndüm. İzlenimlerimi aktaracağım… 

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..