Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '08

 
Kategori
Güncel
 

Nerelere uzanabiliyorlar...

Dün gazete ve Tv.lerde önemli bir haber(!)

Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Sayın Osman PAKSÜT'ü takip eden bir araçtan, dinleme yapıldığı gerekçesi ile şüphelenip, aracı durdurarak, kimliğini söyleyip, araçta dinleme yapılacak cihazlar olup olmadığını soruyor. Şöfor, cevap veremiyeceğini söylüyor.

Sen bir Anayasa Mahkemesi Başkan'ına bu şekilde karşı koyabiliyorsan, daha yüksek yerlerden emir alıyorsun demektir(!)

Malumunuz, Akp'ye kapatma davası açıldı. Sayın Paksüt'de tam bu davanın ortasında ve en önemli yargıçlarından birisi.

Neyse Paksüt'ün çağırması ile koskoca Ankara Emniyet Müdürü olay yerine geliyor. Yaptığı soruşturmada; Aracın Emniyet Genel Müdürlğü, Kaçakçılık ve Organize Daire Başkanlığına ait olduğunu ve bir uyuşturucu operasyonunu takip ettiğini(!) Araçta dinleme cihazının olmadığını(!)basın önünde söylüyor.

Ha gidilen Tenis Kulübünde eski yeni birçok siyasetçinin olması ve bunların içinden birisinnin de Sayın Turhan ÇÖMEZ olması, olaya başka bir istikamet daha kazandırıyor.

Nedir? Son zamanlarda sayın Çömez ile Abdülatif ŞENER'in bir araya gelmeleri ve siyasal gelişmeleri değerlendirmeleri, sayın Çömez'in dinlenme olasılığını arttırıyor.

Bunlar, Türkiye gibi az gelişmiş ve gelişmekte olan toplumlarda, özellikle son 5-6 yılda olağan hallere dönüşmeye başladı.

Şimdi; Ankara Emniyet Müdürü sayın Ercüment YILMAZ'ın yaptığı açıklamaya, orada bulunan Turan ÇÖMEZ, Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman PAKSÜT veya toplumun diğer kesimlerinden kim inanır. Bu inancı zayıflatan delillerden birisinin de, İçişleri Bakanı sayın Beşir ATALAY'ın da aynı yönde bir açıklama yapmasıdır(!)

Ülke Güvenlik güçlerinin elinde bulunan Teknolojinin, siyasilerin kendi çıkarları doğrultusunda kullanılması ne kadar etik(!)

Suç üstü yakalanma durumlarında, panik havasına girip, Ankara Emniyet Müdürünün yaptığı açıklamanın aynısını yapmak, sizce de biraz garip değilmi?

Televizyonlardaki açık oturumlarda tartışılan, Akp kendi silahlı gücünü yaratıyor söylemleri, inanın insanın aklına Polisin, Akp'nın silahlı gücümu olduğu sorusunu akla getiriyor...

Bu ülkede, herkes kendi işini yapmalı. Güvenlik Kuvvetleri, siyasilerin maşası olmamalı, Güvenlik Kuvvetlerinin bu konuda deneyimli olduğunu düşünüyorum. 1980 öncesi aynı senaryo uygulanmış ve polis ikiye üçe bölünmüştü. Şimdi de ikiye bölünebilir(!)(Akp ve Mhp liler olmak üzere) Ondan sonrada çıkacak olaylarda Polis taraf olacağı için önlem almakta zayıf kalabilir. Terör olayları artar ve kardeş kavgası başlar. Bu da bir çok insanın hayatına mal olabilir.

Polisi kimse kendi askeri olarak görmesin. Polisin, siyasilerin askerleri durumunda olduğu acı bir dönem yaşandı. Bir daha böyle dönemler yaşanmasın.

Siyasiler kimi dinlemek istiyorlarsa, (Çağdaş toplumlardane kadar etikse) bunu kendi imkanları ve demokratik kurallar içinde yapsınlar. Ve yaptırsınlar(!)

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..