Nevin Yanıt ve olimpiyat meşalesi

OLİMPİYAT SERÜVENİ…

Bu yıl rekor sayıda sporcuyla olimpiyatlara katıldık, her kafadan bir ses çıktı.

Olimpiyatlara katılmak çok kolaymış gibi, bu kadar adamla hala madalyamız yok gibi laflar aldı başını gidiyor…

Olmasın, madalya da olmasın, bir kere yüzlerce ülke arasından sıyrılmış herkesin can attığı olimpiyatlara katılmış mısınız, katılmışsınız.

Zoru başarmış maddi olanakları teknolojik kaynakları inanılmaz boyutlara gelmiş ülkelerle aynı yerde aynı köyde(olimpiyat) aynı duyguları yaşıyorsunuz.

Çok sporcumuzun hayalinde bile göremediği sporcularla yan yana olması ne demek biliyor musunuz? Eskiden biz çocukluğumuzda çikletten çıkan sporcu resimlerini biriktirirdik, öyle görmek yan yana gelmek aynı havayı teneffüs etmek hayal bile edilemezdi. Şimdi gidenlerin niye madalya almadığı niye nal topladığı soruluyor. Sanki şimdiye kadar sporda hep mucizeler yaşamışız gibi…

Git bak elin adamlarının tesislerine, alt yapılarına birde imkân tanınmayan alt yapısı hatta giyecek mayosu bile olmayanlara hesap sor, olacak şey değil. Aynı dalda yarışan başka ülke sporcularının aldığı maaşa bir bakın bir de bugün göğsümüzü kabartan alın teriyle koca bir ülkeyi ıslatan Nevin Yanıt’ın aldığı maaşa bakın. Fenerbahçe kulübü olmasa beş parasız hazırlanacak ve yarışacaktı kızcağız…

Yeri gelmişken Nevin Yanıt’a laf atan yüzlerce vatandaşımız var, ne oluyor beyler bayanlar yazıktır günahtır. Şimdi onlara soruyorum hayatınızda kaç kere koştunuz, hele hiç engelli koştunuz mu?

Kolay mı sanıyorsunuz koşmayı adamın nefesi kesilir dudakları kurur koşarken. Heyecandan hızla atan kalbi hesaba bile katılmaz.

Arkanızda koca bir ülke var, binlerce hayranınız bir o kadar da düşmanınız var, yok demeyin Nevin Yanıt’ı çekemeyen o kadar çok insan var ki ülkede anlatamam…

Zor bir şehirde ama sanatçının da sporcunun da kadir kıymetini bile şehirde yetişmiştir; Çağdaşlığın kalbinin attığı kentte yani Mersin’de…

Nevin Yanıt, gitti bir günde iki kere aynı derece de koştu dünya devleri ile yarıştı, finallerde yarışma hakkını söke söke aldı,  finalde bana göre dördüncü sırada yer aldı ama onu beşinci ilan ettiler. Ne yapacaksınız adamların listesine itiraz etmeniz için 500 dolar yatırmanız gerekiyor. O takdir de İtiraz edeceksiniz incelenecek haklı bulunursanız değiştirecekler…

Siz ekonomi dünyasında bilmem kaçıncı sıradaki ülkesi olduğu iddia edilen ülkemizin sorumlularının sormadan danışmadan böyle bir kararı alabileceğini mi sanıyorsunuz. Sporcu ya cebinden ödeyecek ya da sineye çekecektir.

Bu kadar çok kompleksli yabancı hayranı olan insanların arasından aslanlar gibi komplekssiz bencil olmayan ve baştan sona sporcu olan Nevin Yanıt’ı ve onun şahsında şimdilik madalya alan tüm sporcularımızı ayırın ve mümkünse hiç yerden yere vurmayın, kucaklayın onu/onları çok büyük bir başarı elde etti/ettiler. Nevin’in şu anda alnındaki terin öyle güzel bir tadı vardı ki bence onu büyük bir zevke alnından öpün ve kutlayın, çünkü ben öyle yapıyorum…

Kız voleybol takımımız dünya devlerine öylesine büyük bir kafa tuttu ki haritadaki yerimizi dahi bilmeyen birçok ülke halkı kızlarımızı desteklediler alkışladılar, aynen ayakta alkışlıyorum. Hele yıllardır olimpiyat meşalesini fotoğraflarda gören kız basketbol takımımız o kadar başarılı oldular ki son dakika da kaçırdıkları üçlük yüzünden elendiler. Bana göre turnuvaların en güzel oynayan en başarılı olan takımıydı, kaybetmedik sadece kazanmaya ara verdik. Onların da alınlarından öpüyorum, bizlere kendilerini heyecanla ve büyük bir zevkle izleme zevkini verdikleri için teşekkürler ediyorum, hepimiz de teşekkür etmeliyiz.

Tavşanla kaplumbağanın yarışının hikâyesini hatırlayın orada olduğu gibi yarışı daima hızlı koşanın kazanacağına ilişkin bir kural yok, yeter ki akılla yeteneklerinizi birleştirmeyi bilerek kazanmayı hayal etmeyi ve hedef görmeyi bilelim.

Ben tekrar tekrar başta Nevin Yanıt olmak üzere tüm sporcularımızı kutluyor bizlere yaşattıkları gurur ve heyecan için teşekkür ediyorum.

Hepinizin yüreklerinize, emeklerinize ve alın terlerinize sağlık…

Yolunuz ve şansınız açık olsun…

Erdoğan Özgenç