Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Haziran '12

 
Kategori
Güncel
 

New York'da sütyensiz gezmenin dayanılmaz hafifliği.

New York'da sütyensiz gezmenin dayanılmaz hafifliği.
 

Topless bir New Yorklu


1992 yılında Eyalet Mahkemesi'nin aldığı bir karara göre New York'da kadınların topless yani üstsüz, ya da en açık şekliyle söylemek gerekirse ; sütyen takmadan, göğüsleri açık bir şekilde sokaklarda gezinmesine olanak sağlanmış.
 
Hangi aklın ve nasıl bir kafanın ürünüdür bilinmez ama, bunun neye ve kime fayda sağlayacağını ne kadar düşünürseniz düşünün, doğrusu bir yanıt bulmak gerçekten de zor.
 
Bu kararın uygulamaya geçmesinin ardından, iç çamaşırı satan mağaların cirolarında nasıl bir değişme olmuş, sadece zarar mı etmişler yoksa iflas edip kapılarına kilit mi vurmuşlar, Playboy ya da Penthouse dergilerinin New York Eyaleti'ndeki ciroları acaba yüzde kaç düşmüş?
 
Bu soruların yanıtlarını isterseniz istatistikten çok hoşlanan Amerikalılara bırakalım ama, benim aklıma haberi okuyunca nedense lise sıralarında yaptığımız münazaralar geldi.
 
Bir konu tespit edilir ve birbirine zıt fikirleri savunacak şekilde de karşılıklı iki gruba ayrılınırdı. Ardından, öğretmen bir süre düşünme payı verdikten sonra da her grup kendilerine kura sonucu çıkmış fikri savunup, karşı tarafı ikna etmeye çalışırdı. Ders saati sonunda ise öğretmen, kimin doğruyu söylediğine değil de kimin kendisine düşen fikri ikna edici verilerle ve güzel bir şekilde savunup anlattığına bağlı olarak kazananı seçerdi.
 
İşte bu nedenle aklıma bu kararı alan mahkeme, savcı ve avukatlar geldi. Acaba taraflar fikirlerini nasıl ve hangi gerekçelere dayanarak savunmuşlar, karşı tarafın tezlerini de hangi örnekler üzerinden giderek çürütmeye çalışmışlardır diye merak ettim.
 
Her şeyi ateşleyen kıvılcım, muhtemelen feminist kızı feminist bir fanatiğin çıkıp da dava dilekçesinde;
 
''Neden erkekler yaz sıcağında tişört giymeden gezebiliyor da, biz kadınlar gezince ceza ödemek zorunda kalıyoruz?'
 
demesiyle başlamış olmalı.
 
Peki dava dilekçesini işleme koyan mahkemenin başkanının, kadın olma olasılığı sizce de çok yüksek değil midir? Hatta, ''Olur mu öyle şey'' diyerek bu yasağı savunan hükümetin, belediyenin her neyse ve kimse, işte o tarafın avukatı da bir kadın olup işi ağırdan alarak bilerek kaybetmiş olabilir mi?
 
Mevzu kadınlarsa, herşey olabilir.
 
Eğer 1992'deki alınan bir karar, neden şimdi yeniden gündeme geldi diye soruyorsanız da,
 
''Bilemem, 20 yıl önce bu kararı çıkartan kadınların kızları, olsa olsa New York Yankees Stadı'nda 20. yılı kutlamalarını yapıyorlardı da herhalde o yüzden yine basının ilgi odağı oldular'' diyebilirim.
 
Eee haliyle gerçek demokrasilerde, stadyumlarda yapılan kutlamaları iptal etmek ileri demokrasilerdeki kadar kolay değil.

 

 
Toplam blog
: 344
: 1122
Kayıt tarihi
: 22.07.09
 
 

Okur yazarım. Okur yazarlıktan kastım, okuduklarımı yazmamdır ki, bu yazılarımı genellikle 'kitap..