Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Aralık '12

 
Kategori
Siyaset
 

Neyleyeyim?

Neyleyeyim?
 

İnsan odaklı bir programları olmadıkları için, kısırdöngülü ve hamaset ağırlıklı siyaset yaptıkları için mecliste bulunan siyasi liderleri eleştirilere dahi değer bulmadığım için siyaset ile ilgili yazı yazmama kararı almıştım, zira öyle bir frikik ile karşılaşıyorsunuz ki, yazmamak için kendinizi zor tutuyorsunuz..

Bütün dinler toplumu daha iyiye yönlendirmek için, sevgi hoşgörü iyimserlik hak adalet vicdan üzerine kurgulanmış ve hepsinin ortak özelliği ise insanları doğru yöne doğru yönlendirmek olmasıdır.

Yunus Emre, Mevana gibi benzer düşünce adamları dönem dönem toplumların gelişmesinde katkı sağlamış ve yüzyıllar boyunca yaşam biçimleri ve düşünceleri yaşatılmaktadır.

Kral Marks da tıpkı Yunus gibi tıpkı Mevlana gibi, bir düşünürdü. Kendi düşüncelerini topluma aktararak toplumun gelişimine katkı sağlamıştır.

Yunus Marks ve Mevlana'nın ortak buluşma noktaları insan odaklı düşünce adamı olmalarıdır.

Şimdi gelelim frikiğimize..

Dün Mevlananın 739. yıldönümü anma töreninde Başbakan Konya'da, her sorunun çözümünde kullanılması gereken  'sevgi'den' söz etti.

Bir Başbakan'ın toplumun gelişimi için en büyük güç kaynağı olan 'sevgi' sözcüğünü öne çıkarması takdire şayandır.

'Sevgi' sözcüğü önemsenmesi gereken bir sözcüktür..

İnsan odaklı yaşam biçiminin temelinde 'sevgi' yatmaktadır.

İnsanlar arasında sevgi olgusu gelişmemiş toplumlarda o ülkenin gelişiminden söz etmek mümkün değildir.

İyi güzel de, Başbakan Konya'da sevgi sözcüğünü nasıl, niçin ve neden kullandı?

Mülayim bir üslupla, 'Ne olur birbirimizi Allah için çok sevelim' sözleriyle devam etti konuşmasına anma töreninde.

Diyelim ki, Başbakan yine hamaset yaptı.

Ki, doğru.

Konumuz hamaset olmadığına göre geçelim bunları, duymazlıktan gelelim..

Kılıçdaroğlu da anma törenlerindeydi.

Peki, karşılıklı selamlaşma, tokalaşma, herhangi bir konuşma geçti mi aralarında?

Yok!

Şimdi beraberce analiz edelim konuyu..

'Allah için birbirimizi sevelim'..

Güzel, çok güzel..

Peki bizler sizleri nasıl sevmemizi bekliyorsunuz?

Ha, eksiğinizle de seviyoruz birer insan olduğunuz için. Zira politika penceresinden baktığımızda sevimsiz oluyorsunuz..

'Birbirimizi sevelim' diyorsunuz, aynı ortamda bırakın tokalaşmayı selam bile vermiyorsunuz birbirinize. Üstelik, sevgi, hoşgörü düşünürü Mevlana'nın ölüm yıldönümünde.

Bu ne perhiz, bu ne hamur tatlısı?

Bir anma toplantısında bile yanyana duramayan siyasi liderleri neyleyim ben. Üstelik önemli bir tasavvuf düşünürünün anma töreninde.

Elbette ki tek taraflı eleştirmek değildir amacımız.

Saygın Alevi kültüründen gelen Kılıçdaroğlu da eleştirilmelidir. Alevi kültürü aşk kültürüdür, sevgi kültürüdür, hoşgörü kültürüdür.

Hani nerede o kültürünüz Kemal Bey?

On dakika kişisel egolarınızı yenip bi merhaba dahi diyemediniz ya birbirinize..

Pes!..

Neyse siz yine de devam edin mecliste ucuz polemiklerinize..

Eğlenceli oluyor..

 
Toplam blog
: 2327
: 450
Kayıt tarihi
: 03.07.07
 
 

25.05.1960 doğumlu. Üniversite terk. Müzik, seyahat ve tiyatro sever. Antalya Devlet Tiyatrosu'nd..