Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ağustos '09

 
Kategori
Eğitim
 

Niçin çok çalışmalıyız?

İnsanlar işe veya herhangi bir meseleye inandıktan sonra ve dileğinde de içten, yürekten talep ederse aynı zamanda isteklerinde samimi olabilirlerse Allah o kişinin dileğini yerine getirir.

Samimiyetine halel getirmeden, niyetinde halisane olacak ve şımarmadan nimetlere ulaşmak isteyenlere yol açıktır.

Hem de en zorlu yollar bile geçit verir.

Yolun başı iyi niyet, temizlenmiş yünmüş kalp, arınmış kafa, dikkatli kişiliğimizle işimize koyulmalıyız.

Sonrası mı?

Sormaya hacet yok ki, bir şekilde helal dairede nimetler size gelecektir.

Gelen nimetlere kavuşan bizlerde nimete şükrederek az olsun, çok olsun nimete veya nimetleri hor görmeden hamdini bırakmamalıyız.

Azın kıymetini bilirsek, çokluk öyle bize gelir. Nankör olmamak lazımdır.

İnsanlar bir ibadet olsun, iş olsun dürüstlüğü elden bırakmamalıdır. İşin her adımında dürüst, doğru olmak gerekiyor.

İbadetlerde de öyle, gösterişe kaçan ibadetin hayrını göremeyiz. Gösteriş hayır işlerinde makul sayılmaz. Yani gösteriş için hayır yapmaya kalkan biri boşa kürek çekmiştir.

Geleceğine ait meslek hayatında çalışmak isteyen kişi, alana yöneldiğinde istikamet sapması olmadan yoluna devam etmelidir. Yürekten isteyerek çalışmalıdır. Ümitsizliğe kapılmadan, rotayı değiştirmeden devam etmeli.

Günün birinde kendine ışımayan güneşin sebat etmesi neticesinde görecektir ki, ışığın göz kamaştırıcı şuasıyla karşılaşacaktır.

Niyetlenmiş olduğu iş veya kendi hayatı açısından olumluluk arz eden konuya ulaşacağından şüphe etmeden sebat, azim, güç enerji sarf etmek şartıyla yıllarca değil kısa zaman diliminde hedefine ulaşacağına inanmalıdır.

Düşünerek hareket edilmeli ki mağlup olunmasın.

Başta kendimizin değerli olduğunu unutmadan vazifemizi aksatmadan günümüzün gerektirdiği şekilde sosyal ilişkilerin yanı sıra, varlık sebebimiz olan varlığa görevlerimizi de unutmadan günlük, haftalık, yıllık vazifelerimizi de ihmal etmeden kendi hayat çizgimizden taviz vermeden, terleyerek, çalışarak hedefimize yönelmeliyiz.

Kendi gayretimizle yükselmeliyiz. Kimseciklerden istirhamda bulunmadan.

İnsanlar ulaşmak istediği meslekle ilgili istenilen vasıflarla kişi kendini donatmalıdır. O kişileri değil de, kişiler onu aramalıdır.

İşinin ehli olmalıdır. İşin başına geçince telaşa kapılmadan yıllardır işin içinde gibi konulara hâkim olmalıdır. Yoksa kimse saygı duymaz.

Neyle olacak bu?

Gece gündüz çalışarak değil mi?

Niçin çalışılmalı diyoruz?

Mesleğinin başına geçince gerçekten meslek erbaplarınca mesleki birikimini ifa ederken, herkesin takdirini kazanmak çok önemlidir. Saygın olmak ve de olumlu izlenim bırakmak içindir.

Ben Allah razı olsun densin için bu mesleği seçtim diyen olabilir. Allah için olunca daha mükemmel olunmalıdır.

Kendimizi toplumun içinden biri olduğumuzu unutmadan, seviyeyi aşmadan başarılı olacağım diyenler alanlarında kendi kendine veya üstatların yanında mutlaka ders görmelidir.

Hiç kimse dünyaya meslek erbabı olarak doğmadı. O zaman önce yılmadan, yorulmadan terleyerek hazırlanmalıyız.

Hazırlanmalıyız ki çağımızın mesleklerinin gerektirdiği donanımla mücehhez olalım. Cazibe merkezi olalım. Örnek kişilerden olalım.

Yoksa itilir kakılırız. Kimse bize inanmaz. Kendimiz için, memleket için, milletimiz için kendimizi yetiştirmeliyiz.

İnsanlara faydalı olunmak isteniyorsa donanımlı olmak şarttır.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..