Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mayıs '07

 
Kategori
Tarih
 

Niğde kültürünün kaybolan sayfası

Niğde kültürünün kaybolan sayfası
 

Niğde' de yaşayan kültür mozayiğinin en ilginç örneklerinden birisini Karamanlılar oluşturmuştur. Karamanlı, Osmanlı İmparatorluğunun Karaman Eyaleti sınırları içinde Kapadokya bölgesinde yaşayan, Türkçe'den başka dil bilmeyen gelenek ve görenekleri de Türklerle benzerlik gösteren Hıristiyan Ortodoks topluluğu verilen isimdir. Karamanlılar Türkçe konuşup, eski Yunan harfleriyle Türkçe yazıyorlardı. Niğde Müzesinde bulunan mezar taşı kitabesi, Fertek Hamamı üzerinde bulunan kitabe, Fertek Yeni Camii (Eski Kilise) üzerinde bulunan kitabe, Hamamlı, Kumluca kiliselerinin üzerindeki kitabeler v.s. hepsi eski grek alfabesiyle Türkçe yazılmış metinlerdir. Karamanlılar kendilerini en güzel aşağıdaki dizelerde anlatmışlardır:

Gerçi Rum isek de Rumca bilmez Türkçe söyleriz.
Ne Türkçe yazar okuruz ne de Rumca söyleriz.
Öyle bir mahludi hattı tarikatımız vardır.
Hurufumuz Yunanice, Türkçe meram eyleriz.

Karamanlılar kendilerine "Anadolu Hıristiyanı" konuştukları dile de "Yavan Türkçe", "Sade Türkçe", "Anadolu Lisanı" diyorlar. Osmanlı arşiv belgelerinde bunlara "Zımmiyani Karaman" ya da "Karamaniyan" deniliyor. Karamanlıların yüzyıllar boyunca söyledikleri Türkçe manilerden biri de şöyledir:

Birer birer saydım da yedi yıl oldu
Diktiğin fidanlar meyvaya durdu
Seninle gidenler sılaya döndü
İstanbul yoluna diktim gözümü

1924 yılına kadar Anadolu’da yaşayan ve 1000 civarında eser veren Karamanlıların hepsi 30 ocak 1923 tarihli Lozan Mübadele anlaşması gereği 1924 yılında göç yoluna loyuldular. Atlarla, arabalarla, genellikle yürüyerek Konya-Ereğli’de toplandılar. Burada trenlerle Mersin Limanına taşınıp, kendilerini Yunanistan’a götürecek gemileri beklemeye başladılar.

Gidecekleri meçhul ülkenin dilini bilmedikleri gibi çoğu denizi de ilk kez görüyorlardı. Yunanistan Hükümeti bu insanların dilini yasakladığı gibi saz çalmalarını, türkü söylemelerini, zeybek oynamalarını da yasakladı. f/d Bütün kaynaklarda Rum diye bahsedilen fakat Türkçeden başka dil bilmeyen, kilisede Türkçe ibadet eden bu insanların Türklüğü artık tartışma götürmez bir gerçekliğe dönüşmüştür. Karadenizin kuzeyinden Balkanlara inen Türk boylarının (Avar, Peçenek, Kuman, Kıpçak, Uz) Hıristiyan misyonerler tarafından Hıristiyanlaştırıldıkları bilinmektedir. Bizans imparatorluğu, bu Türk boylarını doğudan gelen Türk-İslam akınlarını durdurmak için Anadolu’ya yerleştirmiştir. Anadolu’ya yerleşen bu Türk boyları aynı zamanda Luvice, Palaca, Hattice ve Nesaca gibi farklı dilleri konuşan Anmadolu’nun yerli halkları ile etkileşimde bulunmuşlardır. Bu Türk boyları, Anadolu halklarının özellikleri gibi gelişmeleri de farklı olmuştur. Anadolu’da Roma - Helen kültürü yayılırken yerli halkın bir bölümü alfabesini almakla yetinmişlerdir. Bu insanların çivi yazısı öğrendikleri Asurlarla bir kan bağı olmadığı gibi Yunan alfabesini aldıkları kavimlerle de aralarında bir bağlantı yoktur.

İsmail Habib Sevük, Yurttan Sesler kitabında Karamanlılardan "Dili bizim, kanı bizim, giyinişleri ve yaşayışları hep bizim olan bu Hıristiyan Türkleri sırf dinleri ayrı diye mübadeleye tabi tuttuk." diye bahseder.

Fehmi Dinçer

Ankara 1997

Fotoğraf:
Abidin ÖZKAYMAK
Gelveri Festivali
Karamanlılarla bir anı fotoğrafı

 
Toplam blog
: 109
: 5832
Kayıt tarihi
: 23.03.07
 
 

1959 yılında Fertek - Niğde'de doğdum. Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültes..