- Kategori
- Sinema
Nine’da görsellik 9
2001 yapımı Moulen Rouge’un tadı damağımızda kalmış, nicedir müzikal bir yapım seyretmemiştik. Müzikleri ve kurgusuyla Moulen Rouge’u aşamayan Nine, Penelope Cruz, Fregie ve Marion Cotillard’ın büyüleyici dans şovlarıyla, görsel zenginliği yakalıyor.
Daniel Day Lewis’ın filmin başından sonuna aynı ifade ve ruh haliyle bunalımlı, annesinin erkisinden çıkamamış, bir kadın tarafından yönetilmeyi bekleyen, Freud teziyle yaratılmış erkek tiplemesiyle de süregiden bir sıkıcılık pompalıyor.
Müthiş Roma görüntüleri için, sadece görsellik için, müzikallerin renkli ve enerjik dünyasına dalmak için ve o enerjiyi ekrandan alıp sinema salonundan ayrılmak için bu film izlenir.
Filmin arka planında ise İtalya, İtalyan olmak ve İtalyan Sineması’nın üstünlüğü vurgulanıyor.Bu anlamda, filme konu olan yönetmenin film yaratma süreci, Bethoween’ın eser yaratma sürecinden daha sancılı ve bunalımlı, adeta ölümcül bir tabloyla veriliyor. Sanki yıllarca diğer sanatların altında görülmüş olan sinema sanatının, yüceltilme ihtiyacı hissediliyor.
Sinemayı, sinema sanatını seviyor ve sinemasız bir hayat düşünemiyorum.
Sırada Zülfü’nün “Veda”sı var.
Bu blog Sinema sitesinde de yayınlanmaktadır