Nuh ve tufan ve 1 Mayıs'ta Taksim

"NOAH" filminin mutlaka seyredilmesini öneriyorum.

TV lerde çok teknik ayrıntılara değinerek film şiddetle eleştiriliyor, yerden yere vuruluyor, bazı tarihi yerli dizilerden bile daha kötü olduğu söyleniyor.

Aslında benim düşünceme göre Allah'ın tufanı oluşturma gerekçeleri ve mantığını çok güzel yansıtmış bence önemli olan da budur . Ayrıca kullanılan muhteşem teknoloji sayesinde o dehşeti de çok güzel vermiş hele üç boyutlu seyredilirse sanki o dehşeti yaşıyorsunuz.

Bu teknoloji ve canlandırma hangi türk filminde yapılabiliyor ki birtakım TV dizilerini bile daha iyi olarak değerlendirebiliyorsunuz. Tabii bunlar biraz da bütçe meselesi.

Bu kapitalist, maddeci ve bilinçsiz ateist  Dünya ya Allah ın varlığını kabul eden bir mesaj verilmesi bile tek başına yeterlidir ve önemlidir.

Tamamen maddeye, menfaate dayalı kapitalist bir Dünya ya bu mesajın verilmesi bile yeterlidir. Sadece eğlenmeye, gezmeye, kendinden geçmeye, v.s. ye yönelik Dünya insanına bu mesajın verilmesini açıkça çok önemsiyorum.

Bizler maalesef bazı ayrıntılarda kayboluyoruz. Burada nasıl verilen çok önemli mesajı bazı ayrıntılar nedeniyle görmezden geliyorsak, benzer bir  görmezden gelme olayı 1 Mayıs mitingi yeri için de söz konusudur.

1 Mayıs mitingi neden Taksim meydanında olmasın?

TBMM nin çıkardığı bir yasa nedeniyle mi?

Sorması ayıp olmasın yasalar neden çıkarılıyor? " İnsanlarımızı daha mutlu bir yaşama kavuşturabilmek" ulaşılması gerekli en son nokta değil mi ?

Gene sorması ayıp ama soracağım, muhtemel olaylar sonucu ortaya çıkması kesin ölüm, yaralanmalar, kalıcı sakatlanmalar v.s kimi mutlu edebilir. Hiçkimseyi mutlu etmez.

Sadece derinlerde psikopat kalıntıların olduğu, kuralcı, intikamcı, zalim kafalar bundan mutlu olabilir. Ama asıl, o dönemde  33 emekçimizi de öldüren, şu anda da AKP ye yapılan saldırıları organize eden, gerçek amaçları Türkiye yi karıştırmak olan küresel güçleri çok mutlu edecektir.

Taksim meydanında bu kutlamaların yapılmasının bir mantığı olmasa ben de gerçekten kuralların uygulanmasından yanayım. Ama gerçekten devletin de arkasında olması gereken, bazı odaklara verilmesi gereken çok önemli bir mesaj da söz konusudur.

Taksim meydanında kutlamalara karşı olmak, sanki o 33 emekçiyi T.C. derin devleti  öldürmüştür ve buna bu nedenle sahip çıkmakta ve söz söyletmemektedir gibi bir anlam da çıkmıyor mu?

Özellikle vesayet sistemine karşı çıktığını söyleyen, bu düşüncesini ispatlamak için de bence birçoğu suçsuz günahsız bir sürü şerefli TSK mensuplarını aslında  cemaatin ve dolayısıyla ABD derin devletinin tuzağına düşerek, hapiste çürüten bu iktidarın, küresel güçlerin tuzağına o dönemde düşen hükümetleri destekler durumuna düştüğünü görememesini inanın anlayamıyorum.

Acaba olay sadece IQ olayı mı? Hiç zannetmiyor ve olmamasını diliyorum.

Kaldı ki başbakanımız bu küresel güçler  konusunda çok hassas ve bence de hassas olmalıdır.

Acaba diyorum AKP iktidarı, eski vesayetçi T.C. ile bu vesile ile barışmak mı istiyor.

Sayın Erdoğan gibi zeki bir liderin bunu görmemesi neden gerçekten görmüyor mu yoksa bu tavizi bizim anlamadığımız bir amaçla mı veriyor anlamak olanaksız.

Bunu bütün dünya da biliyor ki o 33 emekçi, TC karşıtı küresel güçlerin etkisindeki TC nin içine sızmış birtakım güçlerce öldürülmüştür. Öldüren isimlerden çok arkadaki güçler önemlidir.

Şu anda AKP iktidarına yönelik TAPE saldırılarını yapan güç, her ne kadar CEMAAT diye gösteriliyorsa da arkadaki gerçek güç yine aynıdır. Yani o 1 Mayısta emekçilerimizi öldüren ve Türkiye yi karıştırmak isteyen güç inanın aynı güçtür.

LÜTFEN BUNU GÖRELİM. Bunu nasıl göremiyorsunuz ?

VE ben şunu da bekliyorum. Başta başbakan ve AKP bakanları, ileri gelenleri Emekçilerle elele 1 Mayısta Taksim meydanında yürümelidir. Mutlaka bu başarılmalıdır. Hatta muhalefet başkanları da dahil , onlarda bu yürüyüşte en ön saflarda olmalıdır. Böylece bu güçlere şu mesaj verilmelidir. " BİZLER HER KONUDA BİRBİRİMİZİ ELEŞTİRİRİZ, AMA BU GÜÇLERE KARŞI BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDEYİZ "

Muhalefet bunu başaramasa da AKP kendilerine yapılan saldırıya da yanıt olarak mutlaka bu katılımı başarmalıdır.

Bu katılım başarılamazsa gelecek yıllara bırakılabilir ama en azında Taksim de bu emekçi yürüyüşüne özellikle AKP iktidarı mutlaka izin vererek bu odaklara herşeyi anlıyoruz gözümüz üzerinizde mesajı mutlaka verilmelidir.