Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Aralık '11

 
Kategori
Güncel
 

Nükleerci olmak zor zenaaat vesselam

İleri derecede matematik bileceksin, ileri dereceden öte fizik bileceksin, yanında epey bir kimya, makine ve elektronik bileceksin. İngilizce dersen zaten artık İngilizce bilmeyeni kapıcı bile yapmıyorlar Allahın emri İngilizce bileceksin.

Lisans (4 yıllık fakülte) yetmez diyerek bir de Yüksek Lisans da denilen master yapacaksın. Zaman varsa üstüne bir de doktora fena olmaz yani…

Bu arada üniversitelerden birinde nükleer fizik ile ilgili ders vereceksin.

Sonra bir gün bir toplantı salonunda bulacaksın kendini. Bir konferansmış… Nükleer enerji ile alakalıymış.. Dalıyorsun içeriye…

Kürsüde bir amca.. Kelli felli biri.. Unvanına bakıyorsun Prof Dr… Hem de Nükleerciymiş iyi mi…

Derken Prof’umuz aldı sazı eline, vurmakta bamın teline.

Nükleer enerji şöyle tehlikeliymiş, böyle zararlıymış, vs vs… Şu kadar ton çimento, bu kadar ton demir kullanılırmış, bu kadar çimentoyu yaparken havaya şu kadar ton karbondioksit salınırmış, bu kadar karbondioksit dünyayı mahvedermiş. vs vs..

En büyük zararı da, denizden aldığı soğuk suyun içindeki yavru balıkları haşlarmış… Amerika’daki bilmem ne nükleer santrali yılda 4.5 milyon yavru balığı bu şekilde öldürürmüş…

Dayanamadım söz istedim, zaten amcam lafını bitirmiş, meydan savaşı kazanmış general gibi seyircileri süzüyordu çünkü herkes alkışlıyordu..

Dedim ki;”Sayın hocam, tebrik ederim, gerçekten harikasınız. İzninizle ben de bir maddeden bahsetmek istiyorum. İnsanlık için çok kötü sonuçları olan bir madde. Asit yağmurlarının oluşmasını sağlayan tek madde, insanlar için kesinlikle öldürücü, bütün kanserli dokularda varlığı tespit edilmiştir, gaz halinde havada sera etkisi yaparak dünyayı pişirir, insanları  öldürmesinin yanı sıra binlerce bitki için de kesin öldürücüdür. Böyle bir madde mi daha çok zararlıdır, yoksa bir nükleer santral mi?”

Sevgili hoca tekrar aldı sazı ele “Teşekkürler beyefendi, tabiî ki anlattığınız madde çok kötü bir şeye benziyor, salondakilere soralım.”

Salondakiler hep bir ağızdan “Bu madde kesin daha tehlikeli, ama nedir bu?”

Tekrar söz aldım “Arkadaşlar, Sayın Hocama teşekkür etmeliyim. Kendisi bir konunun yanlış anlatılması ile ilgili çok güzel bir sunum yaptı. Size nükleer enerjinin ne kadar kötü bir şey olduğunu anlattı ve sizler de onayladınız. Sonra ben daha tehlikeli bir maddeden bahsettim, onu da nükleer santrallerden daha tehlikeli olarak onayladınız ama aslında benim anlattığım HAYAT KAYNAĞIMIZ OLAN SU İDİ. Su ile ilgili söylediklerimin hepsi de doğrudur ama size özel bir teknikle anlattığım için tüyleriniz diken diken oldu ve hepiniz de bunu yuttunuz.”

Hoca, durumu kurtarmak telaşıyla “Başka sorusu olan var mı?” diye sözü aldığında, salonu bir gülme almıştı ki, sormayın gitsin..

Konferans dağıldığında birkaç kişi sardı etrafımı. İçlerinden biri o kadar nükleer teknolojiye karşı ki, sanırsınız yedi sülalesi bu yolda heba olmuş. En son olarak da hocanın söylediği 4.5 milyar ölen balık larvasını dolamış diline. Nükleer santral orada olmasaymış o balıklar ölmezmiş..

“Kızmayın ama dostum, mesleğiniz nedir?”

“Ziraat mühendisiyim.”

“Ey güzel dostum, 4.5 milyar balık larvası dediğin üç-beş balığın dökeceği yumurtadan çıkan miktardır ve birkaç yunusun sabah kahvaltısıdır sanırım. O zaman 4.5 milyar balık yavrusunu kurtarmak için kaç yunus öldürmek gerekecek?  Ben nükleerciyim, ziraattan pek anlamam, siz ziraat mühendisi olarak bunu en iyi bilensiniz. Bakın ben sizin bu konuda diyeceğiniz her şeye inanırım, lütfen siz de azıcık bize inanın…

Dedim ya, nükleerci olma zor zanaat.. Ziraatçı arkadaş bile nükleer teknolojiyi bizden çok iyi biliyor ama 4.5 milyar yavru balığın kaç yunusu doyurabileceğini bilemedi….

Burası Türkiye, ziraatçı nükleere karşı, kapıcı karşı, dolmuşçu karşı, sosyolog karşı, psikolog karşı, orta okul çocukları karşı, simitçi karşı, postacı karşı, cümleten karşıyız vesselam..

Bir tek biz ahmak nükleer mühendisler anlamamışız şu nükleer teknolojiyi bu ülkede, İşte buna yanarım….

 
Toplam blog
: 65
: 1039
Kayıt tarihi
: 26.11.11
 
 

Yüksek nükleer fizikçi ( İ.T.Ü.) En son Ankarada bir devlet üniversitesinde BİLGİSAYAR dersin..