Numican

Bembeyaz haliyle yine çok çekici görünüyor kar. Geri dönmesine sevindim. Bahçelerin yeşili kapandı, çatılar beyazlara büründü, sakalar beyaz dallara tünedi. Biraz önce ekmek sepetindeki kırıntılarındaki dökmek için pencereyi açtığımda müthiş bir soğuk dalgası çarptı yüzüme. Dışarısı çok soğuk ama içeride olmak istemiyor canım. Numican dün yurt dışına çıkarken “yarın iş çıkışında kara yakalanacaksın haberin olsun” dedi. Keşke burada olsaydı da şu kara birlikte yakalansaydık, soluğu deniz kenarında alıp, buz gibi havada sıcacık dost sohbetine dalsaydık. Numican gibi dostları olmalı insanın. Dokuz sene oldu onu tanıyalı. Pek entelektüeldir. Pek tatlı dillidir. Başarılı iş hayatının yanı sıra spora, sanata, seyahatlere, eğlenceye, araştırmaya, okumaya ve yazmaya ayırdığı zamana hep özenmişimidir. Bazen özenmekle kalmayıp, dersler almayı da ihmal etmemişimdir. O çok özeldir. “Şunu söylersem yanlış anlar mı” diye düşünmediğim ve şeffaf olduğum sayılı insanlardandır. Onunla sınırsız sohbetlerin tadını çok severim. Derindir, bilgili, kültürlü ve mütevazidir. Keyif insanıdır. Yoğun çalışma hayatı vardır ama “yaşamak için çalışıyorum” der ve kaliteli yaşar. Yıllar önce “bak hayatımı yazdım, oku bakalım beğenecek misin” demişti. Merakla okumuştum. Ona dair neler neler öğrenmiştim. Ve öğrendikçe o daha bir özel olmuştu. Hayatını bu denli araştıran, köklerini bu kadar irdeleyen çok insan yoktur. Doğumundan itibaren sıradan olmadığı ne kadar da belliydi. Çok da ilginç ayrıntılar vardı yaşamında. Ben onu boşuna sevmemiştim, biliyordum. Onu tanıyor olmama bir kez daha sevindim. Dostları olmalı insanın diye başlar ya Oğuzkan Bölükbaşı, aynen gemilerin limanları gibi der, zaman zaman uğradığın, yükünü boşalttığın, dalgalar dininceye kadar beklediğin koynunda diye devam eder… Olmalı gerçekten. Hatta olmazsa olmaz. Eksik kalır bir parça. Biri ya da az sayıda birileri olmalı, her şeyi paylaştığın, anlattığın, dilediğin, keyif aldığın, hüznü ve sevinci yaşadığın sıcaklığında. Kar dinmedi Numican, yağıyor hala. Uzun tüylü siyah köpek tek başına dolaşıyor. Tek başına biri yakalarını kaldırmış yürüyor. Denizde çok uzakta tek bir ışık var. Yan blokta mutfakta bir kadın tek başına bir şeyler yapıyor. İnsan bazen tek olmak istemiyor.