Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ocak '13

 
Kategori
Güncel
 

O, Çok Şey Söyleyerek, Gitti

O, Çok  Şey Söyleyerek, Gitti
 

Unutulmazlardan olacağı kuşkusuz


Ekrandan  görmeye alıştığımız yüzlerin  ölüm haberini aldığımızda, bir yakınımızı kaybetmiş hissine kapılıyoruz.Çünkü  onlarla yaş alıyoruz,onlarla ülkenin, dünyanın gel-gitlerini  değerlendiriyoruz, onlarla kızıp,üzülüp,gülüyoruz.Tıpkı yakınlarımızla,tanıdıklarımızla olduğu gibi...Geçmişteki ülkeyi,dünyayı ilgilendiren önemli olaylar gözümüzün önüne geldiğinde, o dönemdeki kendimizle ilgili gelişmeleri de birlikte anımsarız.   Ali Kırca ,Mehmet Ali Birand,Uğur Dündar üçlüsü, seksenli yılların  anıları içinde en belirgin simalardandır  özellikle bizim kuşak için...

Ali Kırca ,Mehmet Ali Birand'ın ölümü ile ilgili konuşurken ağlamamak için oldukça zorlandı, onun yerine birçokları gibi ben, o görevi yaptım... :(((

Kırca , "O, konuşurken  çokca "şey"  derdi, evet O, çok şey söyleyip gitti" diyerek  söz ustalığını bir kez daha kanıtladı..."Mehmet Ali Birand entel mi, entellektüel mi" başlıklı yazımda,onu eleştirmiştim, kendimce... Gafları, onun dinleyicisi ile  içten, samimi bir tarzda iletişim kurmak istemesinden kaynaklanıyordu.  Bu da, onu özgün bir  konuma  getiriyordu.

Sevenleri olduğu gibi sevmeyenleri de vardı,hepimizin olduğu gibi...  Ama  onun, özellikle son otuz yılın olaylarını değerlendiren , araştırmacı gazeteciliğin en önemli isimlerinden olduğu konusunda ,herkes hemfikirdir sanırım.

Kanser ameliyatından sonra bile yaşama olabildiğince asılmasından, hastalığını  konuşmaktan kaçınmasından söz etti onun otuz yedi yıllık dostu Ali Kırca. Bütün insanlara da "Siz de, yaşama, sonuna kadar asılın,bırakmayın" mesajını vererek gitti  dedi.

Kanal 7'de, Esra Ceyhan'ın programını izliyorduk. Hemen sonrasında haberler başladı.M.Ali Birand'ın ölüm haberinin asparagas olduğu verildi haber başlıklarında...Oysa, tam  o dakikalarda  hayata veda etmiş,ünlü sunucu...

Arkamızda kalıcı bir şeyler bırakmayı ilke edinmeliyiz.   İyi  yetiştirilmiş bir evlat,  örnek bir davranış,  bir kitap, bir sanat eseri... 

Birand'la özdeşleşen 32. gün  programları , bir belgesel, bir arşiv olarak  onun ismiyle  anılacak ülkemizle ilgili olaylar gündeme geldiğinde. Ayrıca ,birkaç ay önce ekranlarda olan 28 Şubat belgeseli de, yakın tarihimizin karanlık dehlizlerine, bir tutam ışık  tutan bir fener olacak, gelecek kuşaklar için...

Mekânı Cennet olsun...

 

Bu blog Milliyet.com.tr sitesinden 100 kez görüntülenmiştir

 
Toplam blog
: 307
: 1382
Kayıt tarihi
: 08.08.07
 
 

Emekli Türkçe öğretmeniyim.Şimdi Marmara Üniversitesi bünyesinde bulunan, Atatürk Eğitim Enstitüsü ..