O an...

... Bi kalp atışını cadde / sokak ararsın ya hani bulamazsın.. Uyanırsın uykulardan apansız... Bi ses kulağında hoş kalır ama korkutur işte zamansız... Gün geçer - ay geçer içinde bi saat çalar vakitsiz.. Neydi o? Akılsız düş - neden bu bekleyiş karşılıksız?

... Sessizce durulursun, bi an olur artık kabuğundan çık derler hani? Çıksan bile ne olacakmış ki, bugünki gibi?
Yerler de o!... Gökyüzünde o!...

Gözlerinin dalışları başkalarını rahatsız eder, toparlanırsın ve gülücük saçarsın!... İçin şüpheli, için buruk... Kırgınsın söyleyemediklerinle... Keşke tanısaydım onu kalp gözüyle!... Kırgın işte bi yanı , dizlerine sor takatsiz!... Yürüdüğün mü boşver, yolların hatırı var sebepsiz!...

Zaten boşuna yazmamalı eller... Sözler yarar elbet bi çare bu haller... Hislerin müjdesi olacak elbet!...
Yüzün güzelliğini boşver, kalpte doğmalı o güneşler...

Güvendiği sadece bir histir, bir dayanıklılık... O da yokmuş zaten bu özleyiş, bu merak ediş boşunaymış dalgınlık...

Sen en iyisi mi yerinde kal... Benim beklediğim en güzel zaman şuan ... Ama bir geçirebilsem vakitleri ...

Aldığım nefesten ve içtiğim sudansa; bu ne hal?...

Hilal YILDIZ