Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ekim '08

 
Kategori
Tarih
 

O bir kahramandı

KURTULUŞ SAVAŞI'NI KAZANDIRANLAR ve CUMHURİYETE YOL ÇİZENLER

"...Ne zaman ve ne miktar silah ve cephane isterseniz alırsınız...İsterlerse beni cephaneliğin kapısına assınlar..." (Erzincanlı Top.Yb. Salih Bey)

X

Bu bloğumda, Kurtuluş Savaşı'mızın kazanılmasında büyük payları olan, ve bu ülke için canlarını hiçe sayarak verdikleri mücadelelerin hikayesi, arşivlerdeki tozlu evrak, kütüphanelerdeki eski kitapların sararmış sayfaları arasında kalmış kahramanlarımızdan birini tanıtmak istiyorum.

Bu bloğu, Cumhuriyetimizin 85. yılında Top.Yb. Salih Bey'in kişiliğinde, bu Cumhuriyetin kurulması için yol çizen tüm kahramanlarımızı anmak ve onlara olan minnet borcumuzu bir nebze ödemek için yazdım.

X X

Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasında en büyük paylardan biri de, başta İstanbul'dakiler olmak üzere, çeşitli yerlerdeki cephanelik ve depolardan Anadolu'ya silah ve cephane sevkiyatında canlarını hiçe sayarak fedakarca uğraş verenlere aittir.

Yurdun her tarafı düşman çizmeleri altında ezilirken, ülkenin hamiyetli(ulusunu ve ülkesini seven) çocukları, dişleriyle tırnaklarıyla düşmanla mücadele ederlerken; aynı anlarda İstanbul'daki Harbiye Nezareti'nin görkemli salonlarından birinde, düşmanla işbirliği içinde olanlar, Türkiye'nin gelecekteki haritasını çizmeye ve birkaç fırkalık(Alay'la Kolordu arasındaki büyüklükte bir askeri birlik; tümen) bir kuvvetten oluşacak küçük Türk Ordusu'nun kadrosunu kurmaya yelteniyordu.

Bu komisyon, bu "adi" çalışmalarını sürdürürken, geride gizli ve vatansever bir heyet(Müsellah Milli Müdafaa Grubu; kısa adıyla Mim Mim Grubu ya da kısaca M.M.Grubu), çakı taşımanın dahi yasak olduğu İstanbul'dan çeşitli yollarla -genellikle deniz yoluyla- Anadolu'ya silah ve cephane kaçırıyorlardı.

Ordunun silah ve cephaneye ihtiyacı vardı. İstanbul cephaneliklerinde ise Kurtuluş Ordusu'nun harekatını mutlu sonuca götürebilecek yeterli miktarda silah, cephane ve malzeme bulunmaktaydı. Fakat bu cephaneliklerin hepsi sıkı bir koruma altındaydı.

X X X

Topçu Şubesi Komutanı Erzincanlı Yarbay Salih Bey, kendisine uzatılan Mustafa Kemal'in telgrafını mırıldanarak okudu. Yüz ifadesi değişmiş, gerilmiş, kızarmış, alnı ve şakakları ter içinde kalmıştı. Bu sırada, Harbiye Nezareti'nin bahçesinden ve giriş merdivenlerinden İngiliz askerlerinin ayak sesleri geliyordu.

Yarbay Salih Bey'e Mustafa Kemal'in telgrafını getiren Kemal Bey(Em.Tümgeneral Kemal Koçer -ki Kemal Bey ile Salih Bey kara gün dustu idiler ve birbirlerine olan güven sonsuzdu) sordu:

- Yarbayım! Bir vapur bulursak cephaneyi Ankara'ya kaçırmak için bize cephane vermekte kolaylık gösterir misiniz?

Salih Bey, metin, sakin, sebatkar ve vatansever bir askerdi. Heyecanla ayağa kalktı ve şunları söyledi:

- Cephanelikler, ben işbaşında iken sizin emrinizdedir. Ne zaman ve neler isterseniz alınız. İsterlerse beni cephaneliklerin kapısında assınlar! Cephaneliklerimizdeki memurlarımızı, bu fevkalade durumu karşılayamazlarsa, arzularınıza göre değiştirebiliriz. Vaziyeti tehlikeye düşenleri siz, Anadolu'ya kaçırırsınız.

Öyle de olmuştur. Cephaneliklerdeki memurlar, zaman zaman vazifelerinden ayrılarak Anadolu'ya geçmek zorunda kalmışlardır. Erzincanlı Yarbay Salih Bey ise, neye mal olursa olsun, bu tehlikelere sonuna kadar göğüs gerebilecek karekterde, feragat sahibi yürekli bir kişiliğe sahip olduğu için vazifesine devam etti. O kadar ki, subayların tabanca taşımaları işgal kuvvetleri tarafından yasaklanmış olmasına rağmen, belinde tabancası ile Harbiye Nezaretin'den çıkar ve bina önündeki İngiliz askerlerinin gözlerinin içine baka baka ve göğsünü kabartarak aralarından fütursuzca geçerdi.

X X X X

Cumhuriyetin ilanından sonra, Mustafa Kemal İstanbul'a geldiğinde Yarbay Salih Bey'i odasına çağırmış ve kendisini oldukça büyük miktarda bir para ile ödüllendirmek istemiştir. Fakat Salih Bey, "Ordunun bu paraya daha çok ihtiyacı var" diyerek bu para ödülünü almamıştır.

X X X X X

Kurtuluş Savaşı'mızın kazanılmasında ve bugün(29 Ekim 2008) 85'inci kuruluş gününü kutladığımız Cumhuriyetimizin kurulmasında, canlarını hiçe sayrak mücadele veren, ancak çoğunu bilmediğimiz ve tanımadığımız vatansever kahramanlarımızdan birini size tanıtmakla, bu gibi fedakar insanlarımıza duymamız gereken minnet borcumuzu bir nebze ödemek istedim.

Emekli Tümgeneral Kemal Koçer'in, "Kurtuluş Şavaşı'nda -İstanbul'un İşgal Senelerinde- M.M. Grubu'nun Gizli Faaliyeti" adlı kitabından derlediğim bu bloğumu, Erzincanlı Top.Yb. Salih Bey'e(Merhum Em.Top.Yb. Salih Zeki Balaban) vebu vatan için benzeri görevlerde canlarını vermiş nice isimsiz kahramanlarımıza ve onların halen hayatta bulunan yakınlarına armağan ediyorum.

Cumhuriyetimizin 85. yılında, verdikleri yiğitçe mücadele ile parçalanmış bir ülkeyi yeniden birleştirerek bizlere bırakan ve kahramanlık belgeleri arşivlerdeki evrakın, kütüphanelerdeki eski kitapların sararmış sayfalarında kalmış nice Salih Beyler'in ruhları şad olsun.

cdenizkent

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..