Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '12

 
Kategori
Güncel
 

O CHP’de Bayar ve Menderes de vardı

O CHP’de Bayar ve Menderes de vardı
 

ortadogugazetesi.net'ten


AKP sözcüleri sık sık, Cumhuriyet’in kuruluş dönemi CHP’sinin yanlışlarını vurguluyor. Tabii bunu en fazla partinin başkanı yapıyor.

Son gurup toplantısında, yine elinde “vesikalar”la CHP’ye yüklendi. 1930’lar CHP’sinin cami kapattığını, “ahır yaptığını”, hatta “camide kadın oynatıldığı”nı söyledi.

O günkü CHP ele alınarak, bugünkü CHP’nin “vurulmak”, sıkıştırılmak istenmesi dürüstçe ve mertçe değil.

Çünkü o günlerde tek parti var. Aslında, şu andaki partiler de dahil, Cumhuriyet tarihindeki bütün partilerin CHP’den koptuğunu veya doğduğunu söyleyebiliriz.

O günkü CHP içinde, Sayın Erdoğan’ın da sık sık övdüğü, sağ siyasetin lideri sayılan Celal Bayar veAdnan Menderes de vardı.

Eğer tek parti devrinin CHP’si hatalar yaptıysa, bu hatalarda Bayar ve Menderes’in de ortak olduğunu kabul etmek gerekmez mi?

x   x   x

AYASOFYA’DAN  NİÇİN HİÇ BAHSETMİYORSUNUZ?

AKP sözcüleri, adını bilmediğimiz camilerin CHP döneminde kapatıldığından bahsediyorlar.

Eminim ki bahse konu camilerin hepsi sonradan açılmıştır.

Peki...

Kapatılan bir cami var!

Herkesin bildiği...

Kapatılan ve bir daha açılmayan...

Günümüzde de ibadete kapalı olan...

Hangi cami bu?

Biliyorsunuz: AYASOFYA

Sayın Erdoğan niçin bu en büyük, en görkemli caminin de CHP tarafından kapatıldığını hatırlatmıyor?

Daha mühimi; kapatılan diğer camiler açıldığı halde bunun niçin açılmadığını sorgulamıyor?

Ve dahi bu camiyi açmak için neden teşebbüse geçmiyor?

Müslümanlarca çok önemli tarihî hatıraları ve hâkimiyet sembolü olan bu caminin açılması şerefine nail olmak için neden hiçbir hamle yapmıyor?

AKPliler, CHP’nin camilere zulmettiğini halka şikayet mevzuunda samimi olsalar ve dertleri camilerin açılması olsa en evvel ve her şeyden evvel Ayasofya’nın açılması uğruna girişimde bulunur ve bu camii açarlardı.

x   x   x

Samimi değilsiniz ve din istismarı batağındasınız.

Bu istismar sizi çarpacak bigün.

Mutlaka!

 x   x   x

NASIL VURACAKMIŞ?

Medyamızın manşetleri, İsrail Ordusunun resmî bülteni gibi!

Yandaşı muhalifi bu konuda aynı telden çalıyor.

Kocaman başlılar: İSRAİL İRAN’I BÖYLE VURACAK

Başlığın altında ayrıntılar...

x   x   x

Ertesi gün, İsrail Genelkurmay’ı ağzıyla, Türk manşetleri: İRAN’I VURMAYA HAZIRIZ

Sanırsınız, Türk değil İsrail basını!

Prof. Yalçın Küçük, “Türkiye-İsrail tek devlet” demişti.

Bu iddiada doğruluk payı nedir, diye kimse sormamıştı... Halen de soran yok.

x   x   x

Şaşırtıcı olan...

İran’dan hiç ses çıkmaması. Belki ses var da bizim medya haber yapmıyor!

Görünen vaziyet aynen şöyle:

İsrail, İran’ı vuracağım, diyor.

İran da kayanın üzerindeki keklik gibi bekliyor...

İsrail vursun diye!

x   x   x

NEREYE KADAR?

28 Şubat soruşturması hızlı başladı, süratle devam ediyor.

Herkes, “ucu nereye dokunursa oraya kadar gitsin” diyor.

Yine bütün basının hemfikir olduğu bir husus var: Bu “postmodern darbe”de Amerika’nın dahli var.

Öyleyse?

Soruşturma nereye kadar gider?

Amerika’ya kadar!

x   x   x

Amerika serüveni

Muhtemelen şöyle seyreder:

Malûm soruşturmalar dalga dalga geliyor.

İşte bu dalgalardan bir dalga okyanusa doğru açılır...

Okyanusu geçer “Amerika’ya çarpar”.

Amerika’nın yalçın kayalıklarına kuvvetle çarpar!

Sonra!

Gerisin geriye döner.

Aynı hızla ve belki de biraz daha ivme kazanmış olarak Türk kıyılarına vurur...

Lâkin...

Artık geri gitmez...

Türk kıyılarında yarıklar, çatlaklar bulur ve içerilere doğru ilerler...

Ve gider... Çatlak buldukça, yol buldukça...

Arkasından rüzgâr vurdukça...

Gider gider gider...

 
Toplam blog
: 1412
: 1241
Kayıt tarihi
: 04.06.10
 
 

Ücret karşılığı hiçbir yerde çalışmıyorum. Sandıklı'da doğdum. Kuleli Askerî Lisesi, Kara Harp Okul..