- Kategori
- Şiir
O eski günler
Puslu bir mazinin içinde kalmış anılar,
Çoğu gülerek anarız atarak ve katarak,
Unuturuz, oysa çoğu kez ağlamıştık.
Çoğu anı kirlenmiş yatağında akmaz artık,
Yanarız şimdi içimizi çekerek,
Neydi o günler, ah o eski günler.
Delikanlı günlerde saklanan sırlı anılar,
Sayfaları çatlak silik aynalar
Arasından düşen çürük çiçek,
Solgun sarı yaprak,
Eğilip alsam mı yerden diye düşünmek,
Tozlu izler bırakıp yitip gitmek...
Ne acı eskiyi unutmak,
Ah o eski günler.
Yalnızlığın sessiz çığlığı geçmişten gelerek,
Masadaki rakı bardağına dolup taşıyor.
Hüzünlü bir şarkı olup uçuyor yankılanarak.
Boğazımda en ağrılı bir ağrı,
Burnumun ucunda istilacı bir sızı,
Sanki geçmişe bir köprü olup uzuyor.
Çiçeği Gül, yaprağı Pelin uzatıyor,
Gözümden bir damla gözyaşı sıvışarak,
Masaya yayılan rakıyla karışıyor...
Neydi o günler, ah o eski günler,
Hüzünlü bir şarkının güftesi oluyor.
S.Dündar