Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Şubat '12

 
Kategori
Yurtdışı Eğitim
 

O gece hayatımızın en lezzetli pizzasını yedik.

O gece hayatımızın en lezzetli pizzasını yedik.
 

Burcu Göker Calgary Konseri sonunda kutlanırken


Burcu Göker'in Mart 2009 da Kanada Calgary Üniversitesi master mezuniyet sınavını ve bu sınavdaki başarısı sebebiyle 'Kemanın Genç Divası' diye isimlendirildiğini bir önceki yazımda yazmiştim. Mart 2009 da ben de Kanada'da idim. Gene bir önceki yıl gittiğim gibi aynı dönemlerde aynı zorlu ve uzun yolculukla Calgary'ye gelmiş, Burcu ve Eric ile yoğun günler geçirmeye başlamıştım. Burcu 19 mart 2009 da Eric'in piyano eşliğinde bir mezuniyet sınavı verecek, bu resitalden 10 gün sonra da 29 mart günü hocası Edmond Agopian sefliğinde Calgary Senfoni Orkestrası eşliğinde Tchaikovsky  Konçerto yorumlayacaktı. Üstüste iki konserin stresi, Hazirandaki master mezuniyetinin yoğunluğu, bir sonraki yıl gidilecek yeni Üniversite ve başlanacak yeni çalışmalar, Temmuz 2009 da planlanan evlilik törenleri, Kanada'daki evin mayıs sonunda boşaltılması ve eşyaların Amerika Portage'ye nakli ve bunun gibi bir dizi sorun. Sanırım durumumuzu düşünebiliyorsunuz.

29 Mart günü Burcu çok neşeli ve rahat uyandı. Sanki bu büyük sınav resitali o değil de ben verecektim. Ben daha heyecanlı idim. Ben tuvaletin ütülendimi, ayakkabın nerede, saçın nasıl olacak, jüri üyeleri kimler, konsere kimleri davet ettin gibi sualleri birbiri peşi sıra sıraladıkça Burcu beni sakinleştiriyordu. Akşam saat 8.00 de gerçekleşecek konser için salona gittiğimizde bizden önce gelenlerin olduğunu gördük. Konser Calgary Üniversitesi Kampüsü içinde olan  Rozsa Center'da gerçekleşecekti. Konser salonu çok güzel, modern cıhazlarla donatılmış büyük bir salon. Sadece Üniversite değil Calgary şehrinin de en büyük konser salonu ve Calgary halkı da bu salondaki etkinlikleri yakından takip ediyor. Ben video kameram, fotoğraf makinam, Burcu da konser giysisi, kemanı, notaları ile salonun giriş kapısından içeri girdiğimizde Calgary'de yerleşik Türk ailelerinin, Üniversite'de doktora, master eğitimi yapan Türk öğrencilerin bizden önce gelip fuayede bizi karşıladıklarını gördük. Bu sevgi dolu kalabalık Burcu'yu ve beni çok güçlendirdi. Tabii Burcu'ya piyanoda eşlik edecek Eric de bu sevgi seli karşısında duygulandı.

Burcu soyunma odasına gidip giyinmeye başladı, Bizler de fuayede sohbete.. Hepimiz Burcu adına çok heyecanlı idik. O gün herkesin Burcu'yu kendi kızları, kardeşleri gibi düşünüp ne kadar çok sevdiğini bir kez daha anladım. Herkes Burcu ile gurur duyuyordu. Burcu da bunun farkındaydı ve sanırım çalarken bütün gücünü bu gururdan ve onun verdiği sorumluluktan alıyordu.

Nihayyet salonun kapıları açıldı ve biz dinleyicileri de salona aldılar. Salona girerken dikkat ettim. Salonun en arkasında uzun bir masa ve etrafında 5 kişi oturuyordu.Daha sonra arkada oturan kişilerin Master jürisi olduğunu öğrendim.Bu konser aynı anda cd  ve video kaydına da alınacaktı. Bütün sistemler hazırdı. Bizler yerimize otururken  en ön koltuklara Üniversitenin Rektör ve Dekanlarının, Bölüm başkanlarının gelip oturduklarını gördüm. Saat tam 8 de salonun ışıkları karardı ve herkes sustu. Bu sessızlğin içinden Burcu'nun topuk seslerini duydum. İlk bölümde solo çalacak olan Burcu kararlı ve emin adımlarla büyük bir güven duygusu ile  sahneye yürüdü,selamını verdi, kemanını boynuna koydu ve çalmaya başladı. İlk bölümde Bach'ın G minor solo violin sonatını ve Ysaye'nin Balade adlı sonatını çalacak olan Burcu'nun bu konserini videoya çekmek için ben de kameramı çalıştırdım. Harika bir ses salonu doldurdu. Burada bir şey belirtmek istiyorum. Burcu'nun konserlerinden sonra dinleyiciler gelip kemanın sesi çok güzel diyorlar. Tabii kemanın sesi çok güzel ama o kemandan o sesleri çıkartmanın ne kadar zor olduğunu, uzun ve zor çalışmalar, büyük bilgi ve teknik birikim gerektirdiğini  sanırım unutuyorlar. Dünyaca ünlü keman yorumcularından birine  kemanınızın sesi çok güzel demişler. O da kemanı bu sözü söyleyen kişiye uzatmış ve buyurun,siz deneyin, siz çıkarın aynı sesi demiş.

Konserin birinci bölümü alkışlar içinde sona erince hemen soyunma odasına koştum,Ama koşarken beni öğretim üyelerinden bir çoğu çevirdi ve kutladı,  O anda duyduğum bu övgü dolu sözlerden konserin büyük başarı olacağını anladım. Bu arada benım kameram geceden tam şarj olmadığı için ve yanıma gerekli ekipmanı almayı unuttuğum için devre dışı oldıu ve ikinci bölümü çekme olasılığım kalmadı. Neyseki Üniversite yönetimi profesyonel çekim yapıyordu ve bize de verilecekti.

İkinci Bölüm Eric Jenkins ile sahneye gelen ve selam veren ve Jean Coulthard'ın iki sonatını yorumlamaya başlayan Burcu daha sakindi. Sanki evinde gibi sahnede zevkle ve duygu ile çalıyordu. Arkada jüri masasında oturan jüri üyeleri devamlı önlerindeki kağitlara notlar alıp duruyorlardı. Bu sonattan sonra son olarak Cesar Franck'ın A major sonatını yorumlayan ikili konser bitiminde sahnede hiç de yorgun durmuyorlardı. Burcu eserlerini yorumlamayı bitirince salonda büyük bir alkış koptu. Sahnenin önünde oturan Rektör ve Üniversite Yönetim Kurulu dahil herkes ayağa kalmış ve ayaklta Burcu'yu alkışlıyordu. Jüri de ayağa kalkmıştı. Bu arada salonda Rektörün 'İşte Kemanın Divası' diye yüksek sesle bağırdığını duydum.Jüri üyeleri de arkadan öne doğru yürüyorlardı ve 'Evet Kemanın Dıvası 'diyorlardı. Burcu'yu soyunma odasına göndermeden dırekt sahneden salona indirdiler ve fuayeye götürdüler.Etrafındaki kalabalıktan ben yanaşamıyordum.Herkes bütün hocalar tek tek Burcu'ya sarılıyor,kutluyordu. Hocası Edmond biraz ilerde gözyaşları içinde bu tabloyu seyrediyordu. Kemanın Divası sözü sürekli tekrarlanıyordu. Bu ismi o gece Burcu'ya Calgary Üniversitesi hocaları, yönetimi koydu. Daha sonra ben konu ile ilgilenip bu ismin konuluş sebebini sorduğumda bana Burcu'nun kemanını ınsan sesi gibi kullandığı ve aynen insan sesi gibi sesler çıkartığını,bazen kemanını ağlattığını, bazen kahkahalar attırdığını söylediler. Bilirsiniz  Diva sözcüğü ses sanatçıları, şancılar için kullanılır.  Burcu da kemanı insan sesi  gibi kullandığı için bu sıfatı hak etmişti.

O gece alkışlar, kutlamalar, övgüler, çekilen hatıra fotoğrafları, sohbetlerle uzun sürdü. Gece yarısından sonra hocamız  Burcu'nun aç olabileceğini düşündü. Evet Burcu öğleden bu yana bir şey yememişti. Gece yarısı arabalara  doluşan kalabalık ilk pizzacı da durdu. Neyseki Amerika'da pizzacı ve fest foodcular sabaha kadar açık. Sanirim o gece Burcu ve ben hayatımızın en tatlı pizzasını yedik. Bir büyük başarının arkasından yenilen pizza......

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..