- Kategori
- Deneme
O kadar sevdim ki resmini..
'' O kadar sevdim ki resmini;
işte bugün konuştu benle..
yorulmuştum çalışmaktan,
karda uzun yürüdük senle..
geceleri resmine baktım,
olanları anlattım..
"seni bir görsem" diye diye
uyudum yağmurun sesiyle..
O kadar sevdim ki resmini..
Biliyorum görünce beni,
hep tanıyordum diyeceksin..
rüyalarımda hep sen vardın;
hep tanıyordum diyeceksin..
okuduğum her cümlede,
konuştuğum her insanda,
gördüğüm her güzellikte
sen de varsın;
sen hep varsın.. ''
- Grup Yeni Türkü / Resim -
. .
Bildiğim bir melodi gibi kulaklarımda yankıyan; hiç tatmadığım halde tadı damağımda kalmış belki.. Şimdiye değin hep yanımdaydın belki de; belki her sokağı seninle adımladım da; gerçekten yanımda olduğunda bir gün "bu yollarda senle çok yürüdük" diyeceğim, yahut sen aslında hiç geçmediğin o yolları zaten biliyormuşsun gibi elinden tutup, belki..
Ne kadar anlatsam anlaşılmaz bir özlem benimkisi.. Belki söylesem dostlarıma; belki anlatsam kimseler göremeyecek içimdeki seni; benim gördüğüm gibi.. "olmaz" diyecekler; bir hayal olduğunu söyleyecekler; senin hayalimdeki en güzel düş olduğunu; her an seninle olduğumu kimse anlamayacak.. Yastığımda kokunu duyduğumu; yaptığım yemekleri sana tattırmak için yaptığımı; okuduğum kitapları misal, sana anlattığımı bilmeyecekler.. Hatta belki sen de.. En derinlerimde bir yeri fena halde acıtan; ağrıtan o takati tükenmez yaranın sen olduğunu bir bilsen..
En kuşku dolu anlarımın senin de onlarla bir olup, aslında senin içimde bir yerlerde gizlenen bir parçam olduğunu, artık sensiz olmadığını; sensiz hiçbir şeyin tadını alamadığımı inkar etmen olacağını düşünerek yaşadığımı bir bilsen, görsen..
Nerelerden gelmiştim oysa ki.. Kendi benliğime yenilirken; derinlerde bi yerlerde dipten kum çıkarmak için debelenirken; ben.. Seni bulmuştum onca hengamenin arasında.. Avuçlarımın arasında parlayan bir taş gibi belki; ama öylesine; kendi halinde, buruk.. "benim" deyip de sahiplendiğim ne varsa binbir zahmetle hayatıma kattığım; uçup gitmesinden belki de.. Korkuyorum.. Biliyorum aslında; sen varsın.. Fiziksel yahut tensel temastan önce üstelik; oradasın..
Demiş ya şair;
" Her sabah seninle başlar.. Önce gözlerin girer odamdan içeri.. Sonra ellerin, saçların, dudakların.. Bir bir hatırlarım her sabah senin olan ne varsa.. Yüzüm aydınlanır; şarkılar söylemek gelir içimden.. Yakınlarda bir kuş öter, uzaklarda bir tren sesi.. Her sabah seninle başlar; ve ben, her sabah, taa içimde bir ağrı gibi yokluğunu duyarım.. "
Bazen ansızın sıçrayıp uykumdan ya da daldığım derin düşüncelerden; ya diyorum; ya yoksan?.. Ya ben akıp giden onca gün içinde yalnızlığımın beni delirten girdaplarında bir hayale tutunmuş gidiyorsam?.. Tütsü diye bir şey yoksa gerçekten ve ya " O " sen değilsen; orda değilsen?..
Gelmeyeceksen belki, hem de hiç..
Uykumun içine saklanıp orada kalkmak istiyorum böyle zamanlarda.. Orada benimle; benim seninle olan dünyamda kalalım istiyorum.. Kimseler bulaşmasın bize; karışmasın kimseler.. Gelecek yahut geçmiş günlerin bütün boktanlıkları hayatımızın dışında kalsın.. Sen de kal benimle orada..
Sarılıp yaşayalım..
Biliyorum aslında; sen varsın..
" O kadar sevdim ki resmini.."
05.Ekim.2010
Kerem Porazan