Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '09

 
Kategori
Dünya
 

Obama Karabağ`la neden bu kadar ilgileniyor?

Obama Karabağ`la neden bu kadar ilgileniyor?
 

Amerika Birleşik Devletleri`nin 4 Başkanı yaklaşık 20 yıllık tarihi olan Yukarı Karabağ sorununa şahitlik yapmışlar: Baba Bush, Bill Klinton, oğul Bush ve Barak Obama.

Bunlardan hangisi Yukarı Karabag sorunuyla daha fazla ilgilenmiş?

Karabağ sorunu baba Bushun umrunda bile değildi. Bush Sovyetlerin yıkılmasıyla bölgede baş kaldıran Karabağ (Azerbaycan-Ermenistan), Abhazya, Osetya (Gürcistan-Rusya) ve Dnestr (Moldova-Rusya) anlaşmazlıklarını görmezlikten gelirdi. Buna göre de Amerikalı diplomatlar buralarda hiç görükmüyordular.

1992 yılında ABD`de görev başına demokrat Bill Klinton geldi. Yukarı Karabağ`daki şiddetli çatışmalar Klinton`un hakimiyyeti dönemine tesadüf etti. Ancak o yıllar eski Yugoslaviya`da da savaş patlak vermiş, ölü sayısı binleri geçiyordu. Klinton`u bu savaş daha fazla ilgilendiriyordu, çünkü çatışmaların tüm Avrupa`ya yayılma tehlikesi var idi. Ona göre de Klinton diplomatlarını bu sorununun çözümüne seferber etmişti. Bunun sonucunda da Amerika`nın Deyton kentinde anlaşma imzalandı ki, eski Yugoslaviya`da savaşa son verildi.

Klinton`un Karabağ`a dikkati Azerbaycan`da petrol üretimi çalışmalarının hızlanmasıyla ve boru hatları inşaatının gündeme gelmesiyle arttı. Amerikalı diplomatlar Bakü`de sıkıca görülmeye başladılar. Bu arada, ABD Yukarı Karabağ sorununun çözümüne üstlenen Minsk Grupu Eş Başkanlarından bir oldu ve Washington`un Azerbaycan-Ermenistan anlaşmazlığının giderilmesine göre sorumluluğu arttı.

Ancak Klinton görevde olduğu sürecte bir şey yapamadı.

2000 yılında Beyaz Saray oğul Bush`un kontrolüne geçti. Azerbaycan petrolününün dünya piyasalarına ihracatı artıyor, Washington`un merakında olduğu Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı inşaatının yapım görüşmeleri son aşamaya giriyordu.

Bush hükümeti Yukarı Karabağ sorunu ile ciddi ilgilenmeğe başladı. Ancak bu ilgilenme Beyaz Saray`ın Azerbaycan`ın toprak bütünlüğüne tam destek anlamına da gelmiyordu. Washington sadece Güney Kafkasya`da büyük savaşa karşı diplomatik önlemler alıyordu ki, kendı çıkarları doğrultusunda enerji projelerini gerçekleştire bilsin. Washington Kremlin`in bölgeye açık ve gizli müdahelelerinden ihtiyat ediyordu.

Azerbaycan ve Ermenistan Eski Cumhurbaşkanları Haydar Aliyev ve Robert Koçaryan Washington `un arabuluçuluğyla ABD`nin Ki-Uest kentinde bir araya geldiler. Burada anlaşma imzalanamadı. Amerikan diplomatların emeyi sonuc getirmedi. Bundan sonra Bush hükümeti bir daha Yukarı Karabağ sorununu çözmek istikametinde hamle yapmadı. Bushun 8 yıllık görevi de boylece geride kaldı.

Barak Obama`nın görev başında olduğu sürec hiç 4 ayı aşmamış, ancak Beyaz Saray`ın yeni sahibi Yukarı Karabağ sorununa daha fazla dikkat ayırıyor. Obama her fürsette İlham Aliyev`e telefon açıyor, bölgede barış ve istikrardan konuşuyor. Dışişleri Bakanı Hillari Klinton ise Prag zirvesi öncesi Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanlarını Washington`a fikir alış-verişine davet ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Güney Kafkasya Sorumlusu ve AGİT Eşbaşkanı Matyu Brayza ise Washington`dan çok Bakü ve Erivan`da görüküyor. Beyaz Saray sahibinin talimatıyla Washington`un Yukarı Karabağ atakı hızlanmış.

Barak Obama neden Karabağ sorununun çözümüne bu kadar ilgi gösteriyor?

1. Obama kısa zamanda Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine ve sınırının açılmasına çalışıyor. Ancak Obama da Yukarı Karabağ sorununun çözümünde ilkin aşamaya dahil olmadan Türkiye ile Ermenistan arasındaki sorunların rayına oturtulmayacağını anlıyor;

2. Obama Karabağ sorununun çözümünü yaklaştırmakla yıl içinde dış politikada ilk büyük başarısına ulaşmak istiyor. Küba ile bazı mahdudiyyetleri ortadan kaldıran, düşman niteliğindeki Venezuela Başkanı Hugo Chavez`in elini sıkan, Türkiye ile iyi ilişkilere çalışan Obamanın dış politikada somut sonuc getiren başarıya ihtiyacı var.


3. Obama Rusya ile ilişkilerde yeni sayfa açmak istiyor. Buna göre de kendisi Kremlin`le iyi ilişki alanı aktarıyor. Obama`nın Yukarı Karabağ sorununu Kremlin`le ortaklaşa çözüm arayışlarını sürdürmesi sözkonusu alan gibi değerlendirile bilir.

Azerbaycan ve Ermenistan Cumhurbaşkanları Prag`ın ardından yaz aylarında daha iki kez bir araya gelecekler. Barak Obama önümüzdeki aylarda Azerbaycan-Ermenistan anlaşmazlığının giderilmesinde önemli mesafe kat etmek istiyor ki, yıl içinde Türkiye-Ermenistan ilişkileri de normalleşsin ve böylece dış politikada iki uğura birden imza atsın.

İdeal sanaryodur.

Barak Obamanın kendisi de idealistdir.

Ancak acı gerçeklik de var.

Azerbaycan Karabağ sorununun çözümü olarak birinci aşamada işkal altındaki toprakların boşaltılmasını isterken, Ermenistan Yukarı Karabağ`ın statüsünü belirleyecek oylama tarihinin şimdiden belirlenmesinden yanadır. Bu ikisinin bir arada varlığı ise mümkün görünmüyor.

Obamanın karşısındaki ikinci büyük engel ise güvenmek istediği Moskova`dır.

Yukarı Karabağ sorunu çözülürse, Ermenistan-Türkiye, Ermenistan-Azerbaycan ilişkileri normalleşir, Erivan`ın bu iki devletle ekonomik bağlantıları artır, enerji projelerinde yer alır ve böylece Rusyadan asılılığı azalır.

Kremlin bu yolla Ermenistanı kaybetmeğe hazır mı?

Zannetmiyorum.

Buna göre de Obamanın hesapları bölgenin açı gerçekleriyle uzlaşmaya da bilir.

 
Toplam blog
: 41
: 966
Kayıt tarihi
: 21.04.09
 
 

Elhan Şahinoğlu - 1971 Bakü doğumluyum. Azeri gazeteçi, köşe yazarıyım. Ayrıca, "Atlas" Stratejik Ar..