Obama ve Köpeği

Obama Beyaz Saray’a köpek alıyor.

Amerika Başkanlığı’na seçilmeden önce kızları Sasha ve Malia’ya verdiği sözü tutan Obama, nihayet köpeği seçmiş.

Michele Obama’nın People dergisine yaptığı açıklamaya göre, Portekiz Su Köpeği cinsinden olan „First Dog“ Nisan ayında Beyaz Saray’a taşınacakmış.

Su Köpeği cinsi olan bu köpekler, avcılara ve balıkçılara av sırasında yardım ediyorlar, özellikle su kuşlarının avlanmasında kullanılıyorlar. Çok iyi huylu oldukları söyleniyor.

Michele Obama köpeği seçtiklerini ama henüz ismini belirlemediklerini söylüyor.

Bu arada Portekiz basını sevinç içinde, artık Beyaz Saray’da bir elçileri olduğunu ifade ediyorlar.

Köpek insanın en iyi dostu olarak vasıflandırılan bir hayvan. Sahibiyle evini paylaşmakla kalmıyor, çok defa onun yalnızlığına, dertlerine de ortak olup, yaşamı boyunca en iyi arkadaşı haline geliyor. Köpek sahipleri neden söz ettiğimizi iyi bilirler. Yaşlı ve yalnız insanların hayat arkadaşı, sokaklarda yaşayan berduşların bile en yakın can yoldaşı, dayandığı, güvendiği, konuştuğu, dertleştiği varlık olmayı biliyorlar.

Bir anlamda, kimsesizlerin kimsesi olabiliyorlar.

Çocuklu ailelerde, çocukların küçük yaştan itibaren arkadaşı, koruyucusu, onları sosyalleşmeye hazırlayan yandaşı rolünü üstleniyorlar.

Hayvanlar, insanları sevgiye, arkadaşlığa alıştırıyor. Herşeyden önce de, onlara, kendilerinden güçsüz varlıklara karşı merhametli olmayı öğretiyorlar. Bunu öğrenmeye açık olanlara tabii ki.

Batı ülkelerinde yaşlı evlerinin mutlaka kedileri, köpekleri, kuşları bulunuyor. Onlar varlıklarıyla hasta ve yaşlılara teselli oldukları gibi, tıbbi araştırmalar bu hayvanların insanlar üzerinde tansiyon düzenleyici, dolaşımı normalleştirici etkileri olduğunu tesbit ediyorlar.

ABD’ de 1923 senesinde Calvin Coolidge’nin başkanlığa seçilmesinden beri, bütün başkanların en az bir köpeği vardı. Demek ki bu gelenek devam edecek.

Sasha ve Malia talihli çocuklar. Çünkü herşeyden önce onları anlayan ve hayvanlarla büyümelerine izin veren ebeveynleri var.

Kimbilir, belki geceleri ayak ucunda yatar, bir diğer talihli olan Portekiz Su Köpeği.

Kimbilir, belki her konuda ABD’nin çizdiği çizgilerde yürümeye uğraşanlar da, biraz faydalanır bundan.

Kimbilir, belki o zaman insanları, hayvanlarıyla olan ilişkileri üzerinden değerlendirmezler.

Belki o zaman, hayvan sevmek ya da sevmemek üzerinden değil de, görüşler ve icraatler üzerinden yapılır politika da.

Tüm dünyada, Sasha ile Malia’yı örnek alan çocuklar da, hayvanları sevmenin kötü birşey olmadığını farkedip, ömür boyu unutamıyacakları güzel dostluklar kurarlar hayvanlarla.