Obama ve Kral Abdullah arasındaki fark

Kültürler ve yaşam şartları, insanlığı birbirinden ayıran en önemli faktörlerden…

Her ne kadar insanı insan olarak görmek, çağdaşlığın gereği olsa da, çağdaşlığında bir sınırı olmalı değil mi?

Bilindiği gibi son birkaç günden beri, ülkede; özellikle seçim sonrasına gelmesi itibarıyla çok yoğun bir dış politika gündemi var. Üstüne üstlük birde ABD Başkanı Barack Obama gelince, seçim sonuçlarıymış, ekonomik krizmiş vs… Hak getire!

Burada dış politikadan ziyade, ülkemize gelen misafir Devlet başkanları, Krallar, Kraliçeler vs… arasındaki kültürel farkları gündeme getireceğim.

Bu gün dünyayı yöneten adam konumundaki ABD Başkanı Barack Obama geliyor ve ilk iş olarak Anıtkabiri ziyaret ederek, daha önceden yazılı metini es geçip, kendi el yazısı ile ülke insanının ruhunu okşayan kelimeleri kaleme alıyor…

Oysa bu ülke ne ziyaretçiler gördü! İran’dan gelen onca ziyaretçi, hiçbir zaman Anıtkabiri ziyaret etmedi. Bazı ziyaretler, günübirlik çalışma ziyareti adı altında İstanbul ilinde gerçekleşti. Bizi yönetenler, oraya koşup, onların ayağına gittiler ve çevrelerinde pervane oldular!

Bir başka örnek de herkesin bildiği gibi, bizim yöneticilerimizin istikametimizi çevirmeye çalıştıkları Suudi Arabistan ve onun Kralı Abdullah!

Kral Abdullah’ın Türkiye ziyaretini hatırlayanınız var mı? Her halde vardır. Olmayanlar içinde kısaca bir hatırlatma yapalım.

Suudi Arabistan Kralı Abdullah’da, Ankara’da Obama'nın şu anda kaldığı otelde kalmıştı. Tabi otelin bazı bölümlerdeki eşyalarını değiştirerek! (İşin en garip tarafı bu. Memleketlerinde elleri ile yemek yiyenler, beş yıldızlı otelin Restoran bölümünde değişiklik yapılsın diyor) Tabi bu değişikliklerle yetinmeyen Kral, kendisine bir çeşit mobil Suudi ikametgâhı yapmıştı...

Duvara kendi resmini koydurtmuş, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı o otele giderek, Kralın biri sağına, biri soluna oturup, sırf Kral’a jest olsun diye, resim çektirmişti...

Sizin aklınıza gelen, benimde aklıma geldi ve Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın Ankara ziyareti ile ABD Başkanı Barack Obama’nın ziyareti esnasındaki görüntülerleri karşılaştırmak istedim. Bir tarafta Dünyayı yöneten ABD ve onun Başkanı Barack Obama, öbür yanda kendi halkını bile yönetmekten aciz, halkının üzerinde kurduğu baskı ile hâkimiyetini sürdüren, kendini beğenmiş, halkının zenginliklerini cebellez eden Kral Abdullah! Ve Televizyonlara yansıyan görüntüler…

Bu görüntülere bakan birisi olarak, ülke yöneticilerimizin sorgulanması gerektiğini düşünen birisiyim. Acaba önce sorgulanması gereken Suudi Arabistan Kralı Abdullah ile ABD Başkanı Obama arasındaki görgü, nezaket farkı mıdır? Düşünmeden de edemiyorum.

Hatırlarsanız, aynı otelde Suudi Kral’ı Abdullah’da kalmıştı. Hem de ne kalma! Bir yanında Abdullah Gül diğer yanında Recep Tayyip Erdoğan olduğu halde, sanki ben İslam Dünyasının da Kralıyım der gibiydi!

Dünya Diplomatik çevrelere yerleşmiş nezaket kurallarına göre; ülkeyi ziyaret eden bir devlet başkanı ya da cumhurbaşkanıysa, ülkenin Başbakan’ı ona gider. O Cumhurbaşkanı veya Devlet Başkanı kimse, o da Bizim Cumhurbaşkanına gider…

Böylesi hareketlerin dışında kalanlar, ya jest’e, ya da yağcılığa delalettir...

Şimdi resimleri yan yana getirip bir bakalım.

Suudi Arabistan Kral Abdullah, Otele astırdığı kendi resmi bulunan duvarın önünde küçük dünyaları ben yarattım der gibi, gerim gerim geriniyor...

ABD Başkanı Obama, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı bile “Başbakanlık Konutu”nda ziyaret ederek, Kral Abdullah ile arasındaki farkı gösteriyor!..

İşte Batılı ile Orta Doğulu arasındaki fark...

Hatırlayanınız var mı?

Hani bir zamanlar Libya çöllerindeki kurulan çadırı?

Çadır önünde meydana gelen ve basına yansıyan olayları?

Usta, Çırak ilişkisini!

Diplomasi nasılda ayaklar altında sürünmüştü.

Buradan şunu çıkarmak mümkün! Bir insana veya ülkeye olduğundan fazla değer verirsen, haliyle şımarır. Ve tüm cehaleti ortaya çıkar. İşte bu da böyle bir örnek…