Obezite nedir?

Obezite nedir?

Obezite ya da halk arasında bilinen adıyla şişmanlık, vücutta fazla miktarda yağ birikmesi sonucu ortaya çıkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.

Obezite, besinlerle alınan enerji miktarının, metabolizma ve fizik aktivite ile tüketilen enerji miktarını aştığı durumda ortaya çıkar.

Obezite, insan vücudunda kalp ve damar sistemi, solunum sistemi, hormonal sistem, sindirim sistemi gibi sistemleri etkileyen ve birçok önemli rahatsızlığa zemin hazırlayan bir hastalıktır.

Ülkemizin en önde gelen Üniversitelerinden3Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesince Yapılan araştırmalar, hafta sonları gençlerin yüzde 70'inin alışveriş merkezlerindeki fast food gıdalarla beslendiğini ortaya koymuş.

Bu araştırma ile obezite sorununun her geçen yıl nasıl arttığını, yanlış beslenme ve fiziksel aktivitenin azlığı gibi etkenlerin kiloya neden olduğunu görebiliyoruz.

Genetik özelliklerin de kiloda önemli bir etkisinin olduğu da bir gerçek. Obezitede genetik özellikler bahçe ise çevresel faktörler de o bahçenin ayrık otu misali.

Obezitenin çocuk ve gençleri tehdit ettiği her gün biraz daha kendisini gösteriyor.

Ülkemizde çocuklardaki obezite oranı son 20 yılda yüzde 5'ten yüzde 15'e yükselmiş. Yanlış beslenme ve aktivite azlığı bunda önemli bir etken. Uluslararası dergilerde yayınlanan verilere göre, 1972'de 7 bin 500 olan fast food restoranlarının sayısı 1997'den sonra 200 binlerin üzerine çıkmış.

Bugün rakamlar daha da yüksek. Özellikle alışveriş merkezlerinin üst katlarında bulunan ve fast food tarzı yiyecekler satan mekânlar, sosyal bir ortam sağladığı için gençler tarafından tercih nedeni.

Yapılan araştırmalar, hafta sonları gençlerin yüzde 70'inin buralarda yemek yediğini ve haftada 2 kez fast food türü yiyeceklerle beslendiğini gösteriyor. Buralara harcanan para, yılda 5.2 milyar dolar. Haftada 2 kez bu tür yiyecekleri tüketmek ise 15 yılda 4.5-5 kilo alınmasına neden olabiliyor.

Demir, kalsiyum, vitamin, folik asit açısından fakir, yağ, enerji, kolesterol, tuz ve basit karbonhidrat bakımından zengin fast food yiyeceklerin obeziteyi tetiklediğini ifade eden uzmanlar, kolay erişilebilirlik, lezzet ve reklamların gençleri ve çocukları bu yiyeceklere yönlendirdiğini vurguluyorlar.

Çocuklarımızın günde en az 2 saatlerini televizyon karşısında geçirdiklerini düşünecek olursak, bu sırada hiçbir şey yemeseler bile bir enerji de harcamayacakları bir gerçek. Bir de televizyon başında; kek, şekerleme, cips yediklerini düşünürsek bunlardan alacakları enerji miktarını düşünün.

Uzmanlara göre günde 2 saat kesintisiz televizyon izleyen ya da bilgisayar oynayan çocukların fazladan 40 gram alma olasılığı bulunduğunu ifade ediyorlar. Gençlerin spora yöneltilmesi ve doğru beslenme konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Obezitenin özellikle büyükşehirlerde yaşayanlar için ciddi bir tehlike haline geldiğini yadsınamaz bir gerçek. Dünya sağlık örgütünün, yiyeceklerin üzerine "şişmanlatır" ya da "yüksek kalorili ürün" ibaresinin konulması, porsiyonların küçültülmesi gibi önlemler almayı planladığını basına yansıyan bilgiler arasında.

Ancak buna Kapitalistler izin verir mi? Meçhul. Eğer bir yerden oluk oluk para geliyorsa, insan sağlı o sektör için ikinci plana itiliyor. (Tıpkı Irak'ta ABD'nin uyguladığı gibi. Petrol birinci öncelik, Irak halkının ölümü belkide çok daha arkalardaki bir öncelik(!))

İnşallah bu uyarılar bir an önce hayata geçirilir de, sağlıklı nesiller yetiştirilir!..