Ödevler giderek devleşiyor

Uzm Dr Osman abalı

Çocuk ve genç psikiyatristi

Ödev in amacı nedir?

Eğitim sürecinde öğrenme zamanlarının artırılması çocuğun okulda öğrendiklerini pekiştirmesi ve kendi potansiyelini artırması için ödevler verilir. Bu ödevlerin belli bir amacı olması ve çocuğun yetişme sürecine katkısı olmalıdır. Ödev çocuğa gerçekten fayda sağlıyor, öğrenme düzeyini artırıyor ve onu bir sonraki öğrenme açısından destekliyorsa fayda sağlayarak amacına uygun demektir. Ancak yaşa uygun olmayan, fazla miktarda, gereksiz tekrarlar içeren ve zamansız verilen ödevler ise ödevin amacının tam tersi bir durumun oluşmasına yani çocuğun eğitim ve öğretimden soğumasına sebep olmaktadır.

Çok ödev yapmak başarıyı artırır mı?

Çok ödev yapmak başarıyı artırmak yerine azaltır. Yani çocukların çok ödev yapması onların başarılarında pozitif gelişme sağlaması beklenirken tam tersi olarak başarısızlığa kapı açabilir. Çocuğun öğrenmeden ve eğitimden soğuması için çok aşırı verilen ödevler bir basamak teşkil edebilir. Çok ödevi olan çocuk gereksiz yere angarya yaşadığı ve sıkıldığı için zamanla öğrenmekten ve eğitimden soğuyacaktır. Onun için keyifli olan çalışmalar tekrarların, gereksiz ayrıntıların olduğu uzun çalışma süreçlerine dönecektir. Bu durumda çok istekli bir öğrenci bile zamanla sıkılmaya ve ödevlerini hiç yapmamaya başlayacaktır. Bu sebeple çok ödev yerine gerekli ve yeterli olan hedefe dönük ödevler başarıyı daha iyi artıracaktır. Bu eğitim sürecinde maalesef çocuklar saatlerce uzayan ödevlerin altında kalıp ezilmekte ve hayatlarının öğrenme açısından en verimli zamanlarında dersten sıkılarak kendilerini TV ve bilgisayara vermektedirler.

Öğrenme ödev ile desteklenmelidir

Zekanın bazı alanları vardır. Zeka alanlarına göre öğrenme alanları da şekillenir. Her çocuğun her bir zeka alanında eşit miktarda kapasitesi yoktur. Öğrenme alanları kişiye özeldir. Her bir kişi için farklıdır ve özeldir. Dolayısı ile standart bir şekilde verilen ödevler bazı öğrencilerin zeka alanlarına hitap ederken bazılarınınkine ise hitap etmeyecektir. Bu durumda ise çocukların bir kısmı kendileri için hiç çok zor gelen ödevleri yapmak zorunda kalacaktır. Çocukların öğrenme alanları keşfedilerek ve bilinerek verilen ödevlerin faydası büyüktür. Standart olarak verilen ödevlerin ise keyifli ve öğrenmeyi destekleyici mahiyette olması gerekir. Bir çocuk kendi zeka alanına hitap etmeyen bir ödevi yaparken aşırı düzeyde zorlanır. Yani çocuk o ödevi yaparken diğerlerine göre daha fazla enerji sarf eder. Bu durumda motivasyon, ödül, öğrenmede yeterlilik olması gerekir ki çocuk o ödevi yaparken aşırı düzeyde sıkılmasın. Diğer türlü aşırı düzeyde sıkılma olacaktır. Eğitimcilerin bu açıdan çocukların ödev yapma süreçlerini daha olumlu ve rahat hale getirmeye çalışmaları faydalıdır. Bu açıdan ilköğretimde verilecek ödevlerin miktarı ve çeşidi önemlidir.

Öğrenme güçlükleri ve dikkat eksikliği ödev yapma zorluğu oluşturur

Çocuklarda mevcut olabilecek okuma güçlüğü, yazma güçlüğü, matematik güçlüğü gibi öğrenme güçlükleri ödev yapmayı oldukça zor hale getirebilir. Ayrıca dikkat problemleri de çocuğun ödeve karşı isteğini azaltır. Bu durumda çocuğun ödev yapması için gerekli olan okuma, yazma ve matematik işlemlerinde aşırı bir efor sarf edilir. Çocuk okurken ve yazarken aşırı düzeyde yorulur. Bu durumda ödev yapmak çok can sıkıcı ve stresli hale gelir. Çocukların okuma, yazma ve matematik olarak altyapılarının tam olması öğrenme ve ödev yapma düzeyini artırır. Maalesef bazı çocuklarla karşılaşıyoruz ki ilkokul beşe gelmiş ama hala okuma becerisi gelişmemiş. Bu çocuğun öğrenmesi ve okuduğunu anlaması hayli sıkıntılı bir hale gelmektedir. Bu durumda giderek ödev yapmaktan soğumaktadır. Anne babalara tavsiyemiz eğer çocuklarında okuma, yazma gibi alanlarda zorluk varsa önce bu alanlarda destek sağlamaları ve onların öğrenme aşamasında gerekli olan bu altyapıyı sağlamalarına yardımcı olmaları gerekir. Bu konuda www.adeda.com.tr adresinden gerekli bilgileri alabilirler.