Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Aralık '06

 
Kategori
Eğitim
 

Öğretmenin fendi, AVEA' yı yendi

Öğretmenin fendi, AVEA' yı yendi
 

7 Kasım sabahı, öğrendiğinizde hoşlanmadığınız ama bilmenizin büyük önem taşıdığı bir haberle karşılaştınız blog sayfamda(1)… AVEA sınırsız kullanım vaatleri ile sattığı öğretmen hatlarına hem de sessiz sedasız ayda 1000 dakikalık sınırlandırma getirecekti… İlgili şirket her ne kadar bu kararını öğretmen hat kullanıcılarının çok büyük bir bölümüne duyurmamış olsa da, sitemiz gibi başka site ve mail gruplarının da konuyu gündeme getirmesi üzerine karşılaştığı baskı sonucu olsa gerek, yetkili kişilerden açıklamalar gelmeye başlandı.

Şirket yetkilileri uygulamalarının gerekçelerini ve kendilerini haklı gösterebilecek nedenler açıklamaya başlamışlardı... Sınırsız kullanımın su-istimal edilişi, makul kullanım sınırının aşımı ve 1000 dakikanın hemen herkese yetecek bir süre olduğu yaklaşımları, açıklamalardan bazıları… Aslında sadece bu açıklamalar bile tüketici tarafından baskı altına alındıklarının bir göstergesi idi.

Fakat nedense meslektaşlarımızın hiç de azımsanmayacak bir kesimi “ne yapılırsa yapılsın” sonuç alınamayacağına o kadar inanıyorlardı ki, bu nedenle hiçbir tepki vermiyor yada sadece bir mail göndermeyi yeterli görüyordu. Gerçekten toplumu eğitmekle görevli bir meslek grubunun çok büyük bir kesiminin “öğrenilmiş çaresizlik” yaşadığını gözlemlemek benim adıma ızdırap vericiydi… Öyle ya, hiçbir şeyi değiştiremeyeceğine inanan bizler, öğrencilerimize, hayatlarını ve toplumlarını değiştirebileceklerini nasıl öğretebilirdik!…

Bunun üzerine 19 Kasımda, ilgili firmanın tüketicisini nasıl mağdur ettiğini, nasıl hukuk dışı hareket ettiğini ve yapabilecek çok şeyimiz olmakla birlikte neden bir şeyler yapmamız gerektiğini ifadeye çalıştığım bir yazımı yayımladım blog sayfamda(2)… Fakat bütün bunlara rağmen genel olarak öğretmenlerin kullandığı www.rehberlikportali.com sitesinin anket bölümünde yer alan, “Sizce Öğretmenler AVEA"ya Geri Adım Attıracak Tepkiyi Verebilecek Mi?” sorusuna verilen yaklaşık 2 bin yanıtın %38”ini ‘Hayır’ seçeneği oluşturmaktadır(3). Sadece bu anket bile bu kadar açık ve net mağdur ediliş karşısında bile kendimizi ne kadar çaresiz hissettiğimizi ve bir şeyleri değiştiremeyeceğimize olan inancımızı göstermek açısında anlamlı ve bir o kadar da üzücüdür.

Sonuç olarak gerçekten yapabileceği ve değiştirebileceği şeyler olduğuna inananlar harekete geçmişti bile… İlgili şirketin müşteri hizmetleri şikayetlerle ve hat kapatma istekleriyle kilitlenmeye başladı. Muhtemelen mail kutularında binlerce belki de on binlerce şikayet maili birikmişti. Basına yapılan baskıyla da bu konu basında yer bulmaya başlamış, tüketici dernekleri açıklamalar yapmış ve birçok sitede konu tartışılır olmuştu. Bu dalavereye en sert tepkiyi göstererek bütün hattını yada en azından bir hattını kapatan meslektaşlarımız da yok değildi…

Bugün görülüyor ki, sergilenen bu demokratik tepki amacına ulaştı. Zira ilgili firma uygulamasından vazgeçti. Vazgeçmek bir yana öğretmenlerin gönlünü almak için, 24 Kasımda ücretsiz “sms” göndertme jesti yaptı… Hatta hattını kapatmak için müşteri hizmetlerini arayan tüketicisine neredeyse yalvarıyor, vazgeçirmek için… Şahsen uygulamadan vazgeçilmiş olması ve çocuğa elma şekeri vermeye benzeyen bu jest, kapattırdığım hattımı açtırmamı aklıma bile getirmiyor. Zira ilgili kurum, büyük işletmelerin olmazsa olmazlarından olan “güven” kavramını yıktığı gibi, ne zaman nasıl bir manevra ile tüketicisini mağdur edeceği belirsiz kuşkular bıraktı zihinlerde… Her şeyden önce, insanlara ve tüketiciye olan saygıyı ayaklar altına aldı, bana göre…

Bugün bu konuya tekrar değinmemin nedeni, eğer gerçekten inanarak, demokratik tepkimizi birlikte hareket ederek gösterebilirsek, gerçekten evet gerçekten sonuç alabiliriz. Bu süreç bunun en büyük göstergesidir. Ha ilgili kurum ya da bir başkası yarın başka bir sürprizle karşımıza çıkabilir… Fakat yine yapabileceğimiz çok şey olacaktır ve olmalıdır, yeter ki, inanalım ve harekete geçelim… Bence bu tepki süreci, sadece ilgili kuruma değil, bir çok kuruma hatta bireye ders niteliğindedir.

Unutmayınız, herkes hayatının filminde başrol oynama şansına sahiptir, fakat kimileri sadece figüran olduklarına inanmaktadır. Başrol yada figüran olmak tamamen bireyin kendi seçimidir…

(1) İlgili Köşe Yazısına Ulaşmak İçin Tıklayınız… http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=12746
(2) İlgili Köşe Yazısına Ulaşmak İçin Tıklayınız… http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=14182
(3) İlgili Köşe Ankete Ulaşmak İçin Tıklayınız... http://www.rehberlikportali.com/Anket.asp?anket_id=18

 
Toplam blog
: 157
: 12370
Kayıt tarihi
: 22.08.06
 
 

1996-2000 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü, Psikolojik Danış..