Bir eğitimci olarak 13 yıldır ÖSS ve OKS sınav maratonunun içindeyim. Öğrencilerimin ve ailelerinin sıkıntıları, heyecanları ve hayalleriyle hemhal olmuşum. Çok farklı dünyalarla eğitimi konuştuk bugüne kadar. Çözümler ürettik, sonuçları gözlemledik, değerlendirmeler yaptık.
Tecrübemi ve değerlendirmemi siz sevgili blog dostlarıyla paylaşmak istiyorum. İlk olarak OKS’ de başarılı olup A.Robert, Galatasaray, İstanbul Lisesi, Ankara Fen Lisesi ve diğer başarılı liseleri kazanan; ÖSS’de başarılı olup ODTÜ, Boğaziçi, Bilkent gibi üniversiteleri kazanan ve hedeflerine ulaşan öğrenci ve ailelerimin ortak özelliklerine değineceğim. İnşallah bu heyecanı yeni yaşayacak olan veli ve öğrencilerime bir yol haritası çizmiş olurum:
Önce başarılı öğrencinin özellikleri
İyi bir dershane seçimi yapar. Dershane seçiminde kriteri aynı seviyedeki eski öğrencilere uygulanan programlar ve sınav sonuçlarını olur.
Çok iyi dinleyicidir. Dersi mutlaka derste öğrenir, ek çalışmaları telafi için değil pekiştirme ve geliştirme için yapar.
Ön sırada oturur. Ders boyunca sadece tahtayı ve öğretmeni görür. Arka sırada oturduğunda ders dinlerken tüm sınıfın kendi dikkatini dağıtacağını bilir.
Öğretmenlerini pek rahat bırakmaz. Sürekli sorar, araştırır, aklına takılanın cevabını almadan, tatmin olmadan “tamam” demez.
Ötelemez. Ertesi güne aynı problem ve sorunla başlamaz. Bilinmeyenleri ve problemleri yığın haline getirmez.
Menfaatçidir. Zamanı ve tüm imkânları hedefine uygun kullanır.
Dağılmaz. Bir danışmanla çalışır, her okuduğunu ve duyduğunu kendi üzerinde denemeye ve uygulamaya kalkışmaz. Amaçtan çok araçlarla meşgul olmaz.
İstikrarlıdır. Bir çalışma programını devam ettirirler. Çalışma temposu pek değişmez.
Yanlışlarından ders alır. Soru çözerken yaptığı yanlışların öğrenme yolunda eline geçen en iyi fırsatlar olduğunu bilir.
Konuyu sorular üzerinde öğrenir veya öğrendiklerini sorular üzerinde denetler. Farklı kaynaklardan soru pekiştirmesi yapar.
Kendini iyi teşhis eder, sorumluluğunu kendi taşır. Ailesine ve çevresine yük olmaz. Eksik taraflarını en iyi kendi bilir, çalışmalarını ona göre ayarlar.
Sadece eksik olduğu konulardan özel ders alır veya dershane öğretmenleriyle bu eksikliğini giderir.
Negatif seçici değildir. Hayata ve sınavlara “Ya başaramazsam!” penceresinden değil, “Ben başarırım.” Penceresinden bakar. Kendini hep olumlu motive eder.
Yoğun tempoyla beraber programlı bir şekilde özel hayatına da zaman ayırır.
Fark edilmeyi beklemez. Öğretmenlerinin kendisiyle ilgilenmesini beklemeden kendisi öğretmenleriyle ve derslerle ilgilenir.
Özgüven sahibidir. Ailesi, öğretmenleri, arkadaşları ve çevresinden sık sık küsmez, mızmız değildir.
Ayakları yere basar. Deneme sınavlarında elde ettiği başarıları kendisini rehavete sürüklemez, bilakis motive eder.
Hedefleri vardır. Sınav sonunda elde edeceği yeni hayatın ve fırsatların farkındadır.
Hayatta yaşadığı sıkıntı ve olumsuzluklar, kendisini daha da hırslandırır, motive eder.
Rakiplerinin sadece çevresindeki öğrenciler değil Türkiye’de sınava giren tüm öğrenciler olduğunu bilir ve gevşemez.
Gelecek yazımda velilerin ve seviyesi düşük öğrencilerin yol haritasını vermeye çalışacağım. Selamlar
