Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Temmuz '10

 
Kategori
Eğitim
 

Oku dağıtmak şart mı?

Yaz günlerinin gelmesiyle düğünler çoğaldı. Dertlerde arttı demektir. Kimi de okuyu düğünlerin vazgeçilmezi görür. Olmayınca düğün olmamış gibi görürler…

Oku pahalı olur. Havlu, çorap, v.s. zor beğenilir.

Yöremizde ki yerleşmiş olan adet oku dağıtımıdır. Kimi sırf masraf der. Kimi düğünün olmazsa olmazı görür. Kimi de okunun itibar göstergesi olduğunu algılar.

Burada davet etme konusunu daha öncede dile getirdik. Muzdarip olduğumuz en büyük konudur oku alımı ve dağıtımı.

Okunun yersiz olduğunu düşünenler, bir türlüde düğünün vazgeçilmezi olarak kabul ederler oku dağıtımını.

Maalesef günümüzün bu kadar hengâmesinde birde oku dediğimiz yöresel olan davet şeklimizin nasıl terk edilir diye kafa yorma zamanı geldi de, geçti bile.

Okuya düğünlerin kamburu denebilir. Kardeşlerin ve çevrenin kendini okunun niteliğiyle değer yargısına varması çok tuhaftır.

Okunun durumu kişilerin değerli olup olmadığını ölçü olarak kabul etmektedirler. Bazen aile içi kırgınlıkların temel nedeni oku olmaktadır.

Okunun hele ayrımcılık yapıldığını düşünen kardeşiniz varsa işiniz çıkmazdadır. Aile içinden düğünlerde göremediğiniz yakınlarını sual edince düğün sahibi mahcup olmamak için geçiştirici cevap verir.

Düğünde tatsızlık çıksın istemez. Aynı kavrayış maalesef oklanan kişilerde yoktur. Maddiyatı kötüleyen bizler nasıl olurda bu kadar maddiyatın peşine düşeriz biri anlatırsa sevineceğim.

Okunun yerini davetiyeye dönüştürmeli insanlar. Zamanın ve mekânın durumuna göre örf ve adetler zararlı değilse değişebilir.

Yalnız bizim kusurumuz çok, hem de tahmininizden çoook fazla. Okunun yasaklanacağı kararını alanlar kendileri düğüne başlamadan önce saklıca tarafını okurlarsa bu tutmaz.

Önce alınan kararın doğru olduğuna kendimiz inanmalıyız kişinin etkisi olsun.

Kişi olarak okudan dertleniriz. İşte fırsat oku dağıtma dediğinizde toplum ne der, der size kızarak?

Oku bile dağıtamadı. Oğlunun değeri yok ki, onun için oku dağıtmadı derler. Altından kalkılması imkânsız külfetin altına gireriz.

Külfetin alternatifi toplumun ileri gelenleri ve de o yıl düğün dernek yapacaklar mutabık kalırsa bu iş çözülür.

Hepimizin oğlu, kızı eskisi gibi beş, altı, yedi değil. İki, üç oğlumun düğününde oku dağıtmayım mı bunda dağıtayım da sonra Allah kerimdir der çoğumuz.

Kızımız evleneceğinde de bir kızım var onun için de dağıtayım tövbe oku dağıtmayacağım derler. Zaten evimizde evlenecek kimse kalmadı ki, kimin için dağıtacağız?

Torunu yetişirse o zaman da, torunumun düğününe okusuz kimse gelmez diye müdahil olur. Oku dağıtılmasın dese anne ve baba çocuklarına çok acı laflar ederler.

Oku belki ilk çıkış zamanlarında olmalıydı. Günümüzde aile içi çatışmalar, çekişmeler dargınlıklar, geri çevirmeler yaşanmaktadır.

Oku dağıtımının bile başlıca sorun olduğunu söylemeye gerek var mı? Düğünde göremedim diyen birine, siz düğün mü yaptınız?

Sorusuna cevap sana oku gelmedi mi gelmedi.

Düğünün iyiliği ve kötülüğü oyucuya bağlı derler. Çok doğru derler. Oyucuya kızarlar, giderler.

Bunun ortadan kaldırarak davetiye âdetini yerleştirelim daha ekonomik, dağıtımının zaman almayacağını akıl edemeyiz.

İllaki okuyla düğün olmamalı, okunun yerine davet usulünü getirmeliyiz.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..