Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Aralık '06

 
Kategori
Güncel
 

Okul orucu bozar mı?

Eğitim sorunları! Dün, bugün, yarın ve ertesi gün sürekli devam eden ve edecek olan sorunlar. Artık boğuluyoruz. Hem eğitimin maddileşmesinden hemde eğitimin sıkıcılığından.

Öğretmenlerin (sözüm meclisten dışarı) hayvan terbiyecisi haline gelmelerinden. Öğrenciye ne gözle baktıklarını çok merak eder hale geldim. Şu seçim anketlerini bırakıp öğretmenlerin ne düşündükleri hakkında bi anket yapılsa ne kadar güzel olur.

Ben üniversite öğrencisiyim diyemiyorum. Ben bilim kadını olacağım diyemiyorum. Ben üniversite okumaktan zevk alıyorum diyemiyorum. Ben gelecekte benden sonrakilere faydalı olacağım diyemiyorum çünkü kendi akıbetimi kestiremiyorum.

Halbuki ben senelerce kendime, çevreme, vatanıma, milletime, insanıma, aileme ve benden sonra gelenlere faydalı olacağım diye okudum. Bunu daha önce anlayamamıştım ama şimdi anlıyorum ki ben öyle bir eğitim sistemi içerisindeyim ki hem beni boğuyor hem faydalı olmam gerekenleri.

Kardeşim lise birinci sınıfta. Her okuldan gelişinde farklı bir sorundan bahseder oldu. Ben onun bahsettiği sorunları dinledikçe hayretim tavana vurdu. Kendimi tutamadan sürekli ''bir öğretmen nasıl böyle davranır'' diyip durdum içimden. Ama içimden. Kardeşime onu derslere empoze edici şeyler söylüyorum sürekli. Tabi öğretmenlerin yalnışlarından da bahsediyorum ama onun dersten soğuduğunu görünce ister istemez farklı noktalara bağlıyorum olayları. Artık çıkar bir yol bulamayınca ''bak bu kadar anlatıyorsun, şayet yalnış noktalar görürsen mutlaka karşı çık, hakkını koru. Ama karşındakinin öğretmenin olduğunu unutma'' diyorum.

Artık sözleşmeli öğretmen olayıyla durumu biraz abartıp önlerine geleni ucuz yollu öğretmen yapmaya başladılar.

Benim halam ve onun kuşağı öğretmen enstitütülerinden mezun olan öğretmenler. Bugünkü şartlara göre daha kısıtlı olanaklarla okumuş insanlar. Ama karşılaştırma yaptığında dünde çok kalitelilermiş bugünde çok kaliteliler, bunun ispatı mezun ettikleri öğrencilerdir.

Daha iyi olacak yere gittikçe batıyoruz.

Fen_edebiyat fakültesinde eğitim görüyorum ve işime yaramayacak milyonlarca şey EZBERLİYORUM. Birde ezberlemek yetmiyormuş gibi yine işime yaramayacak, gerekli_gereksiz milyonlarca şey ÇİZİYORUM. sınava girer girmezde hepsini unutuyorum. Sonra haydeeeeeeeeeeee final sınavında tekrar ezberle. Bazen deniyorum ezberlemeden oluyor mu diye, sağa dönüyorum sola dönüyorum ne fayda. Olmuyor olmuyor.

Bi de hep der dururlar, sayın devlet büyüklerimiz: ''biz fen_edebiyat fakültelerini bilim adamları bilim kadınları yetiştirmek için açtık''.peeeehhhh

Herhalde hiçbir ülkede yılda milyonlarca bilim adamı mezunu veren üniversite yoktur. Ya bu fakültelerin amacını değiştirin ya iş alanlarını genişletin ya da müfredatı değiştirin. E tabi bu söylediklerim çok geçici öneriler.

Çocuklarımızı, geleceğimizi daha fazla kaybetmeden şu sisteme bir halçare bulalım. Biraz daha beklersek, teknolojinin hızla gelişiminide göz önünde tutarsak öğrenciler öğretmenlerin maskaralıklarını cep telefonlarıyla çekmek yerine tüm dünyaya barkovizyonla canlı yayın yapacaklar.

Ölüm zamanı yaklaşmışken, toprak eğitim sistemini içine çekmeden son bir müdahalede bulunalım.

 
Toplam blog
: 8
: 407
Kayıt tarihi
: 19.12.06
 
 

1987 Bursa doğumluyum. İlgimi devamlı edibi ve siyasi konulara yöneltmek istediğim halde eğitim sist..