Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ekim '12

 
Kategori
Güncel
 

Okulları hedef alan terör,solun bakar körlüğü, eğitim sendikaları...

Okulları hedef alan terör,solun bakar körlüğü, eğitim sendikaları...
 

Türkiye gündemi Suriye’ye yönelik tezkere tartışmaları, Diyarbakır Emniyet Müdürü’nün açıklamaları ve Suriye’ye giden uçağın alınan bir istihbarata dayanılarak F16’lar ile inişe mecbur edilmesiyle meşgul. 

 

Diğer taraftan 2011 referandumu ile muktedir olan AKP iktidarının ‘Kürt sorunu’na güvenlikçi yaklaşımı yeğleyen stratejisi ve PKK’nın kamuoyunun bildiği üzere ‘alan hâkimiyeti’ kurmaya yönelik saldırıları.

 

Ve şiddetin giderek yükseldiği süreçte sivillere yönelik saldırıları nedeniyle, örgütün vicdani ve ahlaki meşruiyet yitirdiğine dair yapılan değerlendirmeler.

 

Sol aydınların sivilleri hedef alan eylemler zincirinin son hedefi okullara yönelik saldırılara karşı seslerini yükseltmemeleri.

 

Şiddete gerekçesi ne olursa olsun karşı çıkmak vicdani ve ahlaki bir aydın sorumluluğu olmalı; okullara yönelik saldırıların amasız/lakinsiz reddedilmesi, meşru gösterilmemesi insanın yaşam hakkına yönelik saldırılar kimden ve nereden gelirse gelsin mahkum edilmeli.

 

 

Kamuoyunda okullara yönelik saldırılar ve saldırılara verilen tepkiler Türkiye gündeminin yoğunluğu nedeniyle pek öne çık(a)mıyor.  BDP Muş  Milletvekili Demir Çelik TBMM’de yaptığı açıklamada, “Her şeyden önce anadilde eğitimi savunmak doğru ama anadilde eğitim yapılmıyor diye okulu hedef almak doğru değil, insani değil. Okullar Milli Eğitim Bakanlığı’nın kurallarını uygular. Onu basmak, molotofla yangın yerine çevirmek yanlış”dedi.

 

BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’da okullara yapılan saldırılar ile ilgili, “Bu olaylar kim tarafından yapılırsa yapılsın, yanlıştır, terör eylemidir. Eskiden devletin bekaası adına birileri köy yakıyordu, insanlar caddelerde infaz ediliyordu. Bugün de eğitimin engellenmesi yanlıştır. Kürt siyasal talepleri adına da yapılsa terör eylemidir.” diyerek düşüncelerini ifade etti.

 

Okullara yönelik saldırılara veliler tarafından da tepkiler geliyor. Bu yazının hazırlandığı saatlerde ‘Van’ın  Erek Mahallesi Mehmet Akif Ersoy Lisesi’nin bahçesine kurulan ve sınıf olarak kullanılan 2 konteynırın PKK’lılar tarafından yakıldığı’ haberleri düştü internete.

 

Diyarbakır’da Şehitlik Lisesine yapılan saldırıda ses bombası ve molotofkokteyli atılması sonucu 2 öğretmen ve  1 öğrenci yaralanmıştı. Yapılan saldırılar üzerine eğitim sendikaların tepkilerini öğrenmek için sitelerine bir bakalım;

 

Eğitim Sen  (Eğitim Ve Bilim Emekçileri Sendikası), ‘Okulları Hedef Alan Şiddeti Kınıyoruz’  başlıklı bir açıklamayla saldırıyı kınadı fakat açıklamada yer alan   “Bizler biliyoruz ki bu durum, Kürt sorununun çözümsüzlüğünün sonucu olarak tırmandırılan şiddetin bir sonucudur.” diyerek okullara yapılan saldırıları kınarken  ‘olağan gören’ sorunlu bir dil kullandı (09.10.2012 15:43:23).

 

 

Eğitim Sen’e ‘Tüzüğünde anadilde eğitim’* olması nedeniyle açılan kapatma davası sürecinde  ayrılanların kurduğu Eğitim İş’in açıklaması; “..Terör örgütü, bölgedeki eğitim-öğretimi kesintiye uğratmak için giriştiği faaliyetleri son dönemlerde iyice arttırmıştır. Bölgede güçlenmek, okullara hakim olmak ve öğrencileri yönlendirebilmek için, daha önce öğretmenleri kaçıran terör örgütü, şimdi de okullara saldırarak öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin can güvenliğini tehdit etmektedir..”

 

AKP iktidarı döneminde  palazlanan Eğitim Bir Sen’in sitesinde ise yer alan son basın açıklaması 26 Eylül tarihinde İzmir’de öğrencisi tarafından bıçaklanarak öldürülen Fen Bilgisi Öğretmeni Rabia Sevilay Durukan ile ilgili açıklamaydı, herhalde yoğunluktan okullara yapılan saldırıları gör(e)mediler.

 

Türk Eğitim Sen’in sitesinde ‘Okullara Yapılan Saldırıyı Şiddetle ve Nefretle Kınıyoruz’ başlıklı açıklama yer alıyordu (09.10.2012-12.).

 

 

Okulları hedef alan öğretmenlere ve öğrencilere yönelik teröre sivil toplum örgütlerinin yüksek sesle karşı çıkmaları vicdani ve ahlaki sorumluluğun gereğidir. Yıllardır sendikalar öğretmenin ekonomik ve demokratik talepleri için bir araya gelip ortaklaşamadılar..

 Kaleminden başka hiçbir silahı olmayan öğretmenlerin geçmişte de saldırıların hedefi olduğu, katledildiği gerçeği ortadayken; farklı gerekçelerle/hesaplarla bir türlü ortak hareket etmeyen sendikaların hiç değilse öğretmenin, öğrencinin yaşam hakkına yapılan saldırılara karşı ortak ve amasız/lakinsiz tutum almalarını beklemek binlerce eğitim emekçisinin, öğrencilerin ortak talebi olarak görülmelidir.

 *Blog not:Türkiye, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası’nın (Eğitim-Sen) tüzüğündeki “anadilde eğitim hakkı” ifadesinden dolayı sendikaya kapatma davası açılması nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) mahkum oldu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..