Okuma yazma bilmeyene…

Antik çağın Yunanistan’ında kör cahil denmezdi.

Okuma yazma bilen ve defter kitap işleriyle uğraşanlar bile eğer yüzme biliyorlar ve sıkça banyo yapıyorlar ise, işte o zaman cahil sayılmazlardı.

Yunanlı: Yüzme sporunu(o zamanlar) olimpiyat disiplini olarak programa almamıştı.

Neden?

Ne bileyim belki de; insan ve yüzmek adeta, insan ve yemek içmek gibi algılanan bir olgudan öte değildi.

Yüzmeyi bilmeyene “kör cahil” gözüyle bakan Yunanlıdan sonra eski Mısır’a bir göz atacak olursak bu ülkede de kraliyet mensuplarına özgüydü yüzmek ve yüzmeyi öğrenmek. Asil çocuklara koç tarafından kulaç atma tekniği öğretilirdi.

(Ayak takımı da gizli gizli Nil’in ılık sularında çimerdi herıld)

Tarihi belgeler bize gösteriyor ki antik Roma; bu konuda da abartmaktan kendini alamamış.

Mükemmel yüzücü sayılabilmesi için bir askerin:

 Kılıç kalkanı deri eteği miğferi sandaletleriyle; su üstünde bir kuğu misali kalabilmesi şarttı hatta farzdı.

Konu Antik Roma’ya gelince, aklıma hemen gariban “Şubat” düştü. Ben severim kendisini minyon tiplidir lâkin piyasayı da ayağa kaldırmasını bilir.

“14 Şubat Sevgililer günü”

Namı diğer “Valentinstag, Valentine’s Day”

 Koltuğunun altında uluslararası kabul görmüş güçlü bir ası vardır. Bu gün; bu özel güne takılmayacağız.

Biz bugün Minyon Şubat’ın çıtı pıtılığını neye kime borçlu olduğuna bakacağız. İnsanoğluna tabii ki…

“Ben ben, çekilin yoldan; ben ben” Soyundan gelene…

Şana şöhrete nama düşkün imparatorlara bakacağız.

(İmparator olmadıkları halde –ŞŞN-tapanların sayısı şayanı dikkat çekici çoğunlukta; uyanacaklar elbet bir gün ha burada ha öteki boyutlarda)

Antik Roma’nın eski takviminde altıncı ayın adı sextilis idi bu ayın adını değiştirdiler ve Agustus-bizim bildiğimiz ağustos- yaptılar.

İmparator Agustus şerefine; sekizinci ay ve dolu dolu 31 gün oldu.

Çünkü: Temmuz da 31 güne sahipti aynı zamanda İmparator Julius Caesar’a atfedilmişti.

Bu iki imparatorun ayları en azından, en azından aynı uzunlukta olmalıydı; o zamanda takvim alt üst olacaktı.

Hemencecik bir kurban buldular, (o devirde en son ay şubattan) çelimsiz sonuncudan bir günü arakladılar.

Kimse de itiraz etmedi.

Şubat bu durumu sineye çeker gibi yaptı ama yine de boş durmadı.

Bildiğimiz gibi şu anda ikinci sırada yer alıyor.

İkinci yarısında, ayın on dördü gibi kurşunsuz cazibeli bir silahı var. İnsanları parmağında oynatıyor.

Şubat: Okuma yazma bilmese de…

Kasalarda MED keselerde CEZİR harekâtını oldukça başarılı bir şekilde hallediyor.

Teşekkürler

Zarife Şubat seni sevenlerin bol olsun.

Alev Meisel

13 Şubat 2015 Berlin