Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Aralık '06

 
Kategori
Eğitim
 

Okuma yazma öğretiminde yarış

Okuma yazma öğretiminde yarış
 

Ülkemizde, çocuklarımız yıllardır değişmeyen, değişeceğe de benzemeyen bir anlayışla eğitiliyorlar.

Bu anlayış; çok yüklü program ve ders saatıyla, daha iyi eğitim öğretim yaptığımızı zannettiğimiz anlayıştır.

Birinci sınıf öğrencisi de altı saat ders yapıyor, beşinci sınıf öğrencisi de. Bu durum çocuklarımızın fiziksel ve ruhsal durumlarına uygun değil. Her yaşın, sınıfın ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekli

İlköğretim birinci sınıf öğrencisine, en kısa sürede okuma-yazma öğretme saçmalığı içine düşüyoruz. Teftiş sistemi ve anlayışıda bunu teşvik ediyor. En erken okutan öğretmen en başarılı öğretmen anlayışına gidiliyor. Öğretmenler arasında adı konulmamış bir yarış başlıyor. Olan çocuklarımıza oluyor. Daha oyun çağındaki o körpe çocuklar mutsuz oluyorlar, istekleri azalıyor, psikolojik karın ağrıları başlıyor. Kekeliyor, tutukluk yapıyor, okula karşı sevgi ve ilgisi azalıyor.

En önemli dersler es geçiliyor.Çocukların kişilik geliştirmesi engelleniyor. Oyunlara. yüzmeye, gezi gözleme, çevreye çok az zaman ayrılıyor.

Batı ülkelerinin çoğunda çocuklar okuma- yazma becerilerini ilk üç yılda tamamlıyorlar. Daha az sınıflarda tutuluyorlar. Sosyal etkinliklere daha çok katılıyorlar. Yüzme,santranç,dama,okul kampları,bisiklet sürme eğitimlerine daha çok ağırlık veriyorlar. Çocuklar yorulmadan mutlu bir şekilde eğitim- öğretim yapıyorlar,

Almanya'da gördüğüm çok önemli olduğunu düşündüğüm bir uygulamadan bahsetmek istiyorum. "Schulandheim"dedikler öğrenci kampları.Öğrenciler yılda bir veya iki kez daha önce planlandığı şekilde sınıf öğretmenleriyle birlikte kampa gitmektedirler. Bu kamp on-onbeş gün sürmekte.Bu sürede öğrenciler çoğu işlerini kendileri yapmakta, fotoğraf çekmekte,ailesine mektup yazmaktalar, çevreyi doğayı incelemekteler,arkadaşlıklarını ve dayanışmalarını geliştirmekteler. Özlem, ayrılık, aileye bağlılık kavramları oluşmakta ve güçlenmekte...

İlköğretimde okuma-yazma öğretimi üç yıla yayılmalı,adı konmamış yarışla son verilmeli. Özellikle birinci sınıf öğrencilerinin ders saatleri azaltılmalı,oyun ve sosyal etkinliklere daha çok yer verimelidir.

Okullarımızda yüzme, santranç, dama, bisiklet sürme, üçüncü sınıftan başlayarak cinsel eğitim verilmelidir.

Çok yüklü program ve öğrenciyi fazla sınıfta tutma anlayışımızdan vazgeçmeliyiz.

Yeni çağdaş, programların kabulü için siyasileri, ilgili makamları uyarmalıyız.

Çocuklarımız geleceğimizdir.

Erdoğan Şahin

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..