- Kategori
- Şiir
Okyanus, Deniz Ya da Dere Olmak!
Su: Evreni ve insanı yaşatır da, boğar da! Görsel:www.fantastikresimler.net
Nemini silerek gözlerimin
Tekrar bakıyorum şu hayata
Ve de olup bitenlere, son günlerde
Aslında, asırlardır sürüp de gidenlere,
Yeryüzünde.
Bu işte bir terslik var,
Kesin ayrımlar var ya kutsal kitaplarda,
İnsan, melek ya da şeytan diye...
Şeytan olan, aslında insan,
İnsanoğlu şeytan gibi
Kahramanlar, sadece özlemler ve idealler
Melekler gibi, varla yok arası.
Aslında, hem erkek
Hem de kadın şeytan.
Avlanmak erkeğin ilk işi,
Hem de ilk çağlardan beri.
Bunun için, okyanuslara açılmak isterken
Cılız derelere geri dönebilir bir Deniz.
Sorası geliyor insanın;
Tanrı ne diye bedenimizi zaaflarla
Tıka basa doldurdu?
Açlık, susuzluk, haset ve cinsellikle...
Gerektiğinde, yeri, göğü sarsan
Ama cins-i latif karşısında
Çaresizce teslim olan
Erkeğin acısıyla insanın, sorası geliyor...
Bu tür teslimiyet tarihsel,
Ne ilk, ne de son.
Sonunda, melek olmak isterken bir insan
Bir bakmışsın şeytan,
Kahraman olmak isterken yaralı bir ceylan,
Okyanus olmak isterken bir Deniz
Dere oluverir, dere, talihsizce ve sinsice!
Aslında, insanın karmaşık doğasından gelir bu.
Öyleyse saptırıp yargıla(n)mak da niye?
Ama saklambaçın bu türünde de sobelenen yanar!
Ne yapsa da, dönemez oyuna tekrar geri
Oyuncuların gözünde, o artık kayıp biri!
Gölge etmemeli, filizlenen yeni erdemlere...
İ.Ersin KABAOĞLU,
13 Mayıs 2010, Ankara