Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Kasım '09

 
Kategori
Mizah
 

Olacağı buydu... Bizim oğlan da dağa çıktı

Olacağı buydu... Bizim oğlan da dağa çıktı
 

Ağlattın bizi oğul.


Öğle yemeğine henüz oturmuştuk ki bizim küçük oğlan hışımla içeri daldı. Elindeki evrak çantasını koltuğun üzerine savururken "Ben de dağa çıkıyorum!" diye haykırdığında pimi çekilmiş bir el bombasının odanın ortasında patlamasına benzer bir cayırtıyla hepimiz "Haaayıııır!!!" diyerek ayağa fırladık.

Annesi hemen ağlamaya durdu. "Ben seni bu günler için mi doğurdum... Ağabeyin bir hafta sonra kısa dönem askerliğe gidecekti... Birinizi düşünürken şimdi ikinize de mi yanayım... Oğlumun biri dağda biri askerde... Ne talihsiz bir yazım varmış benim ya rabbim...vs.." saydı döktü.

Oğlum annesinin omzunu okşayarak: "Korkma anne ODAK'a katıldım onlar bu konuda tecrübeli bana bir şey olmaz." dese de annesi: "Eyvah şimdi de ODAKA mı çıktı başımıza" diye hıçkırarak söylendi.

Ben hemen atıldım (babalığımı göstermenin tam sırasıydı): "Bak oğlum artık işler dağa çıkmakla çözülmüyor. Dağa çıkanlar bile yavaş yavaş inmeye başladılar. Şimdi artık dağa çıkmak değil dağdan inmek moda. Gel vazgeç bu sevdadan... vs.." İçimden de "Eee.. dağdan inenleri kahramanlar gibi mitinglerle karşılar şehir şehir otobüslerin üstünde dolaştırırsanız olacağı buydu işte, çocuk özendi zahir." diyordum.

Annesi: "Hangi boyu devrilesi soktu bunları aklına?" diye höykürdü. Oğlum: "Adını tam hatırlayamadım da fıstık mıydı neydi" diye ağzından kaçırınca biraz oğlana hak verdim. Öyle ya bir delikanlı inmenin moda olduğu dağa çıkmaya kalkarsa elbette ki önünde cazibesine dayanılmaz bir fıstık olmalıydı.

Oğlum annesine sarılarak teselli etmeye çalıştı. "Anne sen hiç merak etme yanımda teyze oğlu da olacak. Hem kampta tecrübeli abiler var onlar bize göz kulak olur, kurda kuşa yem etmezler. Dağdan inerken de devlet ricali tarafından karşılanacağımız söylendi. Göreceksin oğlun kahraman olarak dönecek..vs" dedi.

Baktık ki vazgeçiremeyeceğiz, oğlumuz-evladımız bir fıstığın peşinden dağa çıkıyor, kaderimize razı olduk. Annesi sırt çantasını hazırlarken gözyaşlarından içliği, eşofmanı, uyku tulumu ıslandı.

Sabah olduğunda hanım oğlunun ardından hayırlısıyla dönmesi için su dökmek için (bizim sular borcundan dolayı kesik olduğundan) Osmangazi Belediyesinden arazöz çağırtmış. Sağolsunlar bol bol suladık da yolladık.

O gece çocukları bilmem ama biz karı-koca hiç uyumadık. Hanım sabaha kadar kıldığı namazların rekatlarını, çektiği tesbihlerin sayılarını şaşırdı. Oğlan dağda soğuktan titrerken biz de yataklarımızda titreştik.

Gün aydınlandığında ise "Akşama doğru ineceklermiş" duyurusuna rağmen erkenden karşılama töreninin yapılacağı Teferrüç Meydanına koştuk. Bizim gibi evlat yolu gözleyen epey aile vardı.

Akşama doğru büyükçe bir kalabalık toplandı. Civar il ve ilçelerden takviye olarak gelen valiler, kaymakamlar, belediye reisleri ve cümle bürokratlar en önde saf tutmuşlardı. (Hep civar il ve ilçelerden takviye polis, asker gelecek değil ya). Akşama iki saat kala Ulu Camii minaresinden sala verildi. Bu iyiye alametti. Demek ki kafilenin ucu görünmüştü. Cümle ekabir ve bürokratlar şöyle bir dalgalandılar.

Kafile göründüğünde Bursa Kılıç-Kalkan ekibi hemen yerlerinde şakkudu şukkudu yaylanmaya başladılar. İkinci plana itileceğinden korkan Bursamızın meşhur hafızlarından Mösyö İmam (kendisine bu lakab Fransa görevindeyken verilmişti) bir el işaretiyle onları durdurarak "Önce bir hayırlı olsun duası yapalım ki arkası gelsin diyy mi efendim."diyerek duaya başladı.

Ellerimizi yüzümüze sürdüğümüzde ilk sözü Şehr-emini olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Recep Altepe aldı.Uludağ'ı Türkiye turizmine başkent yapacağından bahisle ODAK (Osmangazi Dağcılık Kulübü) başkan ve üyelerine teşekkür etti. Everest'e tırmanan ilk Türk dağcısı Tunç Fındık'ı sitayişle andı.

Diğer davetliler de kısa birer konuşmayla topluluğu selamladılar ve biz aileler de dağdan inen çocuklarımızı sevgiyle kucaklayarak neşe içinde evimizin yolunu tuttuk.

 
Toplam blog
: 39
: 530
Kayıt tarihi
: 07.03.08
 
 

İlahiyat Fakültesi mezunu emekli İmam-Hatibim. Emekli olunca yazarlık uğraşına ağırlık verdim. İlk k..