Ölen ölür,kalan sağlar bizimdir(!)

Güler Zere yasa dışı sol bir örgüt üyesi olduğu için 1995 yılında tutuklandı,34 yıl hapse mahkûm edildi,cezasının 14.yılında ağız içi kanseri oldu.Damağının bir tarafı kulağına kadar alınmış hâlde yaşamaya(!) çalışıyor.Doktorlar hastalığın son aşamaya geldiğini,müdahele şansının azaldığını söylüyor.Ailesi yeterince tedavi edilmedinden yakınıyor.Ailesi ve sivil toplum kuruluşları Güler Zere’nin sağlık gerekçesi ile cezasının “ertelenmesini”istiyor,Adli Tıp ise verdiği raporla Güler Zere’nin cezasını hapishane ortamında çekmesinde sakınca görmüyor.

Güler Zere şu anda ağzından sıvı ile besleniyor.Değil yasadışı faaliyet ,muhtardan ikamet alacak durumu yok;ayakta duramıyor.

Çukurova Üniversitesi Balcalı Araştırma Hastanesi’nin mahkûmlar koğuşunda hücresinin penceresi,hastane morgunun penceresine bakıyor.Ailesi ile haftada sadece 15 dakika görüşebiliyor.Ailesi de Güler Zere’de herşeyin farkında.

Devletimiz hariç...

* * * * * * * * * * * * *

Ama bu devletimiz ,eski başbakan Necmettin Erbakan’ın “kayıp trilyon“ davasında belgede sahtecilik suçundan verilen iki yıl dört aylık cezasını “yasa çıkararak” ev hapsi olarak çekmesine olanak sağladı.

Erbakan yasadan yararlanmak için Hazinenin zararını geri ödemek zorundaydı.Ama 11 bin TL tutan bu para ödenmedi ve Hazine dava açtı.

Evden izinle ayrılabilecek olan Erbakan, üçüncü dereceye kadar akrabaları ve 'sosyal çevresi'yle görüşebilecek; bu kişiler Denetimli Serbestlik Kurumu'nca sınırlanabilecek. Erbakan'a bu hapislik(!) süresince psiko-sosyal destek de verilebilecekti.

* * * * * * * * * * * *

Abdurrahman Dilipak, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı merhum Oramiral Güven Erkaya hakkında yazdığı yazısı nedeniyle 167 bin TL tazminat cezasına çarptırıldığı için Kadıköy Acıbadem’deki evi icra yoluyla satıldı.

Başbakan Erdoğan Anadoluda Vakit yazarı Abdurrahman Dilipak’ı telefonla arayarak “geçmiş olsun” dileklerini iletti.Eşi Emine hanımı da Dilipak’ın oğlunun evine göndererek bizzat ailenin yanında olduklarını gösterdi. Ziyarete ilişkin açıklama yapan Abdurrahman Dilpak ın eşi Asiye Dilipak, Emine Erdoğan ile eski dost olduklarını, çok sık görüşmeseler de zor zamanlarda birbirlerinin yanında olacak bir gönül birlikteliklerinin bulunduğunu ifade etti.

* * * * * * * * * * * * *

1981 doğumlu Yılmaz Keskin, 2.5 yıldır Kandıra 1 No’lu F Tipi Hapishanesi’nde tutukluydu. İlk olarak geçen mart ayı sonlarında omuz - boyun arasında ağrı ve şişlik şikâyetiyle doktora çıktı. Bir teşhis konulamadı. Neden sonra kanser olduğu anlaşıldı. Ailesine en fazla 2 - 3 ay yaşar denildi...

Buna rağmen tahliye edilmedi. 30 Haziran’da ışın tedavisine başlandı. Yılmaz temmuz sonunda yürüyemez hale geldi. Hâlâ F Tipi’ndeydi. 30 Temmuz’da önce revire, ardından da hastaneye kaldırıldı. Artık öleceği kesinleşince tahliye edildi. Ve yalnızca 1 hafta sonra, 10 Ağustos 2009’da öldü...

* * * * * * * * * * * * *

Yusuf Aslan ,Sivas’ın Şarkışla ilçesi yakınlarında yaralı olarak yakalanmış ve kaçacak durumda olmadığı halde yaralı yattığı yatağa ayaklarından zincirlenmişti...

6 Mayıs 1972’de Deniz Gezmiş ve Hüseyin İnan’la birlikte idam edildi.

* * * * * * * * * * * * *

Olaylar farklı , devlet aynı.

Kime dert yanalım......

* * * * * * * * * * * * * *

Blognot:30 Ağustos Zafer Bayramı Türk ulusuna kutlu olsun.Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.

Blognot2:Kaynaklar;Radikal,Milliyet,Vatan