Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi...

Kanuni Sultan Süleyman- Zigetvar Kalesi alınırken hasta yatağında söylediği söz

 

En zor mesleklerden biri olmalı doktorluk... Doktorlara ve tüm sağlık sektörü çalışanlarına her zaman saygı duyarım. Ben iğne vurdururken bile koluma bakamam mesela. Kan kelimesi anında ellerimi, ayaklarımı uyuşturur. Sabır ister, dikkat ister, beyin ve kas uyumu gerektirir bu meslek. Dikkat ettiyseniz cerrahların parmakları genelde uzun ve incedir. Sanatçıların da öyledir genellikle. Yani bir doktor aynı zamanda sanatçıdır. Bu mesleği dürüstçe ve hakkını vererek yapanlar olduğu gibi mesleğini kişisel çıkarlarına alet edenler de yok değil ne yazık ki...

 

Yıllar önce her gün tekrarlayan bir başağrısı şikayetiyle doktora gitmiştim. Belki sinüzittir diye düşünerek KBB a gittim gitmez olsaydım keşke... Doktor muayene etme gereği bile duymadan sezgisel bir bakış açısıyla! antibiyotik yazdı ve gönderdi. Antibiyotik kullanımının dezavantajlarını duymuşsunuzdur. Ben de doktor yanlış iş yapmaz diye düşünerek kullandım neredeyse 1 kutu antibiyotiği. Başağrılarımın geçmesi mümkün olmadı hatta daha çok arttı. Ben de başka bir hastaneye gittim. Doktor güzelce muayene etti ve sizde sinüzit yok ki dedi. Nöroloğa yönlendirdi beni. Nörolog muayenesi sonucu başağrılarımın nedeninin uzun zamandan beri boşuna kullandığım başka bir ilaç olduğunu ve bu ilacı hemen kesmem gerektiğini öğrendim. Netice itibariyle boşuna bir de antibiyotikleri yüklemiştim bedenime. 

Sağlık sektöründe bir diğer sorun da şu, ilaç satışları artsın diye bazı doktorlar anlaşmalı oldukları ilaç firmalarının ilaçlarını yazıyorlar. Yahu bir bak yazdığın ilaç bu hastaya uygun mu, yan etkileri olur mu, insan sağlığı bu oyuncak değil ki... Ayrıca bazı hastalıkların sebebine bakılmaksızın verilen ömür boyu kullanılacak ilaçlar vardır. Örneğin tansiyon ilaçları, şeker hastalarının kullandığı ilaçlar vb... İlaç kullanımı sürekli olacağı için hastalıkların çözümünden ziyade hastalığı bastırmak amaçlanır.

Geçenlerde alternatif tıp ile ilgili çalışmalar yapan bir doktordan dinlemiştim  bunları. Alternatif tıp aslında çok önemli ama engelleniyor ve sahtekarların kazanç kapısı konumuna geliyor ne yazık ki... Bilimle hiç alakası olmayanlar bilirkişi edasıyla ahkam kesiyor. Yol kenarlarında yetişen ve şifa kaynağı olması gerekirken hastalık vesilesi olan otlar pazarlanıyor. Halbuki bu bitkiler sağlıklı koşullarda, bilim insanlarının denetiminde yetiştirilip sunulsa hastalık diye bir şey kalmayacak belki de. Peygamberimiz S.A.V buyuruyor ki, Hiçbir hastalık yoktur ki şifası olmasın. Allah derdi vermiş ama devasını da tabiata göndermiş. Bize şifayı Allah' tan istemek, aramak ve bulmak düşüyor. 

 

Bu konuda bir anımı daha paylaşayım izninizle, çocukluktan ergenliğe geçiş dönemlerimde yüzümle, görünümümle çok uğraşıyordum. Bir gün yüzüme uyguladığım aslında hiç gereği olmayan bir tüy dökücü krem yüzünden cildim tahriş olmuştu. Kıpkırmızı ve gergin bir sıfatla canım acıya acıya ne yapacağımı düşünürken güvenilir bir aktardan aldığım bitki yağlarını karıştırıp sürdüm ve sonuç mucizeydi. İki gün içinde cildim toparladı kendini ve iyileşti. Elbette doktora gitmek en doğrusu olurdu çünkü cildim daha da kötü olabilirdi. Yağlar doğal olmayabilirdi çünkü içine kimyasal karıştırılmış sahte yağlar çok yaygın ama bu yaşadığım mucize gerçekten beni şok etmişti. Kullandığımız ilaçlarda ve kozmetik ürünlerde bitki özleri zaten var. Alternatif tıp sadece adı üzerinde yardımcı tedavidir ama sorun şu ki bu konu ciddi olarak ele alınmazsa ve işi uzmanına bırakmazlarsa bilinçsizce kullanılan bitkiler zehir saçmaya devam edecek. Şükürler olsun ki bu konuda araştırmalar yapan birkaç bilim adamı var ama sayılarının artması şart.

 

Sağlık çalışanlarımıza saygımız sonsuz. Allah hepsine kolaylık versin. Yaptıkları iş çok kutsal ve değerli ama  büyük problemler var ve çözülmesi gerekiyor. Sağlık Bakanlığı bu konuları da çözecektir buna inanıyorum. Bizler de bu sorunlara duyarsız kalmayalım ve şifa ararken sağlığımızdan olmayalım... Sağlıklı günler, huzurla kalın...

 

Mehtap Özay- Puslukalem.com