Olmazsa olmaz 3 D!

Duygu... Düşünce... Denge...

Yazarken ne kadar basit geliyor. Oysa yaşamımızın ve ilişkilerimizin tamamı bu 3 unsurda saklı. Karşındakini nasıl değerlendirirsin deseler, 3 D'sine bakarım diyorum. Şifre gibi.

Ya siz?

Duygu-Düşünce-Denge:

O kadar içiçe ve birbirine bağlı ki. Tek tek açıklamaya kalkılsa uçlar karışıyor. Duygu, diğer iki unsuru sürüklüyor yine de. Karşımızdakinin içinde bulunduğu ruh halini algılayabiliyor, duygularımızla harmanlayabiliyorsak, düşünceyi davet ediyoruz. Onunla birlikte düşünüp, çözüm yolları arıyor , incelikler sunuyoruz. Sonuçta dengeyi ve tutarlılığı sağlıyoruz.

3 D' nin bulunmadığı eş, sevgili, arkadaş, dost düşünebilirmiyiz. Sanmıyorum...

İnkar edilsede ilişkiler beklentilerden ibarettir. Eşten, sevgiliden, arkadaştan, dosttan, çevremizdeki herkesten, hatta ve hatta çocuğumuzdan.

Aaaa! Olur mu? En karşılıksız sevgi evlat sevgisidir, dediğinizi duyar gibiyim. Ama gelmiş- geçmiş ve süren tüm yaşamlara bakıldığında, her ana-baba, hastalığında, zor günlerinde, özel günlerde, dile getirmese bile evladını yanında arzulamamış mıdır? Hatırlanmak, aranmak, ziyaret edilmek, duygu ve düşüncenin paylaşılması adına beklenti değilmidir?

Tutarsız, umursamaz, düşüncesiz, duygusuz birine aşık oldum ve hala deli gibi seviyorum diyebilir miyiz?

İhtiyacım olduğunda hiç yanımda olmadı, bir gün selam verir, bir gün vermez, nerde ne zaman hakkımda ne diyeceğini bilmiyorum, her ortamda kendini öne çıkarır, ben yokmuşum gibi davranır, yine de en iyi dostumdur, dediğiniz kaç kişi var hayatınızda?

Saydıkların kişinin karakterini belirler diyebilirsiniz. Doğru...

Ama seçtiğimiz karakterler, beklentilerimize karşılık bulacağımıza inandığımız karakterler, kişilikler değil mi sizce?

Duygularımızı, düşüncelerimizi paylaşamadığımz kişilere özel anlamlar yükleyebilirmiyiz?

Bence MB bile en açık örnek.

Neden burdayız? Paylaşım!

Yaşamlarımızın harmanından, duygu ve düşüncelerin tüm çıplaklığı ile ortaya yansıdığı grup terapi odası gibi...

Bu oda da bile hepimiz, 3 D' ye göre tercihler yapıyoruz. Duygu-düşüncede yansıdığımız, denge de tutunduğumuz blogları tercih ediyoruz. (Üye sayısının yoğunluğundan gözden kaçırdıklarımızda tabiki mevcut)

Hepimize 3 D' nin geliştiği dostluklar...